DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Ali KAYIKÇI
Ali KAYIKÇI
Giriş Tarihi : 06-06-2018 08:41

Şu moda hastalığı, salgınlaşıyor!..

*   “Yemin olsun ki asra, insan mutlak bir hüsranda; ancak, îmân edip sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hep hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesna!”  (Kur’ân-ı Kerîm; Asr Sûresi, âyet: 1-3)

“Her nefs (canlı) ölümü tadacaktır.”  (Kur’ân-ı Kerîm; Âl-i İmrân Sûresi, âyet: 185)

*    “Şüphesiz ki Allah îmân edip salih amel işleyenleri, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. İnkâr edenler ise dünyâda zevk edip geçinirler. Hayvanların yediği gibi yerler. Onların varacakları yer ateştir.” “Çünkü onlar Allah’ın indirdiğini beğenmeyen kimseler: Melekler, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak canlarını alırken durumları nasıl olacak? Bu onların Allah’ı gazaplandıran şeylere uymaları ve O’nun rızâsına sebep olacak şeyleri beğenmemelerinden dolayıdır. Allah onların amellerini boşa çıkarmıştır.”   (Kur’ân-ı Kerim-Muhammed Sûresi, âyet 12, 26-28’den) 

*   “Ey îmân edenler!.. Şeytanın adımlarını takip etmeyin!.. Kim şeytanın adımlarını takip ederse, şüphesiz o şeytan çirkin ve kötü şeyler emreder…”  (Kur’ân-ı Kerîm-Nûr Sûresi, âyet 21’den)

*   “Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yalnız ve yardımsız bırakır.” (Kur’ân-ı Kerîm- Furkân Sûresi, âyet 29’dan)

*  “(Ey Resûlüm) Mü’min erkeklere de söyle gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu, kendileri için (zan ve şüpheden) temizdir. Mümin kadınlara da söyle; gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zînetlerini açmasınlar. Başörtülerini, yakalarının üstüne (kapayacak şekilde) koysunlar. Zînet (yer)lerini kendi kocalarından yahut kendi babalarından yahut kocalarının babalarından yahut kendi oğullarından yahut kocalarının oğullarından yahut kendi biraderlerinden yahut kendi biraderlerinin oğullarından yahut kız kardeşlerinin oğullarından yahut kendi kadınlarından (…) yahut erkeklerden yana ihtiyaç olmayan (yani erkeklikten kalmış bulunan) hizmetçilerden yahut henüz kadınların gizli yerlerine muttalî olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri zînetleri bilinsin diye, ayaklarını da vurmasınlar. Hepiniz Allah’a tövbe edin ey müminler! Tâ ki, korktuğunuzdan emîn, umduğunuza nâil olasınız.” (Kur’ân-ı Kerîm; Nûr Sûresi, âyet 30-31’den)

*  “Ey Peygamber! Kendi eşlerine, kızlarına ve Müslüman kadınlarına de ki, dış elbiselerini üzerlerine alıp örtünsünler! Bu onların (iffetli) tanınmalarına, eziyet edilmemelerine daha uygun olanıdır…” (Kur’ân-ı Kerîm; Ahzâb Sûresi, âyet 59’dan)

*   “Kadın, yâ malı için veyâ güzelliği için, yâhut dîni için alınır. Siz dîni olanı alınız! Malı için alan, malına kavuşamaz. Cemâl için alan, cemâlinden mahrûm kalır.”, “Gübrelikte biten gülleri koklamayanız!”, “Kendinizi ve evlerinizde ve emirlerinizde olanları ateşten koruyunuz!”, “Birbirinize Müslümanlığı öğretiniz! Emr-i ma’rûfu bırakır iseniz, Allahü teâlâ, en kötünüzü başınıza musallât eder ve duâlarınızı kabûl etmez.”, “Zevcesinin ve çocuklarının haklarını ifâ etmiyenin namâzları, oruçları kabûl olmaz.”, “Bir kadın; beş vakit namâzını kılar, Ramazân ayında oruç tutar, nâmûsunu korur ve zevcine itâ’at ederse, dilediği kapıdan Cennet’e girer ”, “Beş şeyi yapan kadın Cehennem’den kurtulur: Beş vakit namâzını kılar, Ramazân ayında orucunu tutar, zevcini, anasını babasını üzmez, yüzünü ve saçlarını yabancı erkeklere göstermez,      dünyâ sıkıntılarına sabır eder.”, “Erkekler, kadınlar üzerine hâkimdirler. Çünkü, Allahü teâlâ, bâzı kullarını bâzısından üstün yaratmıştır. Hem de erkekler, kendi mallarını, onlar için harcarlar. Kadınların iyileri, Allahü teâlâya itâat eder ve zevclerinin haklarını gözetirler. Zevcleri hâzır olmadıkları zaman, onların nâmuslarını ve mallarını, Allah’ın yardımı ile korurlar. Hiyânet etmesinden korktuğunuz kadınlara, zevc haklarını öğretin ve tatlı sözlerle nasîhat edin!”,  “Hayâ îmândandır. Îmânı olan cennettedir.”, “Hayâ ile îmân, beraberdirler. Biri gidince, diğeri onu tâkib eder.”, “Örtülü olan çıplaklara ve erkek gibi giyinen kadınlara… lânet edildi.”, “Kim kendini bir kavme benzetirse, onlardandır.”, “Komşu kadına ve arkadaşların kadınlarına şehvet ile bakmak, yabancı kadınlara bakmaktan 10 kat daha günâhtır. Evli kadınlara bakmak, kızlara bakmaktan 1000 kat daha çok günâhtır. Zinâ günâhları da böyledir.”, “Günâhından tevbe eden kimse, hiç günâh işlememiş gibidir.”,  “İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar.”, “İnsanlara vâiz olarak (öğüt ve ibret verici nasîhat edici olarak) ölüm yetişir.”, “Ölümü çok hâtırlayınız. Onu hâtırlamak, insanı günâh işlemekten korur ve âhirete zararlı olan şeylerden sakınmağa sebep olur.” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”

*  “Hayâsız insan, halk içinde çıplak oturan kimse gibidir.”  (Hz. Ebû Bekir “r. anh”)

*  “Hayırlı kadın; helâlinden başkasının dikkatini çekmeyecek şekilde giyinendir.” (Hz. Fatıma “r. anha”)

*  “Sanma ki tesettür sâdece kadınlara farzdır. Erkeğin tesettürü, göz kapaklarındandır.” (Hz. Ali “k. vecheh”)

*  “Hz. Aişe (r.anha): ‘Ebûbekir, Amir İbni Füheyre ve Bilâl aynı evde ikamet ediyorlardı. Üçü de sıtmaya yakalanmışlardı. Onları ziyâret edip hâllerini sormak için Resûlullah (sav)’den izin istedim. O da bana izin verdi. Onların hâlini sormak için bulundukları eve gittim. Tabii ki bu gidişim, üzerimize hicâb (tesettür) emri gelmeden önceydi’…” (Siyer-i Nebî-Prof. Ali Muhammed Sallabi; Millî Gazete Yy. İstanbul 2016, s. 514)

*   “Âdem “aleyhisselâm” cenâb-ı Hakka, (Yâ Rabbî! Ehl-i nârın ameli nedir?)  diye suâl               eyledi. Cenâb-ı Hakk dahi (Bana şirk etmek ve gönderdiğim Resûl-i kirâmı tekzîb etmek ve kütüb-i ilâhiyyemde olan emr-ü nehyimi tutmayıp âsî olmaktır) buyurdu.”, “… Diğer bir fırka ise, avret yerleri gayet büyümüş, cerahat ve irin akar. Onların fena kokusundan etrafta bulunanlar gayet rahatsız olur. Bunlar, zinâ yapanlar ve başları, saçları, kolları, bacakları açık sokağa çıkan kadınlardır.”  (Kıyâmet ve Âhiret-Îmâm-ı Gazâlî; İhlâs A. Şti Yy, İst. 1985, s. 7, 43)                                                            

*   “Kızların, kadınların; başları, kolları, bacakları açık gezmeleri harâmdır. İnce, dar, süslü, renkli şeylerle örtünerek gezmeleri de harâmdır. Böyle gezenler, Allahü teâlâya âsî oldukları, günâha girdikleri gibi, bunların başında bulunan baba, zevc (koca), birâder ve amcadan hangisi, böyle gezmeye rızâ verir ise, bu da, isyân ve günâhta ortak olur.”, Bir kadın, edepten daha güzel bir elbise giymemiştir. Bir erkek de edepten daha güzel bir servet edinmemiştir.”   (Îmâm-ı Gazâlî; Kimyâ-i Seâdet)

*   “Hür olan kadınlardın ellerinden ve yüzlerinden başka her yerleri, bilekleri, sarkan saçları ve ayaklarının altı, namâz için Hanefî’de avrettir.” (İbn-i Âbidîn)     

* ”Ne ibrettir kızarmak bilmeyen çehren/Bırak kardeşim tahsili; git önce edep, hayâ öğren!..”,  “Oyuncak sanmayın! Ahlâk-ı millî, rûh-i millîdir/Onun iflâsı en korkunç ölümdür: Mevt-i küllîdir.” (M. Âkif Ersoy) 

* “Kul hayâ sâhibi olduğu zaman, hayırlı ve iyi işlere yapışır. Hayâ kalbe yerleştiği zaman, nefsin arzu ve istekleri ondan uzaklaşır.” (Ebû Süleymân-ı Dârânî “r. aleyh”)

*  “Tesettür, İslâmiyet’te pek mühim bir mevzûdur. Avret yerini örtmek, namâzda da, namâz dışında da farzdır, mutlaka lâzımdır.  Mükellef olan yani âkil (akıllı) ve bâliğ (ergen ve evlenecek yaşa gelmiş olan) insanın namaz kılarken açması veya her zaman başkasına göstermesi ve başkasının bakması harâm olan yerlerine avret mahalli denir. Hanefi ve Şâfiî mezhebinde erkeklerin namâz için avret mahalli, göbekten diz altına kadardır. Hür olan kadınların ellerinden ve yüzlerinden başka her yerleri, bilekleri, sarkan saçları ve ayaklarının altı namâz için Hanefî’de avrettir.” (Türkiye Gazetesi Dîni Terimler Sözlüğü, c. 2, s. 258)

“Örtmekten kasıt, avret mahallini gizlemektir. Bu açıdan şeffaf ve vücut hatlarını gösteren dar giysiler, örtü sayılmaz. Kadın dışarıda tesettüre tam mânâsıyla uymak zorundadır. Çünkü örtünme, kadın ile erkek arasındaki mesafeyi korur. İslâm’ın şekle değil de kalb temizliğine baktığını ileri sürerek bu devirde artık örtünmenin gereksiz olduğunu söylemenin İslâmî hiçbir dayanağı yoktur.” (Tercüman Gazetesi Ansiklopedik İslâm Lugatı; C. 2, s. 554’ten)

*  “Türkiye’de ‘Kıyafet tercihimde modayı takip etmeye özen gösteririm’ diyenlerin oranı % 31. Bu oran 14-17 yaş grubundaki gençlerde % 51’e çıkıyor.” (Türkiye Gazetesi: 22.12.2013, s.1)

*  “Araştırmaya göre; dîni hassasiyeti en zayıf yaş aralığı 18-25 olurken, 5 vakit namâz kılanların oranı yüzde 24, Cumâyı kılanların oranı yüzde 31, hiç namâz kılmayanların yüzdesi ise 18, âhirete inananların oranı yüzde 81, inanıyorum ama şüphelerim var diyenlerin oranı ise yüzde 9 ve hiç inanmayanların ise yüzde 4. Halkın yüzde 65’i, son yıllarda toplumda bir ahlâkî çöküntü yaşandığını düşünüyor.” (Türkiye Gzt. 13.07.2015, s. 12)  

*  “Ne başını kapat, altını göster. Ne altını kapat, üstünü göster. Hepsini kapat, îmânını göster.!..” (N. Fâzıl)

*  “Allah, şiiri hak yolunda kullananlardan râzı olsun!” (Prof. Dr. Cevat Akşit-Millî Gazete; 27.04.2017, s. 9)

Saygıdeğer Okuyucularımız!..

Bilindiği üzere; önceki günler yayınladığımız “YAZ-BAHAR”LA BİRLİKTE “MODA HASTALIĞI” DA GELİYOR!..” başlıklı yazılarımızda “Ar”ve  “Hayâ” kelimeleri üzerinde durmuş ve “Utanma arama, arlanma gitmiş”, “Bir hastalık şu moda”, “Bilmiyor bu kadın kızlar bilmiyor” dedikten sonra da “Hicâb Âyeti”nin “Hicret’ten sonra Medine Dönemi”nde geldiğini vurgulamış ve “, havaların iyice ısınmaya başladığı şu yaz-bahar ve Ramazân günlerinde; şehirlerimizde, giderek köy ve kasabalarımızda sokak ve meydanlara çıkan kadın ve kızlarımızın giyim ve kuşamları ile söz ve davranışlarına şöylece bir baktığımızda; maalesef o eskilerin uygulamalarını, hâl ve hareketlerini göremediğimiz gibi ağızlardan çıkan cümlelerin de geçmişlerde kullanılan ve hemen hepsi de birer nezaket ifadesi olan kelimelerden çok çok uzak kaldığına” dikkat çekmiştik…

Malûmları olduğu gibi, bu ve benzeri tenkîdleri;  sâdece din adamları değil, pek çok eğitimci yanında, anne ve babalar ile birlikte bir kısım şâir ve yazarlar da zaman zaman dile getirmekte ve gidişattan hiç de memnun kalmadıklarını onlarca yıldan beridir seslendirmektedirler…

Bunlardan biri de “Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi emekli Profesörü, İhlâs Holding Başdanışmanı ve Türkiye Gazetesi Bizim Sayfa Yazarı”  olan ve şehrimizde de konferanslar vermiş bulunan muhterem  “Ramazan Ayvallı” Hocamızdır ki, 26 Nisan 2016 günlü yazısında; “İnsanın Diğer Varlıklardan Üstünlüğü” konusunu işlemiş ve aynen şunları söylemişlerdir:

“Efendim; kadın olsun, erkek olsun her bir insan; madde ve mânâ, yani beden ve rûh olmak üzere iki unsurdan meydana gelmiştir ve de “Allahü Teâlâ”nın yeryüzündeki halîfesidir (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 30)… Aynı zamanda da “A’lâ-yı İlliyyîn denilen ve yedinci kat gökte, Arşın altında bulunan Cennet benzeri bir yere (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; Âl-i İmrân Sûresi, âyet 139 ve Mutaffifîn Sûresi, âyet 18-19) çıkmaya namzet yapılan; eşref-i mahlûkât (yaratılmışların en üstünü  (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; İsrâ Sûresi, âyet 70) olan ve de Ahsen-i takvîm  (en güzel) bir şekilde (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; Tîn Sûresi, âyet 4) halk edildiği haber verilendir…

İşte bu insan, bu mükerrem  (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; İsrâ Sûresi, âyet 70) yani “ikrâm edilmiş, saygı gösterilmiş olan, hürmet gören, yaratılmışların çoğundan üstün kılınan) insan; nîmetlerin şükrünü yerine getirmediği, îmân yerine küfrü tercih edip nefsinin esiri ve âdeta şeytânın da kölesi olduğu zaman,  Kur’ân-ı Kerîm; Tîn Sûresi, âyet 5’in haber verdiği “esfel-i safiline (aşağıların aşağısına, Cehennem’in altına) düşmeye mahkûm bir yaratık hâline gelebilmektedir…

Asıl vazifesi “Allahü teâlâyı tanımak, ibâdet etmek ve güzel işler yapmakla mükellef bir kul” (Bkz: Kur’ân-ı Kerîm; Zâriyât Sûresi, âyet 56 ve Mülk Sûresi, âyet 2) olmasına rağmen; bugün cadde ve sokaklarda gördüğümüz perîşan giyimli, gayr-i ahlâkî tavırlı yaratıklardan olmayı tercih eylerse, yukarıda belirtildiği gibi akıbeti elbette ki çok… çok vahimdir…”

İşte bütün bu yazılıp söylenenleri bir de yukarıda “serlevha” hâlinde sunduğumuz “âyet-i kerîme”, “hadîs-i şerîfler”, “Sahabîler”, “âlimler”…’in buyurup hatırlattıklarını da şöylece bir göz önüne getirip düşündükten sonra kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile Siz Saygıdeğer Okuyucularımızı başbaşa bırakıyoruz...

Kalbî sevgi ve saygılarımızla…

                = = = * = = =

“Utanma-sıkılma”, “ar-hayâ” gitmiş;

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Osmanlı kadınlar”, bir-bir terk etmiş;

“Atkılı-yaşmaklı”, sorulmaz kimdi;

“Tesettür” şehirde, korkarım bitmiş!..

 

“Tayt” diye bir “kalıp”, “piyasada” var;

“Dar”lıkta vücudun, “ten”ine uyar;

“Bar-pavyon giysisi”, sanki bir ayar!..

  “Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

Sorsan “Bu ne?” diye, “Moda” der sayar!..

 

“Blucin pantolon”, “dizlerden yırtık”;

“Yamasız gezinmek”, “moda’ymış artık”;

 “Karikatür” vardı, adı da “Pırtık!..”

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Tenkîd” etsen cevap, sırım-sırıtık!..

 

Cadde-sokak olmuş, “podyum”dan farksız;

“Salla… yuvarla”yan, “kıvırır” çarksız;

“Üstünüze yürür”, “dikilir” parksız!..

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Bakışları” sorma, kor saçar ark’sız!..

 

Bir “bluz” giyinmiş, “var-yok” arası;

“Kumaşı” mı bitmiş, yoksa “parası”;

Var elinde ithal, bir “cigarası…”

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Göğüsler” seyranda, “çatal arası…”

 

Yüz-gözler “boyalı”, teninde “allık”;

“Saçları permalı”, sanırsın “şıllık”;

“Göz göze”  gelirsen, şöyle bir “anlık...”

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Çoğu mutlu” olur, duymaz “pişmanlık!..”

 

Kimi var “omzunu”, “sırtını” açmış;

Kiminin “eteği”, “belinden” kaçmış;

Bir de konuşur ki, “dil başkalaşmış!..”

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

Sanırsın “parfümü”, sokağa saçmış!..

 

KAYIKÇ’Ali der ki, “Turist mi bunlar;

‘Amazon’ misâli, kalkık burunlar;

‘Zeyna’nın kopyası, tanırsın şunlar!..”

“Hicâb”  vardı acep, nerede şimdi?..   

“Çin-i Maçin’de mi, deyin Şogunlar!..”

 

Derebahçeli/Ali Kayıkçı

 

NELER SÖYLENDİ?
@
Ali KAYIKÇI

Ali KAYIKÇI

DİĞER YAZILARI “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/9 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/8 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/7 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/6 ​ “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/5 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/4 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/3 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/2 “Güldürmeyin” Bizi, “Sayın Hâkimler!..”/1 “ABD”yle Bir “Fabrika” Kurdular!.. Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/19 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/18 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/17 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/16 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/15 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/14 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/13 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/12 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/11 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/10 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/9 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/8 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/7 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/6 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/5 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/4 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/3 Derin Bir Yara ki O “Dil Yaresi”dir/2 Derin Bir Yara ki O Dil Yaresidir /1 Kim Demiş AB’ye Girmedik Diye?.. Sen Necip Fâzıl’ımız, ne anladın, ne sevdin!.. “Yak Bi Cigara” Daha, “Coni-Capon” Kazansın!../4 Yak bi cigara daha, coni-capon kazansın!../3 Bir asra yaklaştı, şu feci tablo!.. 13 Kişi Öldürene İdâm var, 43 Bini Öldürene Tereddüt!.. “Yak Bi Cigara” Daha, “Coni-Capon” Kazansın!../2 Yak bi cigara daha, coni-capon kazansın!../1 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/6 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/5 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/4 Yavan Ekmek İle Bir Edebî Ziyâfet/3 “Yavan Ekmek” İle Bir “Edebî Ziyâfet”/2 Yavan Ekmek İle Bir Edebî Ziyâfet / 1 Büyükşehir, pislik köyü!.. Şu Derebahçe”de, bahçeler bitti!.. Büyükşehir’in “Virüsleri Böyyük Başkana Mezar Yeri Amazon’a paraları yedirdin!.. Amazon Hastası Başkanlarımız Var… İzzet/şeref İslam’da, amazonlar ziyânda!... Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/4 Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/3 Saymış “Bizim Suudi(!)”, “Milyon-Milyon Doları!..”/2 Saymış bizim suudi(!), milyon-milyon doları!../1 Halime Gürbüz yazdı, ben de saza söyledim!.. Oldu mu ya Sıtkı Hocam, yakıştı mı ilm’ irfâna?.. Moda hastalığında bir teşhis: bunlar otçu olmuş!.. … Sonrasında Demirbaş Yazdı, Ben de… Yaz-baharla birlikte moda hastalığı da geliyor!../4 Yaz-Baharla Birlikte Moda Hastalığı Da Geliyor!../3 Yaz-Baharla Birlikte Moda Hastalığı da Geliyor!../2 Yaz-baharla birlikte moda hastalığı da geliyor!../1 13 Temel Konu Var, Kitâbımız Kur’ân’da!.. Din-î İslam hamuru, kovanda petek balı!.. Can bedene emanettir!.. Bilir misin?, bilmezsin; sormazsın ki bilesin!.. Îmân’da neredeydik, ne hâllere düştük? Bak!.. Varsa-yoksa her şey dünya!.. Gel isrâfı isrâf eyle!.. Sevr’den Sevr’e Kudüs’e; ibretle bak, nazar kıl!.. İnsan ki… Hayat tarzı yazsanız, ekran kararmaz inan!.. Çüş!.. Desem edebim var, oha!.. Desem çok ayıp!.. Dört Hak Kitabın Yazısı Canlı Dört Göz Olabilmek İşittin mi “Korkut Ata?”/ “Leylâ bebek” “terörist”miş!.. Böylesi bir cömerte karşı, bu nasıl cimriliktir?.. Firavun”lar hâmânlar, deccâldı bir zamanlar!.. Samsun’da Eski Ramazanlar… Avrupa sevmez bizi, sevmedi-sevmeyecek!.. Asırlık en sinsî düşman... Oldu mu ya üstâdım, bu hak-bâtıl yorumun?.. Fransız’dan, Fransız var içimde!.. O Bedr’in arslanları, seçilmiş Sahâbîler!.. “Obama”ydı, “trump”tu; “Sarkozy” daha gâvur!.. CeHaPe’nin Günâh Galerisi”Nden, Satırbaşları!.. /2 CeHaPe’nin günâh galerisinden, satırbaşları!.. /1 Cumhur mu, millet mi; ince illet mi?.. A la luna, vâlâ (!) Buna!.. Türkler bölük-bölük, “müslüman pörçük!.. Çok “iyi başladın”, “kötü bitirdin!..” ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda/3 ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda/2 Dil kılıçtan keskin ya, vur ha Kılıçdaroğlu!.. ​Şimdi Sıra İlâhiyatçılarımızda -1 Hey 15’li 15’li”, “köşk’ün yolları taşlı!.. Kaçın Erkekler Kaçın, Femin…ler Var Femin…ler!.. ABD’ye Bu Aklı, Kimler Veriyor” Dersin? 17 Trilyon Harcadık Demiş!.. Sosyal medya” değil, bu “hayât medya!.. Bir destan adam: Ali Fuad Başgil!.. Özal’a ağlamayan, gözü gözden sayamam!.. Dil Vatandır, Vatan Dil; Her Kelime Sınırtaşı!.. “O ve ben”i okumayan, “Arif Nihat” bile şaşar!.. “Emrin olur sultanım, sen ne dersen yaparız(!)…” “58. Gün…” “Uyan” da bak “ey dedem”!... “İsrail” “buzdağı”na, çarptı-çarpacak!.. “İHA”lar görür seni, sonra “SİHA”lar vurur!.. “Bayrak tepe”-“Kel tepe” Kul “şimdi ağlar ise, sonra…” “Necip Fâzıl üstâd”sa, “o’nun hakkı”nı kayır!.. “Hayat” size ne yaptı, “bostancı…”dan “yasak” mı!.. ​“Peygamberimiz Efendimiz”e bir büyük iftirâ!.. “Din hayatın hayatı, hem nuru hem esası!..” “Hayât” size ne yaptı, bu “düşmanlık” nedendir!.. Öyle bir “yuh!..” Çekin ki, “dünyâ âlem” işitsin!.. /2 Öyle bir “yuh!..” Çekin ki, “dünyâ âlem” işitsin!../1 “Paran” ile “düşmanları” besleme!../2 “paran” ile “düşmanları” besleme!../1 “29 Mayıs” ve “Zeytin Dalı Harekâtı 29’uncu günü, zafer günü”dür!.. “ABD” Düşman İse, Ona “Bu Çalışman” Ne!.. Samsun ve Bölgemiz için bir Mücâhede Lideri: Şefik Avni Özüdoğru Önce “Padişah’a” sonra “Allah’a”, “iftirâ” üstüne “iftirâlar” var!..
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA