Yoga din âlimlerimizin büyük çoğunluğu tarafından da İslam'a aykırı olduğu kabul ediliyor. Hal böyleyken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu projeyi bütün okullara tavsiye etmesini nasıl değerlendirmeliyiz?
Milli Eğitim Bakanlığı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü, Türkiye genelindeki resmi ve özel bütün anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve dengi okullara birer yazı göndererek özel bir firmanın bakanlığa sunduğu proje olan ‘Çocuklar için Yoga Projesi’ faaliyetine olur verdi.
Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü’nün okullara gönderdiği yazıda projenin ‘öğrencilerin kendilerinin farkında olmalarını sağlamak, çocuklarda konsantrasyonu arttırmak, arkadaşlığı, paylaşmayı ve sosyalliği arttırmak, duruş bozukluklarını düzeltmek, nefesi düzenlemek, enerjiyi dengelemek, nefes ve gevşeme teknikleri öğretmek, pedagojik oyun anlatımıyla yoga egzersizleri yaptırmak’ gayesi taşıdığı belirtiliyor.
Proje Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Milli Eğitim Temel Kanunu ile Türk Milli Eğitimi’nin genel amaçlarına uygun olarak hayata geçirilecekmiş.
Mümkün mü peki?
Bakalım;
Diyanet İşleri Bakanlığı, Hint ve Uzakdoğu kökenli reiki, transandantal meditasyon, ananda marga ve feng sui gibi akımları, "yeni dinî hareketler" olarak tanımlamış, Diyanet İşleri eski Başkanı Ali Bardakoğlu, Diyanet Dergisi’ndeki bir yazısında, yoga gibi akımların, Hint ağırlıklı Uzak Doğu felsefesinden ve dinî telakkilerinden beslendiğine dikkat çekmişti.
Yoga din âlimlerimizin büyük çoğunluğu tarafından da İslam'a aykırı olduğu kabul ediliyor.
Hal böyleyken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu projeyi bütün okullara tavsiye etmesini nasıl değerlendirmeliyiz?
Bakanlık’tan birileri şu sorularımıza cevap versin;
Cumhuriyet’ten bugüne milli ve manevi değerlere bağlı bir gençlik yetiştiremediğimiz devletimizin en büyükleri tarafından her fırsatta dile getiriliyorken, 17 Şubat ile 14 Haziran 2019 tarihleri arasında uygulamaya konulacak olan ‘Çocuklar İçin Yoga Projesi’ni Milli ve Manevi bir çalışma olarak mı değerlendireceğiz?
Çocuklarımızın bir meditasyon çeşidi ve Hinduizm ve Budizm gibi Doğu dinlerinin temel felsefesi ve ibadet biçimi olan Yoga ile tanışacak olmasından mutluluk mu duymalıyız?
Avrupa Birliği fonlarıyla hayata geçirilecekken gelen tepkiler üzerine iptal edilen ETCEP-Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi’nden sonra ‘Çocuklar İçin Yoga Projesi’ni iyi niyetli bir çalışma olarak telakki etmek çok çocukça olmaz mı?
Üstelik ülkemizde Hinduizm ve Budizm gibi tarikatların yoga adı altında misyonerlik faaliyetleri yürüttüğü ortadayken, Milli Eğitim Bakanlığı yogayı bütün okullara sokan bu projeye nasıl onay verebiliyor?
Oysa şiddetle altını çiziyorum;
Sosyal etkinlik adı altında, öğrencilerin kendilerinin farkında olmalarını sağlamak, çocuklarda dikkat dağınıklığını önlemek, arkadaşlığı, kardeşliği, paylaşmayı ve sosyalleşmeyi arttırmak, birlik ve beraberlik duygu ve düşüncesini pekiştirmek için alternatif aramaya gerek yok. Zira bizim kendi inancımıza uygun olarak tüm bunları ‘Cuma Namazı ve Cemaatle Namaz Projesi’ hazırlayarak sağlamak mümkünken Milli Eğitim Bakanlığı kendisine gelen bu tarz ucube proje tekliflerini bir kenara atarak bize yakışan projeleri kendisi ortaya koymalıdır. Hatta yerli ve milli değerlerimizi ölçü alan bu projelerin belli başlı okullarda değil bütün Türkiye genelindeki okullarda uygulanması sağlanmalıdır.
Recep YAZGAN