DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Ahmet DÜZGÜN
Ahmet DÜZGÜN
Giriş Tarihi : 15-02-2019 12:34

Adı Hasan huyu da hasendi!

Hz. Pir’in bu güzel hikayesini paylaşmadan geçemedim. Derin ve bir o kadarda manidar insana mesaj yüklü Mesnevi şerifte de geçen hikayesini orijinal olarak, merhum Abdülbaki Gölpınarlı’nın dilinden ve tercemesinden takdirlerinize sunuyorum.

Şairin biri, padişahtan elbise almak, rütbeye erişmek, ihsana nail olmak ümidiyle bir şiir yazıp padişaha götürdü. Padişah ikram sahibiydi, şaire bin kırmızı altın verilmesini, bundan başka daha da ihsanlarda bulunmalarını emretti.

Veziri dedi ki: Bu pek az... Hiç olmazsa ona o bin altın ver de safayı hatırla gitsin! Hatta böyle bir şaire senin gibi ihsanda avucu denize benzer bir padişahın ona bin altın vermesi bile azdır!

Vezir, padişaha, harmanın onda biri şaire verilsin diye geçmiş padişahların ihsanlarına dair hikâyeler söyledi, hikmetlerden bahsetti. Padişah da şaire on bin altınla değerli elbiseler verdi... Şairin içini şükür ve sena yurdu haline getirdi.

Şair sonradan bu kimin gayretiyle oldu, padişaha benim ehliyetimi kim bildirdi diye araştırdı. Dediler ki: adı da Hasan, huyu da Hasen olan vezir yok mu, işte o buna sebep oldu.

Şair, bunu duyunca veziri methetti, bu hususta uzun bir kaside yazdı, vezirin evine gidip sundu.(Bu kasidede padişahın methi hiç yoktu. Çünkü padişahın nimetleri, hilâtları, zaten dilsiz, dudaksız, padişahı methedip duruyordu!

Birkaç yıl sonra şair, yine yok yoksun bir hale düştü, muhtaç oldu. Rızıklanmak, ekin parası bulmak ümidiyle, Dedi ki: Yokluk ve darlık zamanında sınanmış şeyi aramak, ona başvurmak daha iyi... Kerem ve ihsanda sınadığın kapıya gideyim de yine ihtiyacımı arz edeyim. Şair, bir kere daha ihsan sevdasıyla yüzünü o ihsan sahibi padişaha tuttu.

Şairin hediyesi ne olacak? Yeni bir şiir... Onu ihsan sahibine götürür, sunar, adeta rehin bırakır! İhsan sahipleri, yüzlerce kerem ve cömertlikle altınlar yığarlar, şairleri beklerler. Onlarca bir şiir, yüz denk kumaştan daha iyidir... Hele denize dalıp da dibinden inciler çıkaran bir şairin şiiri olursa!

İnsan, önce ekmeğe haristir... Çünkü gıda ve ekmek, cana direktir. Canını avucuna alır da hırsla, ümitle ve yüzlerce hilelere, düzenlere başvurarak çalışıp ekmeğini elde etmeye savaşır.

Fakat az bir şey elde eder de ekmek için çalışmaya ihtiyacı kalmazsa artık şöhrete, ada sana ve şairlerin methine âşık olur. İster ki onlar, kendisinin aslını, faslını övsünler.. lütfunu, ihsanını anlatmada minberler kursunlar... Bu suretle de onun lütfu, ihsanı, altın bağışlaması, söz arasında amber gibi koksun!

Allah, bizim huyumuzu da kendi huyuna uygun, kendi suretine göre yarattı, bizim vasfımız da onun vasfından bir örnektir. Yaratıcı Allah da, kendisine şükür ve hamd edilmesini ister... İşte bu yüzden insanın huyu da böyledir; o da kendisinin övülmesini diler.

Hele fazilette çevik ve üstün olan Allah eri, sağlam tulum gibi o yelle doludur. Fakat insan, o methe lâyık değilse, o methin ehli olmazsa yalancı yel, fayda vermez ona... Tulumu yırtar, patlatır! Bu meseli kendiliğimden söylemedim arkadaş; aklın başındaysa ve ehilsen serserice dinleme!

Bunu, hakkındaki hicivleri duyunca, müşriklerin “Hz Ahmet neden medihten hoşlanıyor, neden medihten memnun oluyor?” dediklerini işitince söyledi.

Şair, ihsan ölmedi ya diye evvelce nail olduğu ihsana şükran olarak yazdığı şiiri alıp padişaha götürdü, sundu.

İhsan sahipleri öldüler, ihsanları kaldı... Ne mutlu o kişiye ki bu merkebi sürdü! Zalimler de ölüp gittiler, fakat yaptıkları zulümler kaldı... Vay o cana ki bu hileyi, bu kötülüğü yaptı! Hz Peygamber “Ne mutlu o adama ki dünyadan gitti de ondan iyi bir iş kaldı” demiştir.

İhsan sahibi öldü ama ihsanı ölmedi ki... Allah indinde din ve ihsan, küçük ve değersiz bir şey değildir! Eyvanlar olsun o kişiye ki kendisi öldü de isyanı kaldı... Sakın, öldü de canını kurtardı sanma ha! Bırak bunu şimdi... Şair, yol üstünde borçlu ve paraya pek ihtiyacı var!

Şair önceki ihsana nail olurum ümidiyle söylediği şiiri götürüp padişaha sundu. Güzelim incilerle dolu olan o lâtif ve nefis şiiri, evvelki ihsan ve ikramın ümidiyle arz etti.

Padişahın âdetiydi, yine âdeti veçhile bin altın verin dedi. Fakat bu sefer bu cömert vezir yücelik Burak’ına binmiş, dünyadan göçüp gitmişti. Onun yerine başka birisi vezir olmuştu... Bu vezir pek merhametsiz, pek hasisti.
Dedi ki: Padişahım, masraflarımız var... Bir şaire bu kadar ihsanda bulunmak lâyık değil!Ben, o şairi bu ihsanın onda on da birinin dörtte biriyle hoşnut ve razı ederim.

Oradakiler, önce o, padişahtan tam on bin altın almıştı. Şeker yedikten sonra şeker kamışını nasıl çiğner... Padişahtan sonra nasıl olur da dilencilik eder? dediler.

Vezir dedi ki: Ben onu öyle bir sıkarım ki nihayet beklemeden usanır, bizar olur... Yoldan toprak alıp versem yeşillikten gül yaprağı veriyorum gibi kapar. Bunu bana bırakın... Bu işte üstadım ben; işe girişen ateş bile olsa ben yatıştırmasını bilirim! Süreyya yıldızından saraya dek uçsa yine beni görünce yumuşar!

Padişah, peki dedi... Ne yaparsan yap, hüküm senin. Yalnız onu sevindir, çünkü bizim iyiliğimizi söyler. Vezir, onu da, onun gibi daha iki yüz tane ümitlenip duran kişiyi de bana bırak sen, dedi.

Vezir, şairi bekletti durdu... Kış geldi geçti de bahar geldi! Şair bekleye bekleye ihtiyarladı... Bu dertle, bu tedbirle âdeta zebun oldu. Dedi ki: Altın yoksa bari bana söv de canımı kurtar, kölen olayım! Bekleme beni öldürdü, bari git de, yoksul canım rehinden kurtulsun!

Nihayet vezir, şaire o bin altının onda birinin tam dörtte birini, yani yirmi beş altın verdi... Şair derin bir düşünceye daldı. Kendi kendisine önce verilen ihsan, hem peşindi, hem de o kadar çoktu. Bu ise hem geç açıldı, hem de açılınca gördüm ki bir deste diken, dedi.

Şaire dediler ki: O cömert vezir dünyadan gitti, Allah rahmet etsin! O ihsan, onun yüzünden kat kat artmıştı... Onun zamanında ihsanlarda yanlışlık pek az olurdu. Şimdi o gitti, ihsanı da beraber götürdü... O ölmedi, doğrucası kerem ve ihsan öldü!

O cömert, o akıllı vezir geçip gitti. Yoksulların derisini yüzen bu vezir gelip çattı. Yürü, bunu al da hemencecik bu gece buradan kaç... Yoksa bu inatçı, seni yakalar, elindekini de alır!

Senin bizim çalışmamızdan haberin bile yok... Biz, ondan bu hediyeyi de yüzlerce hileye başvurduk da aldık! Şair, yüzünü onlara çevirdi de dedi ki: “Ey beni esirgeyenler, bu kötü vezirler nereden geldi? Bu insanın elbiselerini soyan vezirin adı ne? Söyleyin bana!

Onlarda adı “Hasan” dediler. Şair, Yarabbi dedi... Onun adı da Hasan, bunun adı da Hasan... Ey din Rabbi, yazıklar olsun; nasıl oluyor da ikisinin de adı bir oluyor. Onun adı Hasan... Fakat onun kaleminin bir yazısıyla yüzlerce cömert kişi padişaha vezir ve muhasip olabilirdi... Bunun adı da Hasan... Fakat bu Hasan’ın çirkin sakalından ancak yüzlerce ip örebilirsin!

Padişah, böyle bir vezirin sözünü dinlerse kendisini de rezil rüsva eder, devletini de!

Ha  Hasana, Ha  sana!

Kalın sağlıcakla.

Ahmet DÜZGÜN

NELER SÖYLENDİ?
@
Ahmet DÜZGÜN

Ahmet DÜZGÜN

DİĞER YAZILARI İlkeli Duruş Emeklilerin Zammına Farklı Bakış Çarşambada Sandığa Gelmeyen Seçmen İstikamet Sahiblerinin Yolu Tefrika Ak Partiye Navtex İlan Etmek Biz Dönmeyiz Yolumuzdan Kim Dönerse Dönsün Bağımsız Adaylar Hakkında Dar Anlayış Ahde Vefana Ne Oldu İhtiyaç ve İnanç Sosyal Medya ve Modern Selefilik İnsanlık Gazzede Sıkıştı Berrak Göze ve Görüş'e Sahib Olmak Hatırlamak ve Hatırlatmak Ahmaklık İlleti ve Seba Kavmi İnananlar orta yolda birleşir Tarafını Seçmelisin Dünya İhtiyaçlarımız Putlaşmasın Sen Önce Kendi Yüzünü Gör Hz Mevlanaya Göre Görüş Sahibi Olmak-2 Hz Mevlana'ya Göre Görüş Sahibi Olmak Nacizane Tefekkürhane Duygu Kalpazanları Hz Mevlânâ Celâleddîn-İ Rûmî hikmet dolu sözler Piyasada Şok Etkisi Yapacak Bir Ücret Tespiti Elzemdir Cumhur Abi Kısmet Görenedir Fikir ve Düşüncelerimizin Doğduğu Yer Milli öngörü ve veri bankacılığı sistemi Şehvet Sarhoşluğu İnsan Noksanını Tamamlayan Varlıktır İnsanın İhtiyaç Anlayışı Seviyesiz Ortamlardan Kaçmak İyilikle Anmak ve Anılmak Dalgınlık ve Dirilik Alemi Uyutan Bilgi İle Uyandıran Bilgi Aczimizi Bilmek Hayvanlar boğazdan insan kulakdan beslenir İnsan-I Gafil Ve İnsan-I Kamil Dünyada İkinci Kez Doğmak Yem Ve Tuzak Akıl Ve Ziya Akıllıların düşmanlığı cahillere iyiliktir! Hz Mevlana Nın 748 Vuslat Yıl Dönümü Ahmaklığın Karanlığı Labirentteki Peyniri Bulmak Akıl ihtiyarı ve vücud ihtiyarı nı anlamak! Mustafa Tatcı Hocamızın Yunus Emre Gayretini Anlamak! His Nuru İle Hak Nuru Ey hüznüm! Nedir senin derdin 15 Temmuzun Gerçek Ve Sahte Kahramanları Mustafa Tatcı Hocamızı Tanımak Mesnevî' den Kısa Notlar Ve Açıklamalar – 1 Eşyalar da Konuşur Lokma’dan Lokman’a İnsanın Hakiki Sermayesi Yokluktur! Hakiki Hayal İle Sahte Hayal! Para Kazanmak Ya Da Gönül Kazanmak Odaklanmak Toprak Sofrasından Gayb Sofrasına Ten Şişmanlığı İle Gönül Şişmanlığı Huzur ve Hazret Hakkında Aklın Başa Gelmesi! Biraz da Canımızı Tanıyalım İnsaflı Olmak Anlayış Ve Ayırd Ediş Kabiliyeti- 2 Ayırd Ediş Ve Anlayış Kabiliyeti -1 Varlık Ve Yokluğu Anlamak Anlamlarımız Duramıyor ve Dinlemez! Akıllı Akıl İle Akılsız Akıl Hep İçimizdeki Öküz Yüzünden Anadolu İrfanı Ve Hz Harakani K.S - 2 Ödünç Bir Hayatımız Var İlahi Akıl İle İnsani Akıl Anadolu İrfanı Ve Ebul Hasan El Harakani Ks Yi Tanımak Savaş Türklerin İşidir! Bedenin Duyguları Ve Ruhun Duyguları! Dürüstlük Kazanır Cennette Hayal Tablonuz Olsun Yol Gulyabanileri İnayet Ve İhsan Beklemek Beden Gözü İle Can Gözü Geylani Hz 'den İkaz Ve Nasihatler Her cins kendi cinsi ve zevkiyle beraberdir Huzursuz İnsan Arif Olana Bir İşaret Yeter Manalar Ve Kavramlar Varlık Ve Mana İmansızlığın Ve Dinsizliğin Cinneti! Dünya Sağlıkda Sınıfta Kaldı! Anlama Kuvvetleri Ve Mertebelerini Tanımak Noksanlarımız ve Dualarımız Dert de Hak'dır Deva da Hak'dır! Maddi Ve Manevi Sebebler Krizi Fırsata Çevirmek Azgınlaşmak Ve İlahi İkaz İnsan Hakkında Alimlerin Görüşleri! Varlık alemi ve gayb alemi yaratılmıştır! Attığın Zaman Sen Atmadın Bakış, Görüş Ve Anlayış Düşünmek Ve İbret Almak İnsani Huy Ve Hayvani Huy Yetemanın Hakkını Verin! Evin Anahtarlarını Şempanzeler Kaparsa Mukaddes Bir Hayal İçinde Başka Hayaller Peşindeyiz Ruhun Garip Yolculuğu Nafakasının Azlığı Yüzünden Padişaha Kızan Köle Şeytan'ın Tahammülsüzlüğü Doğu Türkistan Ve Türkiye’nin Tavrı Kimse kimsenin ayıbını örtmüyor! Cennette bir hayal tablon olsun! Dine Olan Kin Lezzet Haline Gelirse! Mana Ve Surete Bakış Tesir Ve Eser Karmaşa Ve Hakikat Mecnun Ve Devesi Düşünmek ve İstidat Bakış Açısı “Kıssa, mesel” ve “maksad” Halkın Talepleri Ve Seçimin Sonucu Görünmeyeni Görmek! Uyanık Olmak! Abdestli Bürokrasimiz Ve Mağdur Vatandaş Kin Kardeşliği Ve Din Kardeşliği Gönül Ve Nefsin Farkı Olgunluğun yegâne sahibi 'Hak’tır ve insanın olgunlaşmasını ister! Kendi kendine kasd etmek! Ümmetin Asra İz Bırakan Lideri: Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Eyüb'ün Tavukları Gönül belediyeciliği eylem adamı olmakla başlar! İman, ayırd etmek taraf tutmaktır.. Din ehlini kin ehlinden ayırt etmektir Hak Tabiatı İle Ten Tabiatının Görüşü İyi İle Kötü Huyların Savaşı Bakış ve görüş Ateşin oğulları, suyun oğullarının düşmanıdır! ''Gönül'' Belediyeciliği Aslın neyse seni çeken odur! Bu Alem Tersine Çakılı Nal İzleriyle Doludur Hz. Mevlâna’nın Akıl Hakkındaki Görüşleri Yokluk yolunun yolcuları çok iyi bilirler ki ‘’Yol sevgiliden ibarettir’ Emanete hıyanet etmek! Teamül Ve Temayül Aday Adayların Evsaf ve Düşüncesi Maksadı Ve Meramı Anlamak Taban Hizmetkârı Belediye Başkanı Aranıyor Cins Oluş ve Cinsiyet İdeal bir belediye başkanı! Sabredenleri Müjdele! Gerçek Dostluk Yokluk Günlerindeki Dostluklardır Üstünlükler Ve Hallerin Değişmesi Hak'tandır İnananların İmtihanı Gözler Kör Olmaz Lakin Kalbler Kör Olur Yeni Dönem ve Gençlik Erozyonu Nice Elbiseler Gördüm İçinde İnsan Yok Ölümsüz eserler ve fikirler hakkın bakış ve görüşünden doğar Mazlumun kuruyan dudağına söyleyin gülsün! Ekmekle Gelişen Ve Büyüyen Hayat Ekmek İster Hak Ve Batıl’ın Mücadelesi İşte rahmetli Erbakan hocamızın unutulmayan ölümsüz sözleri! Vatandaşların Nüfus Ve Tapuda Yaşadığı Sorunlar Kalblerinde Maraz Olanlar İnsanların En Hayırlısı İnsanlara Faydalı Olandır Kendimizi Tamamıyla Dünya İşlerine Verdik Anlamlar Sebeplere Eğreti Olarak Verilmiştir Hak ölümsüzdür! Zorlaştırmayın Kolaylaştırın İman ayırd etmektir taraf tutmaktır! Yolun Yalancıları Ve Yabancıları İnsanı yücelt ki devlet yücelsin! Neseb Bağını Yeniden Kurmak Hakikatler, Bulunduğu İsmin ve Kalıbın Manasında Belediyelerin Kat Adaletsizliği Değişmekte Zorlanıyoruz İstikamet Şuuru Ve 2019 Seçimleri Davasının Ve Milletin Adamı Olmak Tevazunun Ve Eşitliğin İktidarı Hazımsızlık Çekenlere İnsanların En Hayırlısı İnsanlara En Faydalı Olandır Değişimin Zil Sesleri.. Uyarıyoruz! Yarının Molla Kasımları Hak Yolcusunun Varlıkla İşi Olmaz Milli Görüş Tabanlılar AK Parti’den Neden Tasfiye Edildiler İdeal Belediye Başkanı Sırdan Surete Her Şey Dürüst Olmakla Başlar Yahudi Padişah Ve Hilekar Veziri Bu gidişle Kripto FETÖCÜ’ler ancak mahşerde çözülür! İstikamet Ve Handikap Milletin Zaferi Timsah Gözyaşları Sahte Kahramanlar Hayal Kırıklığı Kanadı Kırık Kuş El İnsaf Nuri Hocam! Kim Miyiz.!İşte Gerçek Kimliğimiz
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
BİYOGRAFİ
Kelime-i Tevhid
Kelime-i Tevhid
RÖPORTAJLAR
Kelime-i Tevhid
Kelime-i Tevhid
ARŞİV ARAMA