DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Nihat Güç
Nihat Güç
Giriş Tarihi : 22-07-2024 17:06

İlahlaşmak

Türkiye’de bilgi ve bilgelik çok revaçtadır. Bilgi adına salt bir düşünce ortaya sürüldüğü vakit sabahlara kadar tartışmalar yürütülebilir. Sorular ardı sıra katar gibi dizilir ortaya. Alkışlar, bravo nidaları ve yüksek sesten çalınan ıslık sesleri havaya yükselir şafağın aydınlığına kadar.

Ancak yapılması veya değişmesi gereken davranışlara yönelik bir ilim, bir söylem; ne ilgi görür ne de rağbet. Alaka yok denecek kadar kıt kalır. Bu da ne yazık ki bilgiçliği doğurmaktadır. Bu yönüyle baktığımız vakit insanlarımız sadece(!) bilgedirler. Sadece bilginin peşindedirler. Yaşama dokunmayan, hayatı düzenlemeyen, ticarete karışmayan, haksızlıkları ortadan kaldırmayan, adaleti sağlamayan, zulmü ortadan kaldırmayan bir bilgi…

Ne yazık ki tolum olarak bilgelik taslamaya başladığımız andan bu yana ilim ve irfandan mahrum kaldık. İlim ve irfan olmayınca da her şey birbirine karıştı.

Nasıl da sosyal hayattan çıkardılar dini. Nasıl da “Din; buraya karışmaz, şuraya dokunmaz, oraya el atmaz, öyle bir şey demez, zaman değişti, mekan değişti, şartlar aynı değil.” diyerek yaşamdan uzaklaştırdılar. Nasıl da vicdana hapsettiler. Nasıl da bir iki davranışa indirgediler. Yaşadıklarını nasıl da din sandılar. Nasıl da dinden uzak söz ve eylemleri dinin merkezine koyarak içten içe avunmaya çalıştılar. Nasıl da bilgiyi ilim diye yuttular. Nasıl da bilge kişileri alimlerin yerine oturttular. Nasıl da ilmin ana kaynağı Kur’an ve Sünnetin yerine kendi elleriyle yazdıklarını koydular…

Madem ki cennet bir tanedir. Madem ki cehennem bir tanedir. Madem ki kıyamet tek bir sefer gelecek ve bir sefer öleceğiz. O halde ya peygamberler gibi yaşayacağız ve düşüneceğiz ki cennetle müşerref olalım. Ya da Firavun, Nemrut, Ebu Leheb veya Ebu Cehil gibi düşünmek ve yaşamak suretiyle de cehenneme duçar kalacağız. Tercih elimizde. Seçenekler var önümüzde. Hür bir iradeye de sahibiz. Hodri meydan! Cennet mi cehennem mi hep beraber göreceğiz?

Ya Müslüman olacağız sözlerimizle, eylem ve düşüncelerimizle ya da inkar ederek Nemrut ve Firavun gibi bir varlığa dönüşeceğiz. Üçüncü bir yol yok bizim önümüzde.

İslam’ın müntesiplerine sunduğu düşünce ve yaşam biçimi ile cahiliye düzenlerinin tebasına empoze ettiği düşünce ve yaşam biçimleri biri sağdan diğeri soldan işleyen bir trafik gibidir. Birbirine hiçbir şekilde benzeyemezler ve yaklaşamazlar. Bir araya da gelemezler. Çünkü biri her şeyi Allah’tan bilmektedir. Diğeri tüm iş ve işlemleri kendisine göre kurgulamakta ve sergilemektedir. Allah’ın ortaya koyduğu kural ve kaidelere göre hareket etmek ile insanların oluşturduğu kural ve kaidelere göre bir yol oluşturmak ve bir ömür boyu bu minvalde yürümek birbirlerine benzerler mi hiç?

Firavun, Nemrut, Ebu Leheb veya Ebu Cehil gibi düşünerek, konuşarak ve yaşayarak Hz. Muhammed (s.a.v.) ile aynı ortamı (cenneti) paylaşmayı istemek mümkün olmasa gerek. Hak, hukuk ve adalete uymayan bir istek. “Ayetlerimizi yalanlayanlar ve o ayetlere uymayı kibirlerine yediremeyenler var ya, onlara göklerin kapıları açılmaz. Onlar, deve iğne deliğinden geçinceye kadar cennete de giremezler! Biz suçluları işte böyle cezalandırırız.” (A’raf/40)

Özgürlük bir başka güzel. Herkese nasip olmaz. Herkesin anlaması mümkün de olmaz. Özgür olmayan bireylerin özgürlüğü tarif etmesi serabı deniz sanma gibi bir şeydir.

Düşünebiliyor musun hiç bir insana, hiçbir puta, hiçbir taşa tapmıyorsun. Hiçbir şeyin önünde el pençe divan durmuyorsun. Hiç bir insanı ilahlaştırmıyorsun. Her insana olması gereken değeri, alması gereken hakkı, hukuku veriyorsun. Ne kendini ne de çevrende var olan kişileri ilah yerine koyuyorsun. Atalar dinine göre birilerini kutsamıyor, el üstünde taşımıyorsun. Varlıklara sadece birer varlık muamelesini uyguluyor, şeytana elinin tersiyle güzel bir şamar indirebiliyorsun. Hiçbir varlığın emir ve yasaklarına, kural ve kaidelerine, örf ve adetlerine, gelenek ve göreneklerine göre davranmıyorsun, bir hayat kurgulamıyorsun, bir yaşam felsefesi oluşturmuyorsun kendine. Hayatına kimseyi ortak kılmıyorsun. Kimselerin emir ve direktifleri doğrultusunda bir yaşam da sürdürmüyorsun.

Rabbim ve ben...

Sadece ve sadece seni yaratan Yüce Yaratıcıya boyun eğiyorsun. O’nu dinliyorsun. O’nun bildirdiklerini okuyorsun. O’nun dediği yolda yürüyorsun. Seni senden daha iyi bilene tapıyorsun. Alnın O’nun huzurunda yere değiyor. İnsanlar üstü ilahi kanun ve kuralları uyguluyorsun hayatında. Bedenini ve ruhunu şekillendiren, rızkını veren, nefesini düzenleyen, bir hayat bahşeden ile irtibata geçiyorsun. O’na el açıyor ve dua dua O’ndan istiyorsun. Kimseden gamın yok. Minnet duymuyorsun hiçbir varlığa. Ne büyük bir özgürlük. Bundan daha büyük bir özgürlük mü olur?

Unutma ki! Varlıklara verilmesi gerekenin fevkinde gösterdiğin her değer, o varlığın başkalaşım geçirerek ilahlaşmasına sebebiyet verebilir. Erkeğe, kadına, çocuğa, mala, mülke, paraya, pula, makama veya mevkiye verilmesi gerekenin üstünde değer biçmen onların ilahlaşmalarına yol açar günün birinde. Gel zaman git zaman ilahlaşanlar senden kulluk ve kölelik isterler.

Cahiliye toplumlarının en önemli özelliği bireylerin, çok tanrılı birer dinleri olmaları değil miydi?

İlahlaştırdığın bir varlığa söz söyleyemez, onu terbiye edemezsin. Ona sahip olması gereken ahlakı, ona nasıl davranacağını belletemezsin. Ona yol ve yordam gösteremezsin. Oturmasını ve kalkmasını öğretemezsin.

O bir ilahtır artık. Çünkü ilahlar söz dinlemezler.

Bireysel ve toplumsal sorunlarımızın temelinde ilahlaşma sorunu yattığını söylersen abartı yapmış olmam. Boşanmaların, cinayetlerin, hırsızlıkların, cehaletin, taşa ve puta tapmanın, zulüm ve haksızlığın, adaletsizliğin ana sebebi bu söylediğimiz meseleden başka bir şey olduğunu söyleyemem. Kendi ellerimizle ilahlaştırdığımız nesnelere kul ve köle olmadığımız veya baş kaldırdığımız zaman sorunlar çığ gibi büyüyecek ve olmadık yerden olmadık sorunlar paydahlanacaktır. Huzur ve mutluluk kalmayacak ortalıkta.

Geriye dönmemiz ve karşılaştığımız sorunların temeline tarafsız bir şekilde odaklanmamız şart. Tek bir sorunla karşılaşacağımızdan eminim. O da yaratılmışlara (yani nesnelere) olmadık şekilde izafe etmeye çalıştığımız yüceltme durumları olduğunu müşahede edeceğiz. Eğer hala görmüyorsak, o zaman tutsak olduğumuzu kabul etmek ve “ilah” kavramı üzerinde biraz daha durmak zorundayız.

NELER SÖYLENDİ?
@
Nihat Güç

Nihat Güç

DİĞER YAZILARI Takva Elbisesi Ve Tesettür Ayak Uyduramıyorum İslam ve Beşeri Sistemler Her İnsanın Bir Karnesi Vardır Gazze’de Ateşkes Uygulanmaya Başlandı Sünnettüllah Niyet -2- Niyet -1- Suriye Meselesi -3- Suriye Meselesi -2- Suriye Meselesi Tesettür Üzerine -3- Bir Oku Bin Düşün Tesettür Üzerine -2- Tesettür Üzerine -1- Biz, Bize Benzemek Zorundayız Bahaneleri Çok Kime Göre Neye Göre Şahidimiz Bedenimizdir Bir Ayetin Düşündürdükleri 7 Ekim El-Aksa Tufanı Cahiliye Dönemi Anatomisi Gazze ve Biz Sitem ve Sistem Yasin suresi 14. Ayetin düşündürdükleri Sürü Psikolojisi -5- Sürü Psikolojisi -4- Sürü Psikolojisi -3- Sürü Psikolojisi -2- Sürü Psikolojisi -1- Şeriat’a Karşıyım İbadetlere İlavelerde Bulunmak -5- İbadetlere İlavelerde Bulunmak -4- İbadetlere İlavelerde Bulunmak -3- Filistin ve Biz İbadetlere İlavelerde Bulunmak -2- Bangladeş’te Kıyam İsmail Haniye İbadetlere İlavelerde Bulunmak -1- Elleri Kuruyasıcalar! Dileyen İnkar Eder Dileyen De İman Eder Yapacağınız Tercihlere Dikkat Edin Futbol En Büyük Afyondur 7 Ekim Geç Kalınmış Bir Tarihtir Kültürel Emperyalizm Suçun Şahsiliği Esastır Hz. Aişe (r.ah.)’nin Yaşı İsteyenin İnandığı Bir Sistemden İsteyenin İnkâr Ettiği Bir Sisteme Aman ha! Gazze Mektebi Bizleri Eğitmeye Devam Ediyor Arkası Gelmeyen Sorular Ah! Gazze ah! Serap Hakikat Değildir Hakikat Tektir, O Da Kur’an ve Sünnettir Doğruluk İspat Gerektirir Batı(L) Ülkeleri İman Hakikati Şehit Hasan Saklanan Filistin Okumaları Ne Dersiniz? Bitmeyen İmtihanımız Filistin Seçim Analizi Filistin Meselesinin Neresinde Duruyoruz Her İnsan Ölecek Yaştadır Gazze Mektebinin Bize Öğrettikleri -2- Gazze Mektebinin Bize Öğrettikleri Kime Göre Doğru, Kime Göre Yanlış Zaman Üstü Bir Zaman -6- Zaman Üstü Bir Zaman -5- Zaman Üstü Bir Zaman -4- Zaman Üstü Bir Zaman -3- Zaman Üstü Bir Zaman -2- Ramazan Hoca’nın Şehadeti Zaman Üstü Bir Zaman -1- Sorular Tek Bir Kitaptan Gelecek PUT -3- PUT -2- Put- 1- Vazgeçilmezler ve Dokunulmazlar Farklı Bir Bakış Açısı İle Filistin Evvet, oyun süperdi! Filistini Konuşmak -13- Filistin'i Konuşmak-12- Filistin'i Konuşmak -11- Filistini Konuşmak -10 Filistini Konuşmak -9- Filistin’i Konuşmak -7- Filistini Konuşmak -8- Filistin’i Konuşmak -6- Filistin’i Konuşmak- 5- Filistini Konuşmak-4- Filistini Konuşmak -3- Filistini Konuşmak -2- Filistin’i Konuşmak -1- İstişare Müminlerin Yapacakları, Yapmayacakları -3- Mü’minlerin Yapacakları, Yapmayacakları -2- Ne Yapalım, Ne Yapmayalım 1 Bizler, bizlere ait olacağız Bizler, bize ait işler yapacağız Kötü Kokan Bataklık Kurutulmadan Güzel Kokan Gül Yetişmez İbadetlerin alternatifi var mıdır! Tüm bunları namazın mı emrediyor? İnsanoğlu bu… Huyum batsın. Hz. Ömer mi Dediniz Kendimizi Unutmayalım! Nasıl Bir Doğru! Siz Ne Dersiniz, Bilmem Aynanın Karşısındayım
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA