Anadolu Aslanları İşadamları Derneği – ASKON’un geçen ay sessiz sedasız yaptığı kongrede ve kongrenin ardından yaşananları yazmaya devam ediyorum.
Perşembe günkü yazımdan sonra hem beni ve hem de Diriliş Postası’nı arayarak yazılanların gerçekle alakası olmadığını ve ASKON’un kurumsal kimliğine zarar verdiğini iddia edenlere elimdeki belgelerden bahsetmeden evvel “Bütün bu olup bitenlere sessizce seyirci kalmanın bahse konu kurumsal kimliğe daha fazla zarar verdiğinin neden farkına varamıyorsunuz?” diye sormak istiyorum.
Söyleyecek sözü olan herkesle konuşuyor, iddia sahiplerini dinliyorum.
Kapalı devre yayın yaparak ve bazı gerçekleri açığa çıkartanları fitneci ilan ederek, ‘Müslüman’a yakışmaz’ diyenler, artık bu fitne meselesini epey yanlış yorumladıklarını anlamaları gerekiyor.
Konuya gelelim;
Geçen Eylül ayında yapılan ASKON kongresinde mutada muhalif olarak iki aday çıktı.
Adaylardan biri yeniden aday olmayan genel başkan Mustafa Koca’nın desteklediği Hasan Ali Cesur, diğeri ASKON genel Başkan yardımcısı Adnan Danışman’dı.
Kongrede oy kullanma faslına geçilmeden Adnan Danışman, taşra teşkilatlarından gelen delegelere oy kullandırılmadığı ve genel merkez tarafından son günlerde 300’den fazla usulsüz üye yapılıp delege yazılarak oy kullandırıldığını öne sürerek kongreye meşruiyet kazandırmamak için adaylıktan çekildi.
Bu durum Denetleme Kurulu raporuna üyeler Avukat Yakup Özbek ve İsmail Çelik imzasıyla şu şekilde şerh edildi;
7- ASKON üye kayıtlarında son yedi yılda yapılan üyelerden daha fazla, yeni üye genel kurula bir hafta kala yapılmış olduğunun anlaşıldığı, bunun genel kurulu etkilemek üzere kötü niyetle gerçekleştiği kanaati edindik.
Denetleme kurulu raporuna konulan şerhler bununla sınırlı değil.
Buhar olan paraların akıbeti hakkında şu şerh düşülmüş;
1- ASKON’a verilen 676 Bin 074 USD miktarlı senedin Mustafa Koca tarafından bağış yapıldığına ikna olmadık.
2- Alınan 29.07.2017 tarihli senedin işlemlerinde bilinçli şekilde eksik yapıldığı ve 31.12.2017 tarihine ertelendiği ifade edildi. ASKON’un zararı konu edilmedi.
3- Üye aidatlarının ödeme düzenleri ile ilgili evrakların kayıtları konusunda inceleme yapılmadı. Bu konudaki değerlendirmenin eksik kaldığı kanaatine vardık.
4- ASKON yönetim kurulunun görevden alınması ile açıklanamayan gerçek sebebin, anılan senedin ifade ettiği rakamları sorgulamaları olduğu intibaı edindim.
6- Üyelerimizden A.G.’ nin ihtarından anlaşıldığına göre, derneğe yaptığı bağışların kayıtlarda gözükmediği ama bunun denetleme kurulu raporunda konu edilmediği görüldü.
Bu şerhler raporda üyelerin imza kısmına el yazısıyla yazılmış.
Şerhi düşen iki denetleme kurulu üyesi raporu imzalamaktan imtina ederek bir tutanakla durumu kayıt altına almış.
Hâkim değiliz, Hakem değiliz, herhangi bir tarafa diğerinden daha yakın değiliz; kamu yararına çalışan bir dernekte olup bitenleri kamuoyuyla paylaşmaktan daha fazlaca ve başkaca derdimiz yok.
Üzerimize vazife olan kısım bundan ibaret...
Recep YAZGAN