İşi hakarete vardıran mı dersiniz, yalan üstüne yalan uyduran mı dersiniz, karalamalar mı dersiniz, seçimlerin adil bir şekilde yapılmadığını iddia eden mi dersiniz.
Planları bozulan mı dersiniz, tuzakları bir işe yaramayan mı dersiniz veya çalışmaları boşa giden mi dersiniz.
Hepsi burada. Emperyalist eşkıyaların yuvalarına bir çomak daha sokuldu. Dünya tiyatrosunda küresel çetelerin trajedisi yaşanıyor. Türk seçmeni, kurgu üstüne kurgu yapan küresel emperyal çeteleri hayal kırıklığına uğrattı. Onları hüzne gark etti.
Ağızlarından düşürmedikleri demokrasi, özgürlük ve insan hakları söylemlerini işlerine gelmediği zaman nasıl da bay pas ediyorlar.
24 Haziranda Türkiye’nin yaptığı Cumhurbaşkanlığı ve 27. Dönem Genel Seçimi, dünya medyasında geniş yer buldu.
Başta, İsrail basınından Haaretz, New York Times, Fransız Liberation, ABD kökenli CNN, Almanya’da yayınlanan Avrupa’nın en büyük haftalık dergilerinden Der Spiegel, İtalyan günlük gazete Corriere Della Sera sürekli seçimleri yönlendirmeye çalıştılar.
Seçimlerin yapılacağı tarihe kadar Erdoğan ve Türkiye aleyhine büyük kampanyalar yarışına giren Haçlı Orduların/küresel sömürgeci çetelerin dünyayı yönlendirmeye çalışan medya organları seçim sonuçlarının şaşkınlıklarını yaşıyorlar.
PKK/YPG gibi terör örgütlerinin reklamlarını ve propagandalarını yapan, Türkiye’nin terörle mücadele çalışmalarının sekteye uğratmaya çalışan “Yeni Dünya Düzeni”nin medyası seçimlerde hile yapıldığı iddialarını hiçbir delil gösteremeden yazabiliyorlar.
Seçim sonuçlarının Türkiye’yi otokrasiye götüreceğini ve geleceğini olumsuzluğu götüreceğinin iddiasında bulunabiliyorlar.
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon eski yetkilisi Müslüman düşmanı Michael Rubin Twitter hesabından Erdoğan’ı hedef aldı. "Artık Erdoğan tam bir diktatör olduğuna göre, kendi yanlış kararları ile ürettiği problemler ve kötü ekonomi için kimleri suçlayacak acaba veya bu sorunları ölümünden sonra gelecek nesillere mi miras bırakacak?" dedi.
ABD'li meclis üyesi Adam Schiff'in 24 Haziran seçimleri sonrası attığı "Erdoğan'ı tebrik etmiyorum" mesajına Ankara'dan sert cevap geldi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD'li kongre üyesini Twitter üzerinden, "Erdoğan'ın senin tebrikine ihtiyacı yok. Türk halkı kararını verdi. Çeneni kapat." diyerek eleştirdi.
Avusturya'lı ırkçı vekilden küstah çıkış: Avusturya'da koalisyon hükümetinin küçük ortağı olan aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nin önde gelen üyelerinden Johann Gudenus, 24 Haziran seçimlerinde Avusturya'da yaşayıp Erdoğan'a oy veren Türkler’ in “ülkelerine gitmelerinin daha iyi olacağını” söyledi.
Türk düşmanlığı ile bilinen ve bundan dolayı Türk Milletinin öfke ve nefretini üzerinde toplayan, Türk kökenli Alman siyasetçi, Yeşiller Partisi eski eş başkanı;
Cem Özdemir, "Biz çizgimizden taviz vermemeliyiz. Avrupa Birliği'ne girmek isteyen ülke, bazı değerlere sadık kalmalı. Türkiye bunu yapmıyor. Bu seçimlerin ardından, Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin daha da kötü olmasını bekliyorum" şeklinde ifadelere yer verdi.
Bütün bu yalanların, iftiraların ve kurgularının yanında sevinçlerini coşkuyla ifade edenler de oluyor. Dost ülke ve milletler, seçim sonuçlarının netleşmesinden sonrası geceyi sokaklarda kutlama yaparak geçiren, havai fişek gösterileri düzenleyen ve sloganlar atarak kutlayanlarda az değil. Ortadoğu’da bazı ülkelerde camilerde selalar okundu ve dualar edildi.
Beyrut/Lübnan, Üsküp/Makedonya, Dohar/Katar, Afrin/Suriye, Saraybosna/Bosna-Hersek, Hartum/Sudan, Bakü/Azerbeycan bunlar bildiklerimiz. Ayrıca Avrupa’daki Türkler de Berlin/Almanya, Strazburg/Fransa, Kopenhag/Danimarka buralarda da seçim sonuçları belli olduktan sonra da gece kutlama ve sevinç gösterileri yapmaya devam edildi.
Batılı sömürgeci küresel çeteler, artık Ortadoğu’da istediği gibi at koşturamayacaklarının telaşını ve tedirginliğini yaşıyorlar.
Artık kendilerine her zaman ve her yerde biat edecek yöneticileri bulamayacaklarını biat edenlere de kötü örnek olabilecek bir liderin seçildiğinin farkındalar ve bunun korkusunu yaşıyorlar. Yani sömürü düzenlerinin önünde önemli bir engelin tekrar seçildiğinin farkındalar.
Fatih Oruç