Cinslik deyince insanın hemen aklına kadın erkek cinsiyeti gelir. Bu da bir tür cinsliktir. Ancak bu cinslik ''ten'' cinsliğidir. Cinsliğin bir lügat anlamı vardır birde ıstılah yani görünmeyen latif olan manası vardır. Cinslik çok derin bir öz ve gözdür.
Cinslik hakikatte aidiyettir. Mensup olduğu yerdir. Yaratılmışların Hakikatteki aslıdır. Yani Cinsiyet sadece ten cinsiyeti değildir. Maddeden manaya yani dıştan içe doğru olan cinslikler vardır. Ve bunlar çok farklılık arz ederler. İnsanın anlayışına, bakışına, kabın, kalıbına göre değişir.
Hz Mevlana cinsliği kısaca şöyle tarif eder. “Cins oluş, iyi bil ki su ve toprak bakımından değil, mâna, bakımındandır. Kendine gel de surete tapma, suret sözüne kapılma, cins oluşu surette arama. Suret, cansız şeye, taşa benzer.'' Cinsiyet nedir? Bir çeşit bakış. Bununla bir cinsten olanlar, birbirlerine yol bulur, birbirlerine kavuşurlar. Allah, birisine verdiği bakışı sana da verse sen de onun cinsinden olursun.
Dıştan içe ,bedenden ruha yani şekilde ve şekilsizlikte ki iyi kötü tüm cinslerin hepsi birbirleriyle ünsiyeti vardır. Yani birbirlerini sever, sevişir, kaynaşırlar birbirini çekerler. Tesirleri vardır tesir ederler. İyi yada kötü görüşün veya bakışın birbirine bağı vardır.
Şekil birliğinin cinsliği, şekiller birlikte veya beraber oldukların da ortaya çıkar doğarlar. Yani çeşitli parçalar doğar ve doğurur tesir ederler. Bu doğanlar şahitlenirler. Elle tutulur gözle görülürler hasbihal edilirler. Tesirleri fizikidir.
Şekilsiz görünmeyen cins birliğinden doğanlar ise ; manalar. sanılar, hayaller, fikir ve düşünceler şeklinde oluşan cins birliğidir. Küçük bir benzetmeyle iki ayrı güzel düşüncenin birleşmesinden ortaya çıkan güzel bir tablo veya güzel sonuç gibidir. Güzel ve uyumludur.
Kısaca iki güzel düşünceden güzel düşünceler doğar. Bir birini tamamlar güzel şık bir tablo oluşur Görenleri hayran eder.. Birlik beraberlik muhabbet dostluk ortaya çıkar. Bunun gibi. Ama tesirleri şeklin aksinedir. İçte olur.
Aynı cinsten olmayan düşünceler ise bir birine zıttır. Düşmandır. Birbirini beğenmez kin güderler. Kıskanırlar. Nefret ederler. Kötü düşüncenin familyasın dan kötü hasletler sıfatlar huylar doğar. Yani kötü ahlak oluşur. Çirkin tablo doğar yada ortaya çıkar. İyi ve güzel düşüncenin familyasından da iyi sıfatlar ve huylar yani güzel ahlak doğar oluşur. Hepsi de birbirlerini sever dost olurlar. Cemiyet oluşturur ürerler.
Özetle açıkta olan güzel düşünceden güzel hayaller, manalar ,düşünce ve fikirler doğar. Yahut tam aksi açık olan kötü düşüncelerin birbirleriyle birleşmesinden kötü düşünceler yani kötülükler doğar. Aynı cinsten olanlar bu sebeple ,manada veya dünyada iyilik yada kötülük ordularını ve devletini kurarlar. Bu isimlerle adlanır ünvanlanırlar. Nam salarlar.
İçimize gelen kötü yada iyi bir mana önce fikre, sonra niyete oradan kasda dönüşür. Kasd hailini alırsa şekle dönüşmek için fırsat bekler. Şekle dönüştüklerinde yaratılmışlara iyi yada kötü tesir ederler. Biz bunlara hayır veya günahlar diyoruz.
Birde tam aksi açıkta olmayan gizli görünmeyen cinslerin manadaki beraberliklerinden doğanlar vardır ki.Bunlar sırdır. Onlara gizli lutüflar da denir. Yani sevgi. İlim, hikmet ,aşk gibi.Bu doğan şekilsiz manaların gizli cinsliği bu şekilde olur. Sır ve gizli olan manalar perdelerin ardında bu şekilde doğar görünmezler. Bu son anlatılan cinslik yüce bir manadır. Mahremdirler. Sırdırlar. Hakkın izniyle sevdiklerine verilirler.
Her cinsliğin hakikatteki aslı ile gizli bir bağı vardır. Nihayetinde onunla bağ kurar. Akıllıysa akılla, Melekse melekle, nur ise nur ile.Y ani ulvi olan alemle.. Burada ten fikir şekil yoktur.
Bu yüce cinsliğin aksine açıkta olmayan kötü cinsliğin hakikatte aslıyla bağ kurması vardır .Oda, insan hayvan tabiatlı ise hayvanlıkla, kötü tabiatlı nefsli ise kötü nefslerle, şeytan tabiatlı ise şeytanlaşmış insanlarla, şeytanla ve ateşle çinslik kurar. Yani sufli alemle ..
Yukarıda söylenen görünen görünmeyen, sekilli şekilsiz, dıştan içe ,maddeden manaya olan cinslikler. Nefs,ten (Beden),akıl ,ruh ve gönül de yaşanan oluşan cinsliklerdir. Kısaca nefstaş, tendaş,akıldaş, ruhtaş, gönüldeş olurlar. Yani manadaş, fikirdaş, yoldaş ,arkadaş, dost yaren olurlar gibi..
Başka bir bakışla da bu görünen görünmeyen ,maddeden manaya olan cinslikler,bazı zaman yani mukayyed zaman bir birinin halinde ,şeklinde, özelliklerinde görünebilirler.
Bir münafık müslüman sanılabilir.Yahut müslüman olan biride münafık gibi görülebilir.Bu ilahi imtihan hikmet ve kudret gereğidir.Bu cinsleri alır,gizli emirle sağda solda,çarşıda pazarda, camide,meyhanede,şehirde,ülkelerde çeşitli hallerde ve şekillerde dünyada gezdirirler. Bazan insana cinsini kaybettirir buldurmazlar.Bazan da buldururlar.Bazan önce buldurur sonra kaybettirirler.
Yani onu alırlar buraya verirler,bunu alır oraya verirler.Zalimi müslüman ,müslümanı da zalim gösterirler gibi.Onu o tarafa ta bunu bu tarafta gösterirler.Kılıktan kılığa girer gösterirler.Görenlerinse çoğu bunu bilmez. Anlamaz.İnsanın kendide bilmez.Ancak Hakkın bildirdikleri müstesna.O yüzden insanın önce kendi cinsini yani aslını çokca düşünmeli.Acaba hangi cinstenim diye
Manadaki cinsiyetin illiyet bağı ile beden cinsiyetin illiyet bağı Tam aksidir aksinedir.Farklıdır.Allah kötü çinsten bizleri tüm inananları korusun.