* “Güzel bir söz; kökü yerde sabit, dalları semâda olan güzel bir ağaç gibidir. Yemişlerini Rabbinin izniyle her zaman verir. Habîs (kötü) bir söz de yerinden sökülmüş, kökü olmayan kötü bir ağaca benzer.” (Kur’ân-ı Kerîm; İbrahim Sûresi, âyet: 24-26’dan)
* “Habîs söz söylemek, habîs adamlara lâyıktır. Habîs adamlara, habîs kelâm yakışır.” (Kur’ân-ı Kerîm; Nûr Sûresi, âyet: 26’dan)
* “İyi bir iş yapmaya niyet edip de yapamayana, tam bir iyilik yapmış gibi sevâb verilir. Niyet edip yaparsa, on mislinden 700 misline, hatta daha fazla sevâba kavuşur. Kötü bir işe niyet edip de yapmayana, yapılmış tam bir iyilik sevâbı verilir, niyet edip de yapana ise sâdece bir günâh yazılır.” (Hazret-i Muhammed “sallallahü aleyhi vesellem”)
* “Söz ola kese savaşı, söz ola kestüre başı/Söz ola ağulu aşı, bal ile yağ ide bir söz.
Kişi bile söz demini, dimeye sözün kemini/Bu cihân cehennemini, sekiz uçmağ ide bir söz.” (Yûnus Emre)
* “Romandan maksat, hayatta geçmemişse bile, geçmesi mümkün olan bir vakayı, ahlâk, âdetler, hisler ve ihtimâllere bağlı tafsilâtıyla birlikte tasvir etmektir.” (Namık Kemal)
* “Roman denilen şey, bir insan cemiyeti içinde görülen durumlardan birini veyahut bâzılarını kâğıt üzerine koymaktan ibârettir.” (Ahmet Mithat Efendi)
* “Roman ahlâkın aynasıdır. Onun objektifi gördüğü manzarayı alır.” (H. Rahmi Gürpınar)
* “Roman, bize yansıttığı cemiyetle beraber, onu hükmü altında bulunduran düzenleyici fikrin de emrindedir. Bu ortak ölçü ile birlikte, cemiyet ne ise roman da odur.” (Peyâmi Safa)
* “Hayatta olup da romana girmeyen şey yoktur. Romana sınır çizilmez. Yeter ki, gerçekten alınan unsurlar, bütün bir iç zenginliğinin beslediği hayâl gücü ile yeni varlıklar alsın, hayattaki varlıkları bile sürükleyecek, onları gölgede bırakacak bir gerçek olsun.” (Suut Kemal Yetkin)
Saygıdeğer Okuyucularımız!..
“Kültür-Sanat” dünyâmıza 300’ü aşkın sayıda oldukça dikkat çekici eserler sunan ve yeni pek çok ismin tanınmasına vesile olan “Kültür Ajans Yayınları” tarafından Nisan 2013 tarihinde neşredilmiş bulunan bir “roman”ı Sizlere tanıtmak ve yukarıdaki âyet-i kerîmelerin ve hadîs-i şerîfin ışığında ve vecîz sözlerde adı geçen üstâd kalemlerin görüşleri doğrultusunda bu eseri değerlendirmek istiyoruz.
“Yavan Ekmek”, “Eğitimci Yazar Bekir Aksu”nun, bundan tam 48 yıl önce kaleme alıp TRT’nin açtığı “Roman Yarışması”na katılan 47 eser arasında “övgüye lâyık” görülen ilk eseri. Bunu “Su Hırsızları” adlı Ankara Adalet Gazetesi’nde tefrika edilmiş romanı ve birkaç uzun hikâyesi ile 2015’te neşrettiği “Buruk Yürek” adlı “öyküler kitabı” takip etti.
Aksu; 1928 yılında Çorum’a bağlı Mecitözü ilçesi Çıkrık Köyünde dünyâya geldi. İlkokulu köyünde bitirip 1941 yılında Kastamonu Gölköy Köy Enstitüsüne girdi. 1945’te Lâdik Akpınar Köy Enstitüsüne nakledip bir yıl sonra da buradan mezûn oldu.
Çorum/Mecitözü İbek Köyünde 4 yıl, Çorum merkez Boğabağı Köyünde 10 yıl “Başöğretmenlik” ve bir yıl da “Gezici Başöğretmenlik” görevlerinde bulunduktan sonra Sungurlu ilçesi Sunguroğlu İlkokulunda “Öğretmen” olarak hizmet verdi. 1972 yılında emekli oldu.
“Hayat Mecmuası” ve “Hürriyet Gazetesi” ile bir özel bankanın açtığı fotoğraf yarışmalarında çeşitli ödüller aldı. Hâlen bir kartpostal firmasına bağlı fotoğraf sanatçısı olarak çalışmalarını sürdürmektedir.
158 sayfalık “Yavan Ekmek” adlı romanın 3 ve 4. sayfalarında yazarın adı bu defa karşımıza “Bekir Baki Aksu” olarak çıkmakta, bunlardan ön ve arka kapakta olan “Bekir Aksu”dan hangisinin nüfus kaydına uygun olduğu hususu, doğrusu okuyucuda tereddütlere yol açmakta ise de “Baki” adının “mahlâs” olarak seçildiğini hâtıra getirmektedir.
Arka kapaktan yapılan tanıtmada, “Bu romanı kaleme aldığında 40 yaşlarında olan yazarın şimdi 81 yaşında olduğu” belirtilmekte ise de 1928+81 olunca senenin 2009 olması gerekir ki 2013’ün içinde bulunduğumuza göre bu yaşın da 85 olarak düzeltilmesi icap etmektedir. 1971 yılında, romanla ilgili bir değerlendirmede aynen şunlar söylenmiş idi:
“Gerçek bir romancı yaradılışında olan Aksu, kişilerini canlandırmayı, yaşatmayı biliyor. Köraslan’ın böbürlenmesi ve yavaş yavaş çökmesi çok iyi belirtilmiş. Başarı ödülü verilmese bile, seçici kurulun bu sanatçıyı destekleyecek bir ‘övgü’de bulunması bence doğru olar.” (Devam Edecek)
Derebahçeli/Ali Kayıkçı