Azgınlaşma ki, akıbetin azgınlık yüzünden kendi canına kasd eden köleye benzemesin. Ahmaklığın arttıkça artıyorsa bil ki azgınlığın artıyor canına kasd edilmesini istiyor demektir. Artık burada dur fazla daha ileriye gitme. Canın hakkı için haddini bil. Burada fazla ileriye gitmek yol azıtmaktır huy şeytanın huyudur.
İleriye gitmekte de fazla nazlanma ki senden daha nazenin olanlar var..! Onlar manalar halindedirler. Emir aleminde latif bir haldedir. Sadece hakkın bir emrine bakarlar. Sen hırs körü olduğundan onları şimdi görmüyorsun ama onlar seni çok iyi görür ve bilirler. Gelir seni bulurlar. Çarpık ayağa nasıl çarpık ayakkabı layıksa onlarda öyledir. Allah göstermesin onları o zaman görürsün.. Onları çağırmayı, öfkeyle aranmayı bırak..
Felaket telali olma. Şükret.. Haline razı ol... Beterin beteri var. Bunlar senin ve benim için bir imtihan.. Birazcık olsun düşün ..Yeme hemen kuşlar gibi atlama, heva ve hevesinin yani hırsının kurbanı olma.. İşin sonunu başından gör. İşin başında kalan akıl hayvan aklından çocuk aklından başka bir şey değil.. Sen bundan öteye git... Meseleleri öyle bak gör ..anla.. Sen akılca üstünsün.. Sana ileriyi gören göz ve inanç verilmiş..
Sen önce şu hayvan işini insan işinden ayrd et.. Hepsinden ve her şey den öte Hakkın işlerini de kendi anlayışından öte bil. Sıkıntının hırsının ,isyanının sebebini başkalarından bilme başkalarını suçlama biraz da şeytanın dan kendi nefsinden bil.. O kadar da masum değilsin ya ..Gece kininden uyumuyor gündüz sağa sola öfke salyaları akıtıyorsun. Sanki kuduz köpeğe benziyorsun. Anla ki buradaki kuduzluk azgınlaşmak demektir... Haddi hududu aşmak demektir.
Daha hayatın ilk tökezleme durağında çamura saplanmış kala kalmışsın, kızmağa köpürmeye başlamışsın. Saplandığın bu çamur senin anlayış bataklığındır bu anlayıştan hemen kurtul.. Bir dağı aşmışsın ama önünde yüzlerce dağ var.. Güya karanlığa cahilliğe ışık yakıyorum zan ediyorsun ama karanlığa küfrediyorsun.. Bırak şu küfretmeyi.. mum yak... Şeytana ,nefsine olan aşkını ve mücadeleni hak sanma zikir sanma.. Övmek sanma. O nu ulvi bir düşünce gibi görme..
İyiliği sabrı güzel ahlakı huy edin. Yani İmanı huy edin. Senin canına kasteden kimse yok. Düşmanı yanlış yerde arama. Onu dışar da değil olgunsan akıllıysan önce kendi içinde ara bul. Olgun insan düşmanı önce kendinde görür..Sende böyle ol..
Seni bu duruma düşürenin içinde gizli olduğunu neden düşünmüyorsun. Bu bitmez sandığın sayısız istek ve arzuların sonsuz özgürlüğü bir gün ölünce nasıl biter anlarsın. ama o zamanda iş işten geçmiş gitmiştir. Etrafından ibret almadın. Doyunca daha yemek istiyor mu miden.. Ölünce istek ve arzun kalıyor mu kalmıyor. İstek ve arzuları yani midesi ve şehvetinin derdi yüzünden ölen varlığa hiç insan denir mi. Bunlar hayvan işi yani insan işi değilmiş meğer...Bak sen şu işe...! Yılarca hayvan gibi düşünmüş yaşamışız ne farkı var..
İnsan yüce bir mana ve ulvi amaç yüklenmiş varlıktır. İnsana bu yüceliği senin veya benim görüşüm vermemiş ki. Ona bu yüceliği Hak vermiştir. Elçileri ile insana vahy etmiştir. O sonsuz aklın sahibidir. O önceden ve sonradan olacakların hepsini bilir insanı sınar durur. Zira işler güçler mukayyet zaman böyle yürüyor. Sen ve bizde kim oluyoruz ki.. İşlerinin hikmetinden sual edelimde itiraz isyan edelim, azgınlaşalım, sağa sola saldıralım. Bu kimim işine yarar...
Sana yön veren şu isteklerin ve sonu gelmez arzuların ne zaman kadar seni yönlendirecek. Hırslandıracak isyan ettirecek. Sense istedikçe daha da fazla istiyor doymuyorsun.. aradığın özgürlüğü mutluluk sanıyor aldanıyorsun.. Sana deccalın cehennemi cennet gibi gözüküyor ama bize göre cehennemi cennet...Yeryüzünde İnsanın doyumsuz olmasından daha büyük azgınlık ve felaket nerde var..
Kalın sağlıcakla
Ahmet DÜZGÜN