Yolun yalancılarını ve yabancılarını görmek tanımak için evliya olamaya gerek yok!.. Onları anlamak, tanımak için sadece İnsan olmak ve insanca bir bakış yapmak kafi. Niyetleri o kadar ortada ki, bu yalancı ve yabancı insanların yaptıkları gözlerimizin önünde..sırtıyor bize..İçleri dışına vurmuş.!
Ne hikmetse bizse üç maymun gibiyiz ,seyrediyoruz!.. Kimileri de bu sırıtışın ardında bir hikmet ve vefa beklemede. Ders almaya, onurlu bir duruş yapmaya veya tavır koymaya cesareti yok. Büyülenmişiz, üzerimize ölü toprağı ekilmiş!..
Görüyoruz işte, her şey ap acık meydan da. Hepimiz görüyor biliyor amma neden görmezden geldiğimiz sustuğumuz sebebsiz! Acaba nedeni yalancı ve yabancılardan umut etmemiz olmasın! Ne oldu bize ..Halbuki umut Alemlerin Rabbi olan Allah’adır. Tüm övgüler de tabi ki ona ait... Kula değil! Bunu unutmuşuz da... neyse!..
Bu yolun yalancıları ve yabancıları, o kadar cehl içindeki kibirlerini, takva sanıyorlar. İnsanları avlanacak bir av, her tarafı güllük gülistanlık gibi görüyorlar. Bu yolda yaptıkları hizmetleri ve davranışlarını, hak ve halk için olduğuna inandırmışlar. İnşaallah öyledir. Hak nerede... yalancılık ve ona yabancılık nerede!.. Kim kanar bunlara…
Dürüst olmayan, ahde vefa göstermeyen biri Müslüman olsa, bunun ona ne faydası var. Ya da adil değilken adalet dağıtmaya kalkması ne şaşılacak şeydir insanın. Hiç sevmediği halde sevilse kişi bunun ona ne faydası var!Veyahut halka ne faydası!
Allah insanı hayatın her kademesinde denemiyor mu sınamıyor mu? Kim karunlaşıyor kim nemrutlaşıyor diye bakmıyor mu? İnsanın yaptığı gizli açık işlerin hepsi ahirinden ve eserlerinden belli olur ortaya çıkar! Kim Hakkın ve Halkın iktidarında, kendine, imtiyazına, servetine, makamına, malının gücüne inanıyorsa,bilsin ki puta tapıyor demektir. Tebasının sesini duymayıp, yetimin mazlumun hakkını hak sahibinin hakkını korumuyor ve aramıyorsa istediği kadar ibadet etsin… Umsun!
Kim elindeki bu imkanlara yani bu sebeblere dayanarak halkı kandırıyorsa vaadlerini yerine getirmiyorsa, Halkın yanında durmuyorsa, bilsin ki kandırdıkları gerçekte kendileridir. Hak da Halk da değildir. Kim haklıdır kim haksızdır bu mahşer günü ortaya çıkacaktır.
Yolun yalancıları ve yabancılarının öylesine kulakları gaflet pamuğu ile tıkalı ki yaptıklarının farkında bile değiller. Güç sarhoşluğundalar. Ahdlerini yani işin başındaki niyetlerini unutmuşlar biatlarını hatırlamıyorlar bile! Ahde vefa kalmamış! Halkın ve Hakk’ın iktidarı yerine çoğu kendi iktidarının peşinde!
Yolumuzun yani kervanımızın içindeki çoğu insan, bu yalancıları ve yabancıları tanıyor anlıyor biliyor. Ama şimdilik sessizler, sesleri çıkmıyor... Kimse kendini kul ile Hak arasında put etmesin ettirmesin!
Ahmet Düzgün