Adeta savaş başlatmışlar…
Belediye yönetmemişler, İstanbul’u düşman işgalinden kurtarmaya hazırlanmışlar.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi önceden hizmet eksiklikleriyle gündeme gelirdi.
Şimdi, kurumsal yapısını sarmış karanlık ilişkiler ağıyla konuşuluyor, tartışılıyor.
Mesele yalnızca yolsuzluk soruşturmalarından, terör dosyalarından ibaret değil; mesele, devletin sinir uçlarına sızmış yeni - eski kripto unsurlarla mücadele meselesi haline geldi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada ortaya çıkanlar öyle basit, öyle sıradan, öyle geçiştirilebilir türden değil.
Dehşetin boyutlarına bakın;
İBB kaynaklarıyla tam 84 adet jammer cihazı satın alınarak, Saraçhane’deki başkanlık makamı dâhil; İPA, Medya AŞ, Kültür AŞ hatta İmamoğlu’nun başkanlık konutuna yerleştirilmiş.
Türkiye’de belediye başkanlığı yapan şahsın, kamu kaynaklarıyla jammer almasını ‘güvenlik tedbiri’ diye izah etmeye kalkmak, aklımıza hakarettir.
Güvenlik nedir, tedbir kime karşıdır, kimden ne saklanmaktadır?
Haydi, jammer tamam diyelim;
Telefon konuşmalar aniden ‘Face Time’a geçin’ talimatlarıyla neden kesilmektedir?
Kimsenin bilmemesi, duymaması gereken neler konuşulmaktadır; MİT misiniz, Pentagon musunuz, savaş planları mı hazırlıyorsunuz mübarek?
Neymiş?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun liderliğinde şekillendiği iddia edilen yapı, sadece kamu kaynaklarını kontrol etmiyor; iletişimi, bilgi akışını, kamu veri sistemini hatta adaletin işleyişini engelleyecek paralel haberleşme ağını dahi yönetiyormuş.
Neymiş?
Bilinçli, organize, kasıtlı gizlilik söz konusuymuş…
Gelinen aşamada, Devletten İBB Yolsuzluk Çetesi’ne bilgi aktaran yapıdan, yapılardan söz ediyoruz.
Devletin Kalbine Sızan Kriptolardan…
Operasyonların detaylarının önceden bilinmesi, göz altıların erkenden haber alınması, hatta dinlemeye takılan kişilerin anlık uyarılması; içeride ciddi sızıntıların olduğuna işaret ediyor.
Kültür AŞ Genel Müdürü Murat Abbas’ın ifşaları yapının şaşırtacak düzeyde profesyonel çalıştığını gösteriyor.
9 Mart tarihli toplantıda yapılan ‘ağız birliği’ çağrısı, operasyonlara karşı önceden belirlenmiş avukat listeleri…
Abbas’ın etkin pişmanlık maddesinden yararlanmak üzere verdiği ifadesinde dikkat çeken eksiklikler var:
İstanbul İl Başkanlığı'nın satın alınması sırasında, para taşıyan kuryelerin savcılık oluruyla takibe başlandıkları gün yıllık izne ayrılmalarını özellikle saklıyor…
Neden?
Çünkü söylediğinde ‘bilgi sızdıran kripto yapı/lar’ gündeme gelecek, sorunun cevabı, içeride yuvalanmış, bazen uyuyan, bazen horlayarak uyuma numarası yapan kripto damarı açığa çıkaracak.
Anlaşılan birileri, haddini, hiyerarşiyi, korunması gerekenleri, söyleneceklerin sınırlarını gayet iyi biliyor.
Lakin sakladıkları, köstebek şüphesini kuvvetlendiriyor…
Artık soru şuraya gelmiş, dayanmıştır:
İBB yolsuzluk çetesini içeriden kim koruyor?
Cevabı devletin bekasıyla yakından alakalıdır.
Vesselam…