Tüm insanlık Gazzede bir köşeye sıkıştı..
Gazze ; inanan ve inanmayan insanın temyiz anlayışının ne derecede ve yönde olduğunun ortaya çıkması için yaman bir ferzin bendtir. Gazze potası, insanın anlayışının geldiği son nokta yani bir miheng yani yüzleşme yeridir.
Takdiri ilahinin türlü vakıa ve kazalarla zuhur etmesi, aslında tortuyu süzüp saf olanın ortaya çıkması içindir. Ancak en doğru karar verebilmek için insan aklının çok zahmet çekmesi badireler atlatması sonunda tecrübe edinmesi lazım.. İş zati bu noktada 75 yıldır süren bu savaşa hala barış aranıyor.
Gazze handikabı, inananla inanmayanı, merhametli olanla olmayanları, adil olanlarla olmayanları, Allaha sığınanlarla tağuta sığınanları ayırt etmek için ciddi bir sınama durağı. Gazze'de yaşanan zulüm karşısında küçük dahi olsa zerre duyarlık gösteren her insanın, Hak indinde karşılıksız kalmayacağı ayet ve hadislerle bize ve insanlığa bildirilmiştir..Müminlere bir zeytin dahi olsa sadaka olarak vermesi yardım edilmesi tavsiye edilmiştir. Gazzeden maksad sonuç ne olursa olsun safların netleşmesidir..
Tüm bu sınamalar hangi tarafın iyi veya kötü olup olmadığının ortaya çıkması içindir. Birbirine karışmış gibi görünen iyi ve kötü her düşünce ve niyetlerin birbirinden ayrılması, safların netleşmesi görünmesi için serilmiş bir kementtir. Bu savaş kim hakkın yanında kim değil Hak ve batılın ortaya çıkması içindir. Üstü örtülü her makyajın ardındaki maksadın ortaya çıkması, iyi gibi gösterilmeye çalışılan kötülükle, kötü gibi gösterilmeye çalışılan iyiliğin kendini göstermesi içindir.
Ancak bu doğru fark ve temyizi, yaradılışı kötü dadılardan yani tağutlardan beslenen zalimler değil, Tevhidden beslenen ehli tevhidden başkası fark ve temyiz edemez. Temyiz hassası ancak iman sahiblerine verilmiştir. Bunun dışındakilerin hepsi doğru sandığı kararlarında dahi tağutun askerleridir.
Kuzu postuna bürünmüş, kana susamış, hırs tamah sahibi ,kör ve sağır batıl düşüncenin doğru karar verebilecek ve gerçeği ortaya çıkarabilecek temyiz kabiliyeti yoktur. Bu karar körlerin verebileceği bir karar değildir.. İslama kin besleyen hırs körleri bu kararı nasıl verebilir. Verseler bile bu makyajlı hileden ibarettir.. Ardında saklı çirkinliği sonradan ortaya çıkar..
Doğru kararı ancak hakiki akıl ve temyiz aleminden beslenenler yani inananlar verebilir. Kararında isabet edemezseler bile mazurdurlar.. Çünkü akıl bunun hikmetini bilir. Zira kararındaki niyetine yani himmetine bakılır ve sahihdir. Ancak diğeri öyle değildir. Bi kere niyeti ta baştan bozuk..
Hakikatte gerçek temyiz sahibi olan Hak' dır. Ancak temyizi, Hak' dan gafil olmayan, kıblesi sürekli Allah olanlar verebilir. Hak dan gafil olan kişiler batıl kıblenin maskarası olurlar.. Hiç bir şeyi fark edemeyenler işin başına geçer karar verirse mümin ile münafığı ,haklı ile haksızı aynı sepete koyar. Habil ve kabilden gelen kadim sorunda çözülmez böylece sürer gider.. Halbuki iş yani marifet bu değil tam aksi ayrı kefeye koymaktır.. İnananlar ancak mücadele ve mücahede ile emrolunmuştur.. Netice-i sonuç, Hüküm Allahın' dır fermanındadır... Allah tüm gazzede şehid düşen mazlum ların ve bizim taksiratımızı avf etsin..