İnsanın ihtiyaç duyduğu şey çok önemli..
Karar vermemizdeki en önemli çetin etkenlerden biride şüphesiz ihtiyaçlarımızdır...
Buda insanın değerini yani faziletini gösterir. Ama görüyoruz ki maddi ihtiyaçlar inancın önüne geçmiş durumda...Zira maddi ihtiyaçlarımız bizi sürekli tercih etmeye zorluyor, gizli ve açık bize yön veriyor.. Yerel seçim öncesi bu faktör sosyal medyada fazlasıyla gündem oluşturuyor..
Ek zam sonrası yaşanan infialler sarıklı sarıksız ,sakallı sakalsız herkesi çileden çıkardı. İnsanlar istikbal endişesi içinde yaşıyor..
Ama bizim konumuz vermek istediğimiz mana bu değil. Yani ihtiyaçlar günümüzde insana yön vermede karar vermede çok büyük bir rol oynuyor. İnsanın kendi kendine sorması gereken en önemli soru ; '' acaba bizi inancımızın ihtiyaçları mı yoksa tenimizin ihtiyaçları mı'' yönlendiriyor sorusunun cevabıdır.. Mesele budur.
Öncelikle bu ihtiyaçları anlamakla ve ayırmakla sorunu çözmeye odaklanabiliriz.. Kısaca biz buna tefekkür etmeye başlayabiliriz diyelim... İnsan hangisine yahut neye ihtiyaç duyuyorsa onun peşinden koşar. Gece gündüz onunla yatar onunla kalkar hep onu anar. Kimi maddeye ihtiyaç duyar kimi manaya...
Kimi mahluka ihtiyac duyar kimi Halika.. Kimi paraya ihtiyaç duyar kimi duaya.. İnsan neye kime çok fazla ihtiyaç duyuyorsa yatıp kalkıp onun peşinden koşar.
İşte insanı hayvandan ihtiyaçları ile anlayışı ayırır. Maddi ihtiyaçlarımız manevi ihtiyaçlarımızın önüne geçmişse insanın oturub güzelce ve adil düşünmesi doğru karar vermesi gerekiyor.. İnsanın inancı ihtiyaca dönüşmüşse hayvanlaşıyor yok eğer ihtiyacı ise inanca dönüşmüşse mütekabiliyet kazanıyor deriz.. Yani olgunlaşıyor.. İdrak etmeye başlıyor demektir. Zira dünya ve hayat sadece yemek içmekten geçinmekten ibaret değil..Onun yahut bunun vesilesiyle dar geçimle sınama dünyasında olduğumuzu unutuyoruz... kimi vesileye bakar kimi müsebbibe..
İlk önce maddi ihtiyaçlar ile manevi ihtiyaçları ayırt etmesi mümin kişinin en önemli görevidir... İnancın önündeki maddi ihtiyaçlar insana büyük bir perdedir.
Çoğu insan gizli şirke bu sebeble düşebilir yada düşüyor. Bilsin Ki kim mahluka Halik dan fazla ihtiyaç duyuyorsa burada yol azıtmış demektir. Halik olan Allah dan değilde mahluka bel bağlamışsak, inancımızın önüne ihtiyaçlarımız geçmişse maalesef putperestliğe doğru gidiyoruz demektir. Allah bizi böyle bir afetten bizi kurtarsın..
Her gün beş vakit okuduğumuz fatihayı şerifin manasını yeniden anlamamız düşünmemiz gerekiyor.