AK Parti belediyeleri, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemini aşabildi mi?
Aşamadıysa, bundan sonra yani, 31 Mart seçimlerinin ardından işbaşına gelecek AK Parti belediye başkanları belediyecilikte ‘Recep Tayyip Erdoğan Modeli’ ortaya koyabilecekler mi?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1994 yılında yaşamanın işkence halini aldığı İstanbul’a belediye başkanı olmuştu.
Göreve gelir gelmez bütün İstanbul’da çöp dağlarını ortadan kaldırdı.
Musluklarından su akmayan şehre dağları aşarak Istranca Barajından su getirdi.
Karbon monoksit soluyan bir şehirde hava kirliliğini makul, yaşanabilir seviyelere indirdi.
Köprülü kavşaklarla İstanbul trafiğini rahatlattı.
Bunları yaparken aynı zamanda Belediye’nin Nurettin Sözen’den kalma borçlarını da ödedi.
Sosyal belediyecilik örnek olacak bir şekilde İstanbul’un ihtiyaç sahibi, evsiz ve yoksullarının barınma ve yemek ihtiyaçlarını karşılayan aşevleri yaptı.
İstanbul’u kültür başkenti oldu.
Onun döneminde hayata geçen konferanslar, paneller ve sempozyumlar sayesinde İslam düşünürlerini İstanbul’da, Türkiye’de görmüştük.
Ortada aşılması gereken bir Tayyip Erdoğan Belediyeciliği var ve 31 Mart 2019 seçimlerinin ardından işbaşına gelecek AK Parti belediye başkanlarının bu çıtayı aşıp aşamayacaklarını ömrümüz yeterse bakıp göreceğiz.
Öncesinde,
Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in 1939 yılında çerçevesini belirlediği Belediye Reisi hususiyetlerini yeni namzetlerin dikkatlerine sunmak istiyorum.
Umulur ki, 1939’lardan bugüne ve gelecek 5 yıla ilham olabilsin;
“Belediye Reisi
Şehir planı yaptırmışız, ne çıkar? Belediye reisinin şahsiyet planını yaptıralım. Belediye Reisi tipini tanımadıkça onu bütün şartları ile belirtmedikçe, temel davalarımızdan biri olan umran işini kökünden yakalayamayız.
Sadece kıymetli bir idare adamı vasıflarına malik bir belediye reisinin, bir şehri güzelleştirebileceğini umar mısınız?
Belediye reisinde vücudu gereken ana vasıf, sanat ve estetik terbiyesidir.
İçinde bedii hükmü taşımayan belediye reisinden iş beklemek, çerçeveciye resim ısmarlamaktan farksız…
Belediye reisinde iktisadî, içtimaî, Ahlakî, İdarî kıymetler, bir resim işinde muşamba, boya, fırça ve çerçeve gibi, malzeme haddini aşmayan şeyler…
Bütün bu malzeme, bedii idrak emrinde toplanmalı…
Bizde belediye reisi seçmekte miyar, bedii idrak kıymetinden başka her şey olmuştur. Onun içindir ki şehircilik davalarımızda bütçe, gelir, mizan, talimatname, kayıt kuyut gibi endişeler daima birinci plana geçirilmiş ve hepsi birden yerine getirildiği halde eser öksüz kalmıştır.
Bana gözü olmayan şoför mü, bedii idraki bulunmayan belediye reisi mi zararlı diye sorsalar, ikincisini gösteririm.
28 Nisan 1939 Necip Fazıl Kısakürek Çerçeve I