“idâm Cezası”nın Yeniden Gelmesi İçin “Sn. Bahçeli’ye Bir Çağrı”:
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun!..
* “Ey îmân edenler! Eğer kitap verilenlerden herhangi bir gruba uyarsanız, sizi îmânınızdan çevirirler, kâfir ederler!.” (Kur’ân-ı Kerîm; Âl-i İmrân Sûresi, âyet 100)
* “Ey îmân edenler! Sizden olmayanları dost edinmeyin! Sizi şaşırtmakta kusur etmezler, işlerinizin sarpa sarmasını arzu ederler. Görmüyor musunuz buğzları ağızlarından taşmakta. Sinelerinin gizlediği ise daha büyüktür. İşte size âyetleri açıkça bildirdik, eğer akıl ederseniz.” (Kur’ân-ı Kerîm: Âl-i İmrân Sûresi, âyet 118)
* “Onlara, ‘Kâfirlere inanmayınız!’ dediğim hâlde, onlar kâfirlerin sözleri ile hareket ediyorlar. Şeytân onları aldatıyor.” (Kur’ân-ı Kerîm; Nisâ Sûresi, âyet 59)
*“Allahü teâlâ zâlimleri sevmez.” (Kur’ân-ı Kerîm- Âl-i İmrân Sûresi, âyet 57, 140)
* “Allah’ın lâneti, zâlimler üstüne olsun!.” (Kur’ân-ı Kerîm; A’râf Sûresi, âyet 44’den) * “Muhakkak Allah, (…) zulmedenleri ne bağışlar, ne de doğru bir yola eriştirir.” (Kur’ân-ı Kerîm; Nisâ Sûresi, âyet 168)
* “…Allah, insanları kendi işledikleri yüzünden hemen cezalandıracak olsa, yeryüzünde bir kımıldayan hiçbir şey bırakmazdı. Fakat onları, belirlenmiş bir süreye kadar erteler…” (Kur’ân-ı Kerîm; Fâtır Sûresi, âyet 45’den)
*“Gemi, dağlar gibi dalgalar içinde onları götürürken Nûh, bir kenarda ayrı kalmış oğluna, ‘Ey oğulcuğum! Bizimle berâber gel, kâfirlerle birlik olma!’ diye seslendi. Oğlu: ‘Dağa çıkacağım’ dedi.
*“ Allah: ‘Ey Nûh!.. O senin âilenden sayılmaz; çünkü kötü bir iş işlemiştir’…” (Kur’ân-ı Kerîm; Hûd Sûresi, âyet 42–43, 46)
* “…kim size saldırdıysa, siz de ona iki misliyle saldırın; ileri gitmeyin, Allah’tan korkun ve bilin ki Allah, muttakî (takva sâhibi kişi)lerle beraberdir.” (Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 194’den)
* “Ey îmân edenler! Kasten öldürülenler için size kısâs yapmak farz kılındı. Ey akıl sâhipleri! Bu kısâsta sizin için bir hayât vardır. Ümit edilir ki, siz (haksız yere adam öldürmekten) sakınırsınız.” (Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 178-179’dan) * “…(Kısas ve zinâ gibi şeylerden dolayı meşrû) bir hak olmadıkça, Allah’ın harâm ettiği cânı katletmeyin!..” (Kur’ân-ı Kerîm; Enâm Sûresi, âyet 151)
* “Ey îmân edenler; Yahûdî ve Hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar, birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zâlimler topluluğunu doğruya iletmez.” (Kur’ân-ı Kerîm; Mâide Sûresi, âyet 51)
* “Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahûdîler ve ne de Hıristiyanlar, asla senden râzı olmazlar.” (Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 120’den)
* “Zulmedenlere meyletmeyin (yakınlık göstermeyin) ki, size ateş dokunur ve Allah’tan başka dostlarınız da yoktur, sonra kurtulamazsınız” (Kur’ân-ı Kerîm; Hûd Sûresi, âyet 113)
* “…yeryüzünde fesat çıkarmaya çalışanların cezası, ancak öldürülmeleri veya asılmaları yahut ayak ve ellerinin çaprazlama kesilmesi, ya da bulundukları yerden başka bir yere sürgün edilmeleridir. “ (Kur’ân-ı Kerîm; Mâide Sûresi, âyet 33’den)
* “Her ne iyilik, ne de her kötülük bir olmaz (Daha üstün ve daha aşağı iyilikler ve kötülükler vardır). Sen kötülüğü en güzel haslet ne ise onunla önle. O zaman görürsün ki) seninle arasında adâvet bulunan kimse bile sanki yakın dostun olmuştur.” (Kur’ân-ı Kerîm; Fussilet Sûresi, âyet 34)
* “Bir zaman gelir ki, İslâmiyet’e yapışmak, elinde ateş tutmak gibi güç olur.”, “El-Küfru milletun vâhide (Küfür tek millettir)”, “Zâlime yardım eden, ondan zarar görür.”, “Bir zâlime yardım edene Allahü teâlâ o zâlimi musallat eder.”, “Ananın-babanın çocuğuna olan ve mazlûmun, zâlime olan bedduâları red olunmaz.”, “Bir kimsenin, bir mü’mini sebepsiz yere öldürdüğü kat’i delilerle sabit olunca, öldüren hakkında kısâs hükmü tatbik olunacaktır.”, “Ekber-i kebâir (büyük günâhlar): Bir şeyi Allahü teâlâya ortak etmek, adam katl etmek, (…)” (Hazret-i Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”)
*“Âsî ve fâsıklarla arkadaşlık etmemeli, fıskı çok olanlardan çok kaçınılmalıdır. Zâlimlerden, Müslümanlara eziyet edenlerden daha çok kaçmalıdır.” (S. Abdülhakîm Arvâsî “r. aleyh”)
* “Her günâh afv edilebilir. Her günâhın cezâsı, muhakkak dünyâda verilmeyebilir, âhirete de kalabilir. Ama zâlimin cezâsı hem dünyâda, hem âhirette verilmedikçe ölmez.” (H. Hilmi Işık “r. aleyh”)
* TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Raporu: “Terörden 30 yılda 30 bin 576 kişi öldü. Türkiye’de son 30 yılda terör sebebiyle 30 bin 576 kişi hayatını kaybetti. Terör yüzünden 7 bin 918 kamu görevlisi de şehit oldu. 1984 yılından bu yana 22 bin 101 PKK’lı ölü olarak ele geçirildi. 1984 yılından bu yana 7 bin 918 kamu görevlisi şehit olurken 5 bin 557 sivil de hayatını kaybetti.” (Basın: 29 Ocak 2013)
* 24 Temmuz 2015-24 Haziran 2016 döneminde: “Yurt içinde 3.985, yurt dışında 469, hava harekâtlarında 3.415 olmak üzere toplam 7.869 terörist etkisiz hâle getirildi. Kandil ve Suriye’de toplan 2.500-3.000, yurt için ve yurt dışında ise toplam olarak 3.500-4.500 PKK’lı var.” (Batuhan Yaşar-Türkiye Gzt. 25.06.2016, s. 15)
* “ –Gündemimizde idâm yok!..” (30 Mart 2011-R.T.Erdoğan-Başbakan)
* “ –İdâmı istemek, geriye dönmek demektir.” (TC’den diğer 2 yetkili)
* “Türk halkının yüzde 66’sı AB’ne, yüzde 70’i NATO’ya, yüzde 72-73’ü ABD’ye, yüzde 73’ü Rusya’ya, yüzde 86’sı İsrail’e olumsuz bakıyor.” (Ahmet Sağırlı-Türkiye Gazetesi; 04.11.2014, s. 9)
* “2011 yılında kurulan Avrupa Birliği Bakanlığı’nın 3 yılda 16 milyon lirayı bulan maddî zararı, kalem kalem hesaplandı.” (Millî Gazete; 18.12,2014, s. 1, 12)
* “Müslüman akıllı olmalı, ilm-i siyaseti bilmeli. Duyguları ile değil, aklı ile hareket etmeli. İslâm düşmanlarının kurduğu tuzakları fark etmeli ve o tuzaklara düşmemelidir.” (Nuri Elibol-Türkiye Gzt. 20.08.2013, s. 12)
* “Gümrük Birliği’nden Türkiye aleyhine 400 milyar Dolarlık bir gelişme var.” (Faruk Şen-Türk-Alman Vakfı Başkanı; Türkiye Gzt. 05.01.2014, s. 5)
* “AB’den, Türkiye’den ve bulunduğumuz coğrafyanın durumundan kaynaklanan sebeplerle Türkiye-AB ilişkisininin orta vadede tam üyelikle sonuçlanması imkânsız. Bunu 15 yılı aşkın süredir Avrupa Birliği konularında çalışan ve Jean Monnet Kürsü Başkanı unvanlı bir akademisyen olarak yazıyorum. Bu değerlendirmeye, Türk insanının zaten AB üyeliği konusunda büyük bir hevesi kalmadığını da ekleyebilirim.” (Prof. Dr. Çağrı Erhan-Türkiye Gazetesi; 01.05.2016, s . 11)
* “Müslüman’a asla dost olmaz şu Batı/Unutmayın; Mayıs’ı, Eylül’ü Şubat’ı...” (Ekrem Şama-Millî Gzt. 19.08.2013, s. 14)
* “Dünyâmızı sorma: hem yeter, hem yetmez/Alçakları var, tartmaya dirhem yetmez!..” (Â. Nihat Asya-Rubâiyyât/2)
* “Kılavuzu karga olanın, burnu b..ktan kurtulmaz.” (Türk Atasözü)
* “Tükürün Ehl-i Salibin o hayâsız yüzüne/Tükürün onların asla güvenilmez sözüne!” (Mehmet Âkif; 30.01.1913), “Ey koca Şark, ey ebedî meskenet/Sen de kımıldanmaya bir niyet et!.. Korkuyorum Garb’ın elinden yarın/Kalmayacak çekmediğin melânet!..” (M. Âkif Ersoy-Safahat)
* “PKK örgütü AB’nin gerçekleştirdiği bir örgüttür. 33 bin insanımızın ölmesine AB sebep olmuştur. AB, Türkiye’deki terör örgütlerini gizli ve açık desteklemiştir. AB, TC’nin yeniden palazlanıp Osmanlı gibi olma korkusunu yaşamaktadır.” (Tuncer Kılınç-MGK Genel Sekreteri; 15.04.2003)
* “Biz; şehîdler, yiğitler, velîler yurdu Anadolu’yu garbın tırnakları kanlı istilâcı güçlerinden yalnız toprak ve yalnız coğrafya olarak kurtardık. Ankara’nın, Afyon’un kalelerine Türk Bayrağı çektik ama îmânın bütün burçlarını teker teker yıktık. Yunan’ı İzmir’de denize döktük ama İstanbul gümrüğünden bütün kozmopolit fikirler, garbın en pespâye felsefesi, elini kolunu sallayarak girdi. Garb bizi topuyla, tüfeğiyle değil; şapkasıyla, kitabıyla, müziğiyle tepeden tırnağa esir aldı. Devlet felsefemiz, garba kapılanmanın ve tapulanmanın yolunu araladı yarım asır…” (Rızâ Akdemir-Türk Gençliğine Mektuplar; s. 8’den)
* “İnkârı mümkün olmayan gerçek, şu anda Hıristiyan Batı dünyası ve diğer Türkiye düşmanları, Siyonizm’in emrinde 17. Haçlı Seferini başlatmıştır. ” (Mustafa Necati Özfatura-Türkiye Gazetesi; 28.04.2017, s. 14)
* “Türk halkının yüzde 66’sı AB’ne, yüzde 70’i NATO’ya, yüzde 72-73’ü ABD’ye, yüzde 73’ü Rusya’ya, yüzde 86’sı İsrail’e olumsuz bakıyor.” (Ahmet Sağırlı-Türkiye Gazetesi; 04.11.2014, s. 9)
* “Erdoğan, Gülen’in iadesine karşılık İncirlik’i masaya koyacak. Gülen’i bu durumda Türkiye’ye teslim etmek, ABD Yönetimi için onursuzluk olacaktır!..” (Wall Steet Journal)
* “Eski Van Milletvekili merhum İbrahim Arvas Bey anlatmıştı. Lozan’ın gizli protokollerinde şu maddeler varmış: 1- Hilâfet kaldırılacak; 2- Şeriat yasaklanacak; 3-Türkiye İslâm’dan ve İslâm dünyâsından uzaklaştırılacak.” (M. Şevket Eygi-Millî Gazete; 26.02.2017)
* “Geçmiş, geleceğin malzemesidir.” (Cemil Meriç)
* “Din bilgilerlinde, ibâdetlerde zamana uyulmaz. Îmân (inanç) bilgileri, din bilgileri zamanla değişmez. Bunları değiştirmek, zamana uydurmak isteyenler, Ehl-i sünnetten (Peygamber Efendimiz ve arkadaşlarının yolunda olanlardan) ayrılır, kâfir veya sapık olurlar. Çünkü İslâmiyet’in Kıyâmete kadar bozulmayacağını, doğru olarak kalacağını Allahü teâlâ söz vermiştir.” (Tahtâvî-Hamdullah Decvî)
* “Müslüman, Allahü teâlânın emirlerine ve devletin kanunlarına itâat eder. Emre uymamak günâh olur. Kanuna uymamak suç olur. Olgun Müslüman, günâh yapmaz ve suç işlemez. Müslüman, iyi insan demektir. Müslümanların kardeş olduklarını bilir. Vatanını, milletini ve bayrağını sever. Herkese iyilik eder. Gayri Müslimlere, turistlere, kâfirlere de hiç kötülük yapmaz. Onların mallarına, canlarına, ırzlarına, nâmuslarına asla saldırmaz. Kötülük yapanlara nasîhat verir. Kimseye hîyle, hıyânet yapmaz. Münâkaşa etmez. Herkese karşı, güler yüzlü, tatlı dilli olur. Devâmlı çalışır. Din bilgilerini ve fen bilgilerini iyi öğrenir. Gıybet, dedikodu yapmaz. Hep fâideli şeyler söyler. Helâl kazanır. Kimsenin hakkına dokunmaz. Böyle olan Müslüman’ı Allah da sever, kullar da sever.” (H. Hilmi Işık “r. aleyh”)
* “İyilik yapmak iyidir. Fakat en tehlikelisi, kötülüğe alet olmaktır. (Dr. Enver Ören; Sohbetler-14.11.1993)
* “Avrupa; İslâm’ın güçlenmesinden korktuğu için Erdoğan’ı düşman ilân etti. Türklere tavsiyem, sadece önünüze bakın. Bunları ancak bu şekilde yenebiliriz. Müslüman halklar, Türkiye’yi savunuyor. Gerçek İslâm’a dönelim. Allah’a tevekkül edelim!” (Prof. Dr. Ali Muhittin Karadağı-Dünya Müslüman Âlimler Birliği Genel Sekreteri; Türkiye Gazetesi-28.04.2017, s. 14)
* “İdâma ‘Evet’… Betımar araştırma şirketi tarafından yapılan ankette, halkın yüzde 59.86’sı idam cezasının geri gelmesini istiyor.” (Millî Gazete-12.05.2017, s. 1, 12)
* “Eğer idâm cezası gelirse, bu durum Ankara’nın AB üyeliğine girmek için kapıyı kapatması anlamına gelir.” (Avrupa Birliği/AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker; Millî Gazete-17.07.2017, s. 11)
* “Avrupa Parlamentosu’nun en büyük grubu olan Avrupa Halk Partisi’nin yaptırdığı kamuoyu anketine Almanya’da katılanların yüzde 86’sı, Hollanda’dakilerin de yüzde 84’ü, ‘Türkiye’nin AB üyeliğine karşı’ olduklarını belirtti.” (Millî Gazete; 24.05.2017, s. 1, 12)
* “Devletin silâhıyla, parasıyla, tankıyla, bombasıyla, uçağıyla, helikopteriyle bu ülkenin vatandaşlarının üzerine ateş açanlar; PKK teröründen daha da aşağılık bir terör örgütüdür… Asla ve asla bu Millet, bu hain çeteyi unutmayacaktır…”
(Başbakan –Binali Yıldırım; 16 Temmuz 2016, Cumartesi)
* “Almanya’nın yüzlerce FETÖ üyesine ve PKK’lılara kucak açması, Türkiye’ye karşı hasmane bir tutumdur; başlarına belâ alıyorlar.” (Başbakan Binali Yıldırım-Türkiye Gazetesi; 14.05.2017, s. 12)
* “Erdoğan, Gülen’in iadesine karşılık İncirlik’i masaya koyacak. Gülen’i bu durumda Türkiye’ye teslim etmek, ABD Yönetimi için onursuzluk olacaktır!..” (Wall Steet Journal)
* “İrtidâd: Müslüman iken, İslâm dînini terk etmek, başka bir dîne geçmek, ateist (dinsiz) ve mürted olmak” (Sözlük)
* “Devlete isyân etmemek, kanunlara karşı gelmemek vâcibdir.” (Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; 123. Baskı, İst. 2012, s. 438)
* “Vâcib: Kur’ân-ı Kerîm’de açık olmayarak bildirilmiş veya bir sahabenin açıkça bildirmesi ile anlaşılmış olan emirler. Kurban kesmek, fitre vermek, vitir namâzında kunut duâlarını okumak, (erkekler için) bayram namâzlarını kılmak… gibi.” (Türkiye Gazetesi Dînî Terimler Sözlüğü; c. 2, s. 280)
* “Adâvet: Düşmanlık, sebepsiz olarak bir kimseye düşmanlık etmek, husûmet.” (Sözlük)
* “Bizce şiir, mutlak hakîkatı arama işidir… Mutlak hakîkat Allah’tır… Şiir, Allah’ı sır ve güzellik yolundan arama işidir… Şiir, türlü tecelli yoluyla Allah’tan gelir ve bütün bu perdeleri devirerek Allah’a yol açmaya doğru gider…” (Necip Fâzıl Kısakürek-Çile)
* “Kimi zaman, ciltler dolusu kitabın yapamadığını bir şiir yapar.” (Namık Kemâl Zeybek-Kültür E. Bakanı)
* “Alkışladıkça onu, dedikçe: ‘Batı! Batı’/Batı; her defa bize, kapısını kapadı!”, “Avrupa kemendiyle, bağladık kendimizi!”, “Şiir; gönlün, aşk denilen muazzam, muazzez, müzeyyen, mükemmel, mümtaz, feyizli, fazîletli ve edebli vasıflarıyla göz kamaştıran ve akl-ı selîmle müşterek, esrarlı câzibenin şahlanışıdır.” (M. Hâlistin Kukul-Uyanmak Zamanı; İstanbul 2017, s. 181, 200, 432)
* “Allah, şiiri hak yolunda kullananlardan râzı olsun!” (Prof. Dr. Cevat Akşit-Millî Gazete; 27.04.2017, s. 9)
* “Türkiye, AB’nin kapı kulu değildir!..”, “AB bize yeterince vakit kaybettirdi!..” (R. T. Erdoğan-Cumhurbaşkanı; 06.01.2015), “FETÖ’nün ihanetini unutmayacağız, unutturmayacağız. Batı bize ‘Hani belge’ diyor. 250 şehidim, 2 bin 193 gazim var, ne belgesinden bahsediyorsun?!..” (Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan-Beştepe, 13.07.2017)
Saygıdeğer Okuyucularımız!..
Bilindiği üzere; başta “PKK” olmak üzere diğer “Terör Örgütleri”nce gerçekleştirilen hain saldırıların akabinde yakalanan pek çok örgüt mensubu, muhakeme edilmiş ve mevcut yasalara göre de “en ağır” (fakat hepsi de beslemeli) cezalara çarptırılmışlardır...
Biz de bu davalardan bâzılarının neticesinde çıkan kararları, kamu vicdanına uygun bulmadığımızı/ilâhî adâlete uygun görmediğimizi defaatle dile getiren köşe yazıları yazdık ve bunların pek çoğunda da hislerimizi mısra-mısra hâlinde dillendirdik...
Yine malûmları olduğu gibi; Şubat 1999’da ABD tarafından “paketlenerek idâm edilmemek kaydıyla” bize teslim edilen “Terörist Başı Apo”nun muhakemesi sonucunda mahkeme, “idâm” cezasına dair karar vermesine rağmen “Ecevit, Mesut Yılmaz ve Bahçeli”nin üçlü koalisyon döneminde, “AB/Avrupa Birliği”nin de isteği üzerine bu hüküm, bugüne kadar uygulanmamış ve malûm şahıs, 15 yıl saklanması/kaçmasının ardından bu defa “beslemeye” alınarak emrine de onu korumak için 250’si subay olmak üzere İmralı’da 1.000 asker görevlendirilmiş bulunmakta ve o gün bu gündür ülkemizde hiçbir suçlu “idâm” edilmemekte, ancak son “FETÖ Olayları”nın akabinde Sn. “Cumhurbaşkanı”nın, “Önüme gelsin, imzalarım!” diye dillendirilen genel halk isteğinin yerine getirilmesi uygulaması için gerekli düzenlemeler ise, aylardan beridir “TBMM”ne getiril(e)memektedir…
Diye bir başka hatırlatmayı da burada böylece yaptıktan sonra bu işin hâllinin “Sn. Bahçeli”den beklendiğini belirtmek istiyor ve de bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız mısralarımızı Siz Saygıdeğer Okuyucularımız ile paylaşalım istiyoruz…
Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = * = = =
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”, “Yeminin yemin olsun”;
“Darbeci-Terörist”in, “cesareti son bulsun”;
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun!
“PKK”ymış, “FETÖ”ymüş, “Millet” dertten kurtulsun;
“Üst Akıl” her kim ise, “Pes!” desin “emîn” olsun!..
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”, “Evet”ine “Evet” kat;
Rabbim “Kısâs” buyurmuş, “korku” başlar o saat;
“Tatlı can” bir başkadır, olamazlar hiç rahat!..
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun;
“İdâma Hayır!” demek; hem “günâh”, hem “kabahat!”
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”, “Şehîdlere saygı” sun;
“9 Işık” nûrlansın, “Başbuğ rûhu şâd” olsun;
Bitsin “AB Oyunu”, “Fasıl-masıl” son bulsun!..
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun;
50 Yıllık Cendere”, şu “Milletim” kurtulsun!..
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”, “…99”da kalma;
“Mesut”muş, “Ecevit”miş, “eski günlere” dalma;
“Millet arkanda” inan, “sayısal”da bunalma!..
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun;
“Güneş Motel” misâli, “Milletvekili” çalma!..
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”; “maziye” bak, “ibret” al;
“Rabbim” ne buyuruyor: “Kısâs var” ya, orda kal;
“AB kızsın-köpürsün”, onlar bir başka çakal!..
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun;
“Bıyıkları yoldurdun”, ele verme Sen “sakal!..”
“Ey Bahçeli!.. Bahçeli!..”, “KAYIKÇ’Ali sözü” bu;
“Diyeceğim çok” ammâ, “söz”ün cüz’ü-cüz’ü” bu;
“Reis” de “Gelsin!” dedi, “HDP’nin köz’ü” bu!..
“Günâhını” af ettir, bu “sevâb” senin olsun;
Siyâset” iniş-çıkış, “bu yol”un en “düz’ü” bu!..
(Devam Edecek)
Derebahçeli/Ali KAYIKÇI