Hak Tabiatı İle Ten Tabiatının Görüşü

Ahmet DÜZGÜN

27-03-2019 13:34

 

Kardeşim acizane söylüyoruz eğer nasihatler ve tavsiyeler aklımızı başımıza getirmiyorsa hayatı ve ölümü anlamak, hak ile batılı ayırt etmek öğrenmek için çok uzun bir zaman geçmesi gerekiyor. Yani bir şeyleri anlamak için epeyce badire atlatmak, tecrübe edinmek ve kötek yemek şart... !

Şu geçim derdi ve hayatın zorluklarından kurtulup din işini kendine dert yani gaye edinebilirsen ne ala. Din derdini anlamak Hak vergisi bir iş. Hak inayet ederse anlayışın artar. Dilemezse din ile ilgili anlatılanı ancak taklit eder tekrar eder durursun. Mukallit olursun. Nitekim inancımız konusunda çok cahiliz. Çoğu şeyi sonradan anlıyor öğreniyoruz. Çünkü ileriye bakamıyoruz..! Nakısız.

Bizim savaşımız Hak tabiatı ile Ten tabiatı arası da geçen bir savaştır. İnsan Hakk’ın tabiatı yani huyu ile ten yani nefsimizin huyu arasında kalan bir varlıktır. İkisi arasında gider gelir bazen arafta kalırız. Bu ten, gıdasını hava ve topraktan alır yaşar. İnsan canı ise gıdasını bilgi ve nurdan alır. Can, bilgi anlayış ve hikmetle nurla dirilir. Kimin anlayışı fazlaysa o daha fazla canlıdır. Kuran o sonsuz aklın bize verdiği bir bakış ve görüştür. Hak inananlara bakışını ve görüşünü vahiyle elçileriyle bildirmiştir.

Hakkın işlerinin anlayışı çok başkadır. Hem bu dünyada hem ahirette, zahmetlerin ardında rahmet olduğu, darlığın ardında genişliğin bulunduğunu ahirette misliyle karşılığının verileceği bize bildirmiştir. İşlerimizde bize hep sabrı tavsiye eder. Acele etmememizi karar vermememizi ister. İşin sonunu başından görmemizi ister. Başımızı kuma gömmemizi istemez. Günü birlik yaşamak hayvanların adetidir der. Hak İşlerinin sırrı yine onun bakışıyla anlaşılır.

Yüce Allah insanları kahır ve lütufla sınar. Bunlar insanın imtihan gayretleridir. Lütfun içinde kahrın olduğunu, kahrın içinde de sayısız gizli lütufların bulunduğu Hak inananlara bildirmiştir. Hak bize gam verdi ise onu neşe görmemizi ister. Dert verdi ise deva görmenizi ister. Sıkıntı verdi ise bunun bir sebebinin olduğunu bilmemizi. Hastalık verdi ise bunun büyük bir nimet olduğunu bilmemizi ister. İstediklerine nail olmadın diye sakın gam yeme üzülme der. Belki senin hayrınadır.

Ama nedense biz tam aksine bu sıkıntı bu hastalık bu gam bu fakirlik derdinden nasıl sevinir, kayıplarına nasıl üzülmez insan diye hayıflanırız. Halbuki meselelere bu bakış türü, ten vasfının anlayışıdır. İnanan insanın canı meselelere böyle bakmaz. Mesele çok başka. Hak ve elçileri hep böyle buyura gelmiştir..

Yani işlere aksine bakmamız, aksine anlamamız inanmamız ister. Yani Ruh ve onun vasıflarıyla mesellere bakmak ahlakın sünnetüllahın görüşüdür. Beşer vasıflarından dışarı bir anlayış ve görüşle meselelere bakmaya biz iman etmişiz bi kerre. Hangi ateist yokluğa inanır yani gaybe inanır. Meleklere inanır. Hangi ateist orucun manadaki faziletini bilirde oruç tutar. Hak için karşılığı beklemeksizin servetini bağışlamak akıl karımı onlara göre tam aksi ahmaklık ve apdallıktır. Her insan kendi imanının inancının tefsiridir. Bakış ve görüşün nasıl olacağı inananlara kuranda zikredilmiştir.

Dinin anlayışı ile varlığın görünüşü bakışı aksinedir. Bu işler bizim düşündüğümüz gibi değildir. Bakış ve görüşü kaynağın dan gaybten almadıkça kimse aslını bilinmez. Sen üzülürsün ama Hak güler. Sen sevinirsin ama Hak sana küser. Hz Musa ile Hızır kıssası bu işleyişin bir örneğidir.

İnsanın nefsi ve anlayışı onu tabiata doğru çeker dünyayı ister din anlayışı ise insanı bu madde aleminin anlayışının ötesine çeker yani hakkı ve cenneti ister. Dünya ve dinin anlayışı birbirine zıt ve aykırıdır. Bu yüzden insan elini dişler. İşin içinden çıkamaz...!Elem keder burada ve bu sebeple başlar.

Bu dünyada ve hayatımızda ki var oluşlar, yok oluşlar, insanı sınamak için birer vasıtadır. Bu oluşlar ve yok oluşların çoğu kuranda bize hile ve tuzak olduğu bildirilmiştir. Bu dünyaya lanet edilmiş ancak hak için olan müstesna tutulmuştur. Dünyada yaratılan faydasız işler olduğu gibi faydalı işlerde vardır.

Faydasız işlerin peşinden koşma seni helak eder ikaz edilmiş onlara tapmamız emredilmiştir. Hâlbuki insanların çoğunun taptığı şeyler imtihan için gerekli malzemelerdir. Bu var oluşlar ve yok edilişler bunun için yaratılmışlardır. Kimi kıymetsiz işlerin peşinde koşar kimi de faydalı olan işlerin peşine koşar. Sen sana bildirilmiş faydalı işe koyul.. O fayda seni Hakka götürür Hakka taptırır. Mesele bu. Hak ölçüyü koymuştur. Nasip kısmet işi işte bilinmiyor. Sana az bana çok. Zengine daha fazla diğerine daha da az. Yetmez daha daha da az. Sen ise taksimata razı olmuyor kıskanıyor haset ediyorsun. Zaten bütün meselede buradan başlıyor.

Dünyayı anlayana dek insanın ömrü de, aklı da kendi de tükeniyor. Bununla beraber aynı oranda cahilliği küfrü, kini, inadı, hırsı artıyor. Kimi zaman sahip olamadıklarına isyanla geçiyor ömrü insanın, kimi zaman nimetlendiğinde azmakta şımarmakla. Bir kararı yok ki insanın..

Başında anla şu meseleyi. Anlamaz inad eder isyan edersen tekrarlarlar. İşin özünü yani vakıaları ondan bundan bilme. Onlar sadece sebepler yani görünen görünmeyen vasıtalardır. İnanan insanın olaylar karşısındaki tutumu çok önemli. İman zati güzel bir duruştur. Takındığın tavır ve anlayışın bakışın senin imanındır..! Ayağın sabit mi değil mi, gerçekte Hakka mı sığındın yoksa Ahmed'e, Mehmed’e mi.Veya kendine mi mesele bu ..

Akıllı ve ileri görüşlü insanlar, bırakın şu oyunu oynaşı demediler mi, çabuk vakit geçirmeden gidin, işin başında sonu gören bir göz arayın bulun, deyip durmadılar mı. Dediler.. Hala daha diyorlar.. Ama gel gör ki biz hep sıvışmanın kurtulmanın yollarını arıyoruz. Kimden kaçıyoruz..?

Biz başka türlü kurtulma yolunu ne kadar arar durursak birileri de bizden kurtulmanın yollarını düzüp durur. Ne ekersek onu biçeriz. Nihayet biten ilk ekilendir. Çoğu insan idrak edene dek isyanlar içinde kahırlar içindedir. Hırsı kini daha artar ateş madenine döner. Sabırsızlık içinde ömür sürer. Kendi kendini yiyip bitirir...

Biz bu dünyada huzuru rahatı ve neşeyi sevmişiz onu istemişiz. Hayata hep böyle İnanmışız. Âmâ yüce emir bize ''la rahate fiddünya'' demiştir. Üzüntü ve mutluluk, neşe ve keder, zenginlik fakirlik, hastalık sağlık,dokluk açlık,bunlar insanın imtihanı için yani insanın cevherini yani aslını ortaya çıkarmak için mukayyet sebebler vasıtalar. Zira şimdi bunlarla işler güçler yürüyüp gidiyor. Biz ise sebeplerin peşindeyiz onlara tapmışız.

Biz bu dünyadaki neşeye huzura paraya inanmışız. Onun için çaba sarfediyoruz.. gayemiz bu. Neşe verirlerse gülüyor mutlu oluyoruz ama keder verirlerse üzülüyor perişan oluyoruz '' bu anlayışların arasında gidip geliyoruz. Ekmek verirlerse seviniyor ama verilmeyince kahroluyoruz.. Zenginlik para verirlerse coşuyoruz. Fakirlik uzaktan bize az bir görünse ona hemen düşman oluyoruz. Sağlık verirlerse çocuklar gibi zıplıyoruz, hastalık verirlerse ağlayıp kederleniyoruz. Olayları böyle düşünüyoruz. Hâlbuki mesele o değil. Mesele bambaşka...iş göründüğü gibi değil..

Yaş haddini aşmış biz hala aynı dertteyiz. Hayvanlar da aynı dertte. Bak sen şu işe.. Yani hayvanlarla aynı derdi derd edinmişiz bir farkımız yok. Hissi müşterek derdi müşterek olmuşuz. Hep. Bu iki derdin arasında düşüncelerle ömür tüketmişiz. Bu din ve iman işi, gayb ve mana işidir. Maddesi rüya gibi can gibi hayal gibidir. Ama bu bir remizle söylenmiştir.

İnsan dünyaya fazla dalmamalı derdiyle ömür tüketmemeli. Hak derdini dert edinmeli. Hakkı dert edinmekte ne derece ileri isen o denli büyüksün yücesin. Yok eğer aksi bir durumda isen aşağılık bir yerdesin. Dünyayı dert edinmek menedilmiş bir iş. Bu iş çocuk akıllıların işi. Senin yaşınsa kırkı geçmiş. İşte musibet ne bela buradan gelip çatıyor insana ..

Din insana baki kalacak faydalı işleri tarif ve tavsiye etmiştir işlerin aslının baki olan nurdan olduğu belirtilmiştir. Nur ahirette geçerli akçemiz ve nakdimizdir. Biz den istenen nur olmamız ona yönelmemizdir.. Ama bu nur elle tutulan bu gözle görülen cinsten değil....Diğer faydasız yaratılmış işlerin aslı ise yani cinsi ise ateşten..

Bu din Kapaitalizm değil. Sosyalizm veya sonu izmle biten, bir şeyin hayata bakışı görüşü düşüncesi değil, onun başka bir bakışı görüşü düşüncesi var. Tabiatı yani maddeyi, ruh ve nur ile kıyas etmek cahillikte başka bir şey değil.

Bu din, bilgi, iman akıllar üstü sonsuz ve tarifi imkansız yüce bir akıldan insanlığa gelmiştir. Bu bilgi Allemelesma sırrıyla Adem babamızdan insana şekilsizlik yani gayb aleminden varlık alemine zuhur etmiş yani manalar harf ve kelimeye, ruh ve can da bir şekil ve suret kalıbına sıkıştırılmıştır. Bu dünya bu yüzden inananlara dar,.. inanmayanlara ise geniş görünmüştür.. Meseleyi iyi anla da kibirlenme, hırslanma, kendi küçük aklına inanma güvenme.. O sonsuz akla inan.. güven.. Bütün akıllar o aklın nurundan faydalanır....!

Bu dünyada kalıcı olduğumuza bizi biri fazlaca inandırmış ama o kim bunu nedense bilmiyoruz görmüyoruz. İnsanın içinde bir müddet izinli gizli düşmanı olan şeytan ve nefsin sana bunu inandırmış. Sen görmüyorsun diye şeytan yok değil ya. Nefsin yok değil ya, aklın, canın yok değil ya. Sen görmüyorsun diye HAK yok değil ya, bunun gibi..

Hadi bu kadar serkeşlik ettiğin yeter bin şu serkeş beden atına...vur eyeri sırtına .. Bu hakikatler tersine çakılmış nal izleri gibidir. Sense hala atın gittiği yöne doğru bakıyorsun... o yön tuzak, sen nal izlerine bak...Başka anlayış bul.. bakış bul .değiştir şu eski görüşü inanışı.. Sen burada ebedi kalacak değilsin yolcusun. Senin aradığın yer cennet ama bu bakışla anlayışla bulunmaz o.. Cennetin nefsin hoşlanmadığı şeylerle olduğu bize buyrulmuş...

Hak bize hayatı yazı kışı baharı, sıkıntıları, doğumu ölümü, anlasınlar diye göstermekten tekrarlamaktan bıkmamış, sende körlükten bıkmamışsın. Tam aksi daha hırslanmışsın. Biz beden tabiatımızın ve istek ve arzularımızın peşine düşmüşüz. Hak tabiatının derdine düşmekten uzaklaşmışız. Kahroluyoruz isyan ediyoruz gözlerimizden ateş fışkırıyor öküzler gibi sağa sola saldırıyor düşman arıyoruz.. Dünya tuzağındaki taneye yem oluyoruz..

Sanki çok çalışıp çaba sarf etmişiz de hakkımızı vermeyen az veren gasb eden biri var. Taksimata razı değiliz bu yüzden sokağa fırlamışız. Sağa sola öküz gibi saldırıyoruz...Ey öküz dur.... bahçeyi çiti yıkma.. gülünç duruma düşme.. Ey kurt sende yalandan adalet dağıtma karanlığa uluma.. Bedava verilen gelirin madenini görmemişin yetmez birde kalkıp taksimatın azlığından dem vuruyorsun.. Hakkın taksimatından endişe ediyorsun. Hırsız arıyorsun öyle mi. Hâlbuki onun sana verdiği kararlı ve yerindedir. Sen haline razı ol şükret hamd et.. Nankörlük etme..

Halbuki hırsız bizim içimizde saklı bizden çalmakta.. Farkında bile değiliz. Hırsız bize içimizden hırsız var diye sesleniyor bizde onunla beraber, hani nerede nerede diye hırsızı yakalamaya çalışıyoruz..

İnsan şeytanın ve şeytanca düşünen insanların oyuncağı olunca, imansız dinsiz nursuz birinden çare ararsa aklımız şeytanca fikirlerin ve düşüncelerin oyuncağı ve yoldaşı olur. Başka çeşit düşünce ve akılla ekmeği adaleti huzuru mutluluğu aramaya elde etme yollarına koyulur. Şeytan da ellerini avuçlarını ovuşturur durur. Buyur.. İşte düştü keriz!

Aslımızdan bize kadar gelen ve kalan o büyük mukaddes can mirasımıza yani inancımıza bağlılığımız ne kadar azsa, o kadar keder buluruz. Ne kadar çoksa o kadar baht elde ederiz.'

Ahmet DÜZGÜN

DİĞER YAZILARI Akıllı Yolcuya Notlar 01-01-1970 03:00 Büyük Resmi Görmek 01-01-1970 03:00 İlkeli Duruş 01-01-1970 03:00 Emeklilerin Zammına Farklı Bakış 01-01-1970 03:00 Çarşambada Sandığa Gelmeyen Seçmen 01-01-1970 03:00 İstikamet Sahiblerinin Yolu 01-01-1970 03:00 Tefrika 01-01-1970 03:00 Ak Partiye Navtex İlan Etmek 01-01-1970 03:00 Biz Dönmeyiz Yolumuzdan 01-01-1970 03:00 Kim Dönerse Dönsün 01-01-1970 03:00 Bağımsız Adaylar Hakkında 01-01-1970 03:00 Dar Anlayış 01-01-1970 03:00 Ahde Vefana Ne Oldu 01-01-1970 03:00 İhtiyaç ve İnanç 01-01-1970 03:00 Sosyal Medya ve Modern Selefilik 01-01-1970 03:00 İnsanlık Gazzede Sıkıştı 01-01-1970 03:00 Berrak Göze ve Görüş'e Sahib Olmak 01-01-1970 03:00 Hatırlamak ve Hatırlatmak 01-01-1970 03:00 Ahmaklık İlleti ve Seba Kavmi 01-01-1970 03:00 İnananlar orta yolda birleşir 01-01-1970 03:00 Tarafını Seçmelisin 01-01-1970 03:00 Dünya İhtiyaçlarımız Putlaşmasın 01-01-1970 03:00 Sen Önce Kendi Yüzünü Gör 01-01-1970 03:00 Hz Mevlanaya Göre Görüş Sahibi Olmak-2 01-01-1970 03:00 Hz Mevlana'ya Göre Görüş Sahibi Olmak 01-01-1970 03:00 Nacizane Tefekkürhane 01-01-1970 03:00 Duygu Kalpazanları 01-01-1970 03:00 Hz Mevlânâ Celâleddîn-İ Rûmî hikmet dolu sözler 01-01-1970 03:00 Piyasada Şok Etkisi Yapacak Bir Ücret Tespiti Elzemdir 01-01-1970 03:00 Cumhur Abi 01-01-1970 03:00 Kısmet Görenedir 01-01-1970 03:00 Fikir ve Düşüncelerimizin Doğduğu Yer 01-01-1970 03:00 Milli öngörü ve veri bankacılığı sistemi 01-01-1970 03:00 Şehvet Sarhoşluğu 01-01-1970 03:00 İnsan Noksanını Tamamlayan Varlıktır 01-01-1970 03:00 İnsanın İhtiyaç Anlayışı 01-01-1970 03:00 Seviyesiz Ortamlardan Kaçmak 01-01-1970 03:00 İyilikle Anmak ve Anılmak 01-01-1970 03:00 Dalgınlık ve Dirilik Alemi 01-01-1970 03:00 Uyutan Bilgi İle Uyandıran Bilgi 01-01-1970 03:00 Aczimizi Bilmek 01-01-1970 03:00 Hayvanlar boğazdan insan kulakdan beslenir 01-01-1970 03:00 İnsan-I Gafil Ve İnsan-I Kamil 01-01-1970 03:00 Dünyada İkinci Kez Doğmak 01-01-1970 03:00 Yem Ve Tuzak 01-01-1970 03:00 Akıl Ve Ziya 01-01-1970 03:00 Akıllıların düşmanlığı cahillere iyiliktir! 01-01-1970 03:00 Hz Mevlana Nın 748 Vuslat Yıl Dönümü 01-01-1970 03:00 Ahmaklığın Karanlığı 01-01-1970 03:00 Labirentteki Peyniri Bulmak 01-01-1970 03:00 Akıl ihtiyarı ve vücud ihtiyarı nı anlamak! 01-01-1970 03:00 Mustafa Tatcı Hocamızın Yunus Emre Gayretini Anlamak! 01-01-1970 03:00 His Nuru İle Hak Nuru 01-01-1970 03:00 Ey hüznüm! Nedir senin derdin 01-01-1970 03:00 15 Temmuzun Gerçek Ve Sahte Kahramanları 01-01-1970 03:00 Mustafa Tatcı Hocamızı Tanımak 01-01-1970 03:00 Mesnevî' den Kısa Notlar Ve Açıklamalar – 1 01-01-1970 03:00 Eşyalar da Konuşur 01-01-1970 03:00 Lokma’dan Lokman’a 01-01-1970 03:00 İnsanın Hakiki Sermayesi Yokluktur! 01-01-1970 03:00 Hakiki Hayal İle Sahte Hayal! 01-01-1970 03:00 Para Kazanmak Ya Da Gönül Kazanmak 01-01-1970 03:00 Odaklanmak 01-01-1970 03:00 Toprak Sofrasından Gayb Sofrasına 01-01-1970 03:00 Ten Şişmanlığı İle Gönül Şişmanlığı 01-01-1970 03:00 Huzur ve Hazret Hakkında 01-01-1970 03:00 Aklın Başa Gelmesi! 01-01-1970 03:00 Biraz da Canımızı Tanıyalım 01-01-1970 03:00 İnsaflı Olmak 01-01-1970 03:00 Anlayış Ve Ayırd Ediş Kabiliyeti- 2 01-01-1970 03:00 Ayırd Ediş Ve Anlayış Kabiliyeti -1 01-01-1970 03:00 Varlık Ve Yokluğu Anlamak 01-01-1970 03:00 Anlamlarımız Duramıyor ve Dinlemez! 01-01-1970 03:00 Akıllı Akıl İle Akılsız Akıl 01-01-1970 03:00 Hep İçimizdeki Öküz Yüzünden 01-01-1970 03:00 Anadolu İrfanı Ve Hz Harakani K.S - 2 01-01-1970 03:00 Ödünç Bir Hayatımız Var 01-01-1970 03:00 İlahi Akıl İle İnsani Akıl 01-01-1970 03:00 Anadolu İrfanı Ve Ebul Hasan El Harakani Ks Yi Tanımak 01-01-1970 03:00 Savaş Türklerin İşidir! 01-01-1970 03:00 Bedenin Duyguları Ve Ruhun Duyguları! 01-01-1970 03:00 Dürüstlük Kazanır 01-01-1970 03:00 Cennette Hayal Tablonuz Olsun 01-01-1970 03:00 Yol Gulyabanileri 01-01-1970 03:00 İnayet Ve İhsan Beklemek 01-01-1970 03:00 Beden Gözü İle Can Gözü 01-01-1970 03:00 Geylani Hz 'den İkaz Ve Nasihatler 01-01-1970 03:00 Her cins kendi cinsi ve zevkiyle beraberdir 01-01-1970 03:00 Huzursuz İnsan 01-01-1970 03:00 Arif Olana Bir İşaret Yeter 01-01-1970 03:00 Manalar Ve Kavramlar Varlık Ve Mana 01-01-1970 03:00 İmansızlığın Ve Dinsizliğin Cinneti! 01-01-1970 03:00 Dünya Sağlıkda Sınıfta Kaldı! 01-01-1970 03:00 Anlama Kuvvetleri Ve Mertebelerini Tanımak 01-01-1970 03:00 Noksanlarımız ve Dualarımız 01-01-1970 03:00 Dert de Hak'dır Deva da Hak'dır! 01-01-1970 03:00 Maddi Ve Manevi Sebebler 01-01-1970 03:00 Krizi Fırsata Çevirmek 01-01-1970 03:00 Azgınlaşmak Ve İlahi İkaz 01-01-1970 03:00 İnsan Hakkında Alimlerin Görüşleri! 01-01-1970 03:00 Varlık alemi ve gayb alemi yaratılmıştır! 01-01-1970 03:00 Attığın Zaman Sen Atmadın 01-01-1970 03:00 Bakış, Görüş Ve Anlayış 01-01-1970 03:00 Düşünmek Ve İbret Almak 01-01-1970 03:00 İnsani Huy Ve Hayvani Huy 01-01-1970 03:00 Yetemanın Hakkını Verin! 01-01-1970 03:00 Evin Anahtarlarını Şempanzeler Kaparsa 01-01-1970 03:00 Mukaddes Bir Hayal İçinde Başka Hayaller Peşindeyiz 01-01-1970 03:00 Ruhun Garip Yolculuğu 01-01-1970 03:00 Nafakasının Azlığı Yüzünden Padişaha Kızan Köle 01-01-1970 03:00 Şeytan'ın Tahammülsüzlüğü 01-01-1970 03:00 Doğu Türkistan Ve Türkiye’nin Tavrı 01-01-1970 03:00 Kimse kimsenin ayıbını örtmüyor! 01-01-1970 03:00 Cennette bir hayal tablon olsun! 01-01-1970 03:00 Dine Olan Kin Lezzet Haline Gelirse! 01-01-1970 03:00 Mana Ve Surete Bakış 01-01-1970 03:00 Tesir Ve Eser 01-01-1970 03:00 Karmaşa Ve Hakikat 01-01-1970 03:00 Mecnun Ve Devesi 01-01-1970 03:00 Düşünmek ve İstidat 01-01-1970 03:00 Bakış Açısı 01-01-1970 03:00 “Kıssa, mesel” ve “maksad” 01-01-1970 03:00 Halkın Talepleri Ve Seçimin Sonucu 01-01-1970 03:00 Görünmeyeni Görmek! 01-01-1970 03:00 Uyanık Olmak! 01-01-1970 03:00 Abdestli Bürokrasimiz Ve Mağdur Vatandaş 01-01-1970 03:00 Kin Kardeşliği Ve Din Kardeşliği 01-01-1970 03:00 Gönül Ve Nefsin Farkı 01-01-1970 03:00 Olgunluğun yegâne sahibi 'Hak’tır ve insanın olgunlaşmasını ister! 01-01-1970 03:00 Kendi kendine kasd etmek! 01-01-1970 03:00 Ümmetin Asra İz Bırakan Lideri: Prof. Dr. Necmeddin Erbakan 01-01-1970 03:00 Eyüb'ün Tavukları 01-01-1970 03:00 Gönül belediyeciliği eylem adamı olmakla başlar! 01-01-1970 03:00 İman, ayırd etmek taraf tutmaktır.. Din ehlini kin ehlinden ayırt etmektir 01-01-1970 03:00 İyi İle Kötü Huyların Savaşı 01-01-1970 03:00 Bakış ve görüş 01-01-1970 03:00 Ateşin oğulları, suyun oğullarının düşmanıdır! 01-01-1970 03:00 Adı Hasan huyu da hasendi! 01-01-1970 03:00 ''Gönül'' Belediyeciliği 01-01-1970 03:00 Aslın neyse seni çeken odur! 01-01-1970 03:00 Bu Alem Tersine Çakılı Nal İzleriyle Doludur 01-01-1970 03:00 Hz. Mevlâna’nın Akıl Hakkındaki Görüşleri 01-01-1970 03:00 Yokluk yolunun yolcuları çok iyi bilirler ki ‘’Yol sevgiliden ibarettir’ 01-01-1970 03:00 Emanete hıyanet etmek! 01-01-1970 03:00 Teamül Ve Temayül 01-01-1970 03:00 Aday Adayların Evsaf ve Düşüncesi 01-01-1970 03:00 Maksadı Ve Meramı Anlamak 01-01-1970 03:00 Taban Hizmetkârı Belediye Başkanı Aranıyor 01-01-1970 03:00 Cins Oluş ve Cinsiyet 01-01-1970 03:00 İdeal bir belediye başkanı! 01-01-1970 03:00 Sabredenleri Müjdele! 01-01-1970 03:00 Gerçek Dostluk Yokluk Günlerindeki Dostluklardır 01-01-1970 03:00 Üstünlükler Ve Hallerin Değişmesi Hak'tandır 01-01-1970 03:00 İnananların İmtihanı 01-01-1970 03:00 Gözler Kör Olmaz Lakin Kalbler Kör Olur 01-01-1970 03:00 Yeni Dönem ve Gençlik Erozyonu 01-01-1970 03:00 Nice Elbiseler Gördüm İçinde İnsan Yok 01-01-1970 03:00 Ölümsüz eserler ve fikirler hakkın bakış ve görüşünden doğar 01-01-1970 03:00 Mazlumun kuruyan dudağına söyleyin gülsün! 01-01-1970 03:00 Ekmekle Gelişen Ve Büyüyen Hayat Ekmek İster 01-01-1970 03:00 Hak Ve Batıl’ın Mücadelesi 01-01-1970 03:00 İşte rahmetli Erbakan hocamızın unutulmayan ölümsüz sözleri! 01-01-1970 03:00 Vatandaşların Nüfus Ve Tapuda Yaşadığı Sorunlar 01-01-1970 03:00 Kalblerinde Maraz Olanlar 01-01-1970 03:00 İnsanların En Hayırlısı İnsanlara Faydalı Olandır 01-01-1970 03:00 Kendimizi Tamamıyla Dünya İşlerine Verdik 01-01-1970 03:00 Anlamlar Sebeplere Eğreti Olarak Verilmiştir 01-01-1970 03:00 Hak ölümsüzdür! 01-01-1970 03:00 Zorlaştırmayın Kolaylaştırın 01-01-1970 03:00 İman ayırd etmektir taraf tutmaktır! 01-01-1970 03:00 Yolun Yalancıları Ve Yabancıları 01-01-1970 03:00 İnsanı yücelt ki devlet yücelsin! 01-01-1970 03:00 Neseb Bağını Yeniden Kurmak 01-01-1970 03:00 Hakikatler, Bulunduğu İsmin ve Kalıbın Manasında 01-01-1970 03:00 Belediyelerin Kat Adaletsizliği 01-01-1970 03:00 Değişmekte Zorlanıyoruz 01-01-1970 03:00 İstikamet Şuuru Ve 2019 Seçimleri 01-01-1970 03:00 Davasının Ve Milletin Adamı Olmak 01-01-1970 03:00 Tevazunun Ve Eşitliğin İktidarı 01-01-1970 03:00 Hazımsızlık Çekenlere 01-01-1970 03:00 İnsanların En Hayırlısı İnsanlara En Faydalı Olandır 01-01-1970 03:00 Değişimin Zil Sesleri.. 01-01-1970 03:00 Uyarıyoruz! 01-01-1970 03:00 Yarının Molla Kasımları 01-01-1970 03:00 Hak Yolcusunun Varlıkla İşi Olmaz 01-01-1970 03:00 Milli Görüş Tabanlılar AK Parti’den Neden Tasfiye Edildiler 01-01-1970 03:00 İdeal Belediye Başkanı 01-01-1970 03:00 Sırdan Surete 01-01-1970 03:00 Her Şey Dürüst Olmakla Başlar 01-01-1970 03:00 Yahudi Padişah Ve Hilekar Veziri 01-01-1970 03:00 Bu gidişle Kripto FETÖCÜ’ler ancak mahşerde çözülür! 01-01-1970 03:00 İstikamet Ve Handikap 01-01-1970 03:00 Milletin Zaferi 01-01-1970 03:00 Timsah Gözyaşları 01-01-1970 03:00 Sahte Kahramanlar 01-01-1970 03:00 Hayal Kırıklığı 01-01-1970 03:00 Kanadı Kırık Kuş 01-01-1970 03:00 El İnsaf Nuri Hocam! 01-01-1970 03:00 Kim Miyiz.!İşte Gerçek Kimliğimiz 01-01-1970 03:00