Güneş doğudan yükselir, fesat batıdan…
Yıl 2009…
Avrupa Konseyi Aileden Sorumlu Bakanlar toplantısında Selma Aliye Kavaf, sonuç bildirgesindeki, ‘farklı aile formları’ ifadesine itiraz etmişti.
Sebebi ‘eşcinsel aileleri’ işaret ediyor olmasıydı.
Sonra “Ben eşcinselliğin biyolojik bozukluk, hastalık olduğuna inanıyorum. Tedavi edilmesi gerekir…" dedi.
Bakan’ı LGBT Lobileri linç etmeye başlandı.
Partisinden yeterli desteği göremedi…
Tam tersi;
Dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “Bunları kişisel özgürlük meselesi olarak ele almak lazım” diyerek toplumu eşcinsellere karşı hoşgörüye çağırdı.
AK Parti Miletvekili Nursuna Memecan, “talihsiz sözler”,
AB Başmüzakerecisi Egemen Bağış, ”Ben eşcinselliği hastalık olarak görmüyorum” dedi.
Yıl 2011…
Selma Aliye Kavaf makamsız kaldı;
Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı kapatıldı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kuruldu.
Kurucu Bakan, Fatma Şahin oldu.
Yıl 2011…
İstanbul Sözleşmesi tek çekimser, 246 kabul oyla Meclis’ten geçti.
Çekimser AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, ertesi gün oyunu 'Kabul' e çevirdi.
Sözleşmenin altında Dış İşleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun imzası vardı.
Davutoğlu’nun, “Dış İşleri Bakanlığı’nda en fazla gurur duyduğum olay, ilk yaptığım teklif…” diyerek övündüğü İstanbul Sözleşmesi’nin 4. Maddesinin 3. Fıkrası;
“Taraf Devletler bu Sözleşme’nin hükümlerinin, özellikle de mağdurun haklarını korumaya yönelik tedbirlerin cinsiyet, toplumsal cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasi veya siyasi olmayan görüş, ulusal veya sosyal köken, ulusal azınlık ile ilişkilenme, mülkiyet, soy, cinsel yönelim, toplumsal cinsiyet kimliği, yaş, sağlık durumu, sakatlık, medeni hal, göçmen veya mülteci olma durumu ya da benzeri herhangi bir temelde ayrım gözetmeksizin uygulanmasını güvence altına alır.”
‘Cinsel yönelim’ ifadesiyle LGBT; lezbiyen, gay, biseksüel, transseksüeller kastediliyordu.
Sözleşmenin 14. Maddesi;
“1. Taraf Devletler, kadın erkek eşitliği, kalıplaştırılmayan toplumsal cinsiyet rollerini, karşılıklı saygıyı, kişiler arası ilişkilerde şiddetten kaçınma temelinde çatışma çözümünü, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve kişisel bütünlük hakkı meselelerinin resmi müfredat içerisinde ve eğitim sürecinin her düzeyinde öğrencilerin gelişim kapasitelerine uygun olarak öğretim materyallerinin içerisine dâhil edilmesi için uygun olan durumlarda gerekli adımları atar.
2. Taraf Devletler, 1. fıkrada bahsedilen ilkelerin yaygın eğitim faaliyetlerinin yanı sıra spor faaliyetleri, kültürel faaliyetler, boş vakit faaliyetleri ve medyada teşvik edilmesi için gerekli adımları atar.”
Milli Eğitim Bakanlığı’nın ders kitaplarında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yer almaya başladı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, 19 Eylülde, ‘6284; Anayasada Kadın ve Aileyi Koruma ve Kadına Şiddeti Önleme Kanunu’ toplantısına LBGT+ derneklerini davet ederek eşcinsellerle sulh yaptı.
Eşcinsel haklarının anayasal güvence altına alınmasına olumlu baktığını söyledi.
İlişkilerin yumuşatılması uğruna sevgililer gününde AB Genişlemeden Sorumlu Komiseriyle dans etti.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, aile politikalarının temel ekseni haline getirildi.
Aile Bakanlığı bünyesinde KSGM - Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü kuruldu.
Beşer yıllık Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ulusal Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya konuldu.
Adalet, Kültür, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, İçişleri, Maliye Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, DPT, Üniversiteler, Sendikalar, Meslek Kuruluşları, STK’lar Toplumsal Cinsiyet Eşitliği politikalarının uygulanmasında işbirliği yapılacak kuruluşlar arasına alındı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ödülleri vermeye başladı.
İçişleri Bakanlığı kolluk kuvvetlerine eğitimler düzenledi.
Üniversiteler, Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezleri kurdu.
Dahası, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Cumhuriyet’in kurucu iradesine dayandırıldı.
2008 – 2013 Ulusal Eylem Planı’ndan;
“Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği politikalarının zeminini Cumhuriyet devrimleri oluşturmaktadır…”
Yıl 2015…
YÖK, Yükseköğretim Kurumları Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi durdurdu.
Yıl 2019…
Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği’nden Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini kaldırdı.
Yıl 2021…
Cumhurbaşkanı kararıyla İstanbul Sözleşmesi feshedildi.
Yıl 2025…
Tahribat devam ediyor…