Makalelerimize Milli Eğitim camiasından başlamıştık. Zira hem Milli, hem de Eğitim olunca bizim gibi arkadaşların duyguları depreşiyor. Hele bir de Masonlar ve Rotaryonlar gözümüz gibi bakmaya çalıştığımız çocuklarımızın üzerinde kara bir gölge gibi, sinsi ve kirli ellerini geçirmeye çalıştığını görünce KÜKREMİŞ BİR SEL GİBİ oluveriyoruz.
Dikkat edin Rotaryonlar ve Büyük Mason abiler(!),
bu milletin, özellikle de vatan sevdalısı olanların ola ki fabrika ayarları ile oynamayın.
Okullarımızda sinsi ve kirli çalışmayı devletin bakanı ile imzalanan protokol ile yapan Masonların ve onların bir alt kuruluşu olan ROTARYONLARIN, temiz ve masum zihinler üzerindeki sinsi ve planlı çalışmalarına biraz ara verip İzmir'in yıllardır nasıl masonların elinde âdeta elden ele, kucaktan kucağa yada basit bir ifade ile biraderden(!) biradere geçtiğine bir bakalım mı?
Hadi yaaa, Milli Eğitim bitti bir de belediyeye ve belediyeciliğe mi el attılar?
Vay beee.
Huhhuuuuu.
Adamım.
Yani biraderim(!) siz neymişsiniz yahuuu.
"Hedefimiz dinsiz ve Allahsız bir hükümet vücuda getirmektir.
(Birinci beynelminel kongre Paris 1889)
Geçen masonlar ve Rotaryonlar ile ilgili olarak amcam Google "bizi yâni İzmir'i kim yada kimler idare etti veya ediyor." diye sordum.
-Birader senin hiç mi işin yok yaaa. Ne diye boşu boşuna keyfini kaçırıyorsun, sana ne belediyeden, sana ne Masonlardan.
-Yok bilader. Şeytan azapta gerek değil mi? Ben de içimdeki şeytanı kör kuyulara atma gayreti içerisindeyim.
Neyse kısa bir(!) arama çalışmasından sonra buldum. Tabi bu arada şarkımı da söylemekten geri kalmadım. Var ya hâni "bili bili geh geh, güzel horozum, kaaar beyazım." Hah işte o.
Neyse çok fazla gerilere, geriye gitmeden son iki dönemin Masonlarına baktım.
Aziz Kocaoğlu (2004 – 2019)
CHP’den İzmir’de üç dönem belediye başkanlığı yaptı.
Aziz Kocaoğlu
Amerika – İngiliz Masonluğuna bağlı, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, Gönül locası üyesi.
Gönül locasının özellikle son dönemlerde iki baş Mason
(büyük üstad) ve birçok kıdemli mason çıkardığını dikkate alırsak, İzmir’in sancak localarından olduğunu anlarız. (1)
Mustafa Tunç SOYER
Mustafa Tunç Soyer (2019 – devam ediyor)
Dedesi, Priştina’dan göç ederek Kütahya’ya gelmiş.
1959’da Ankara’da doğmuş. Çocukluğundan itibaren İzmir'de yaşamış.
Babası Hava Albay Hâkim Nurettin Soyer, Amerikancı 12 Eylül askeri darbesinin
faşist ve eli kanlı yönetiminin, Ankara’daki Askeri Başsavcısı. Ülkücü ve devrimci ana davaların görüldüğü, faşist Kenan Evren’in ifadesiyle; “bir soldan bir sağdan
asıyorduk” dediği günlerde, insanları idama yollayan Askeri Savcı Grubunun başı.
SEBATAYCI MI?
Tunç Soyer’in bir de ikinci ismi olduğunu anlıyoruz; Mustafa Tunç SOYER. İlk
ismini kullanmıyor. İki isim, isimlerden birisinin güçlü Müslüman ismi, diğeri de
Türkçe güçlü bir isim ve soyadı “er” ile bitiyor.
Sebataycılar kullandığı isim
biçemine uygun.
Emre Erciş, M. Tunç Soyer’in soy ağacında yürüyerek, soyunun SEBATAYCI
ailelerden geldiğini gösteriyor. (2)
Vay be nerede ise bir ömrü bitireceğiz, GÜZEL İZMİR'İMİ, KÖYÜM İZMİR'İMİ kimlerin yönettiği konusunda bilememiş tanıyamamışım. Vah vah. Bana mı vah vah, yoksa tüm İzmir'e mi, nerede ise çeyrek asırdır yerinde sayan ülkemin GÜZİDE KÖYÜ, İZMİR!!!
Tabiiki sadece bunlarla kalsa gene iyi bir de bu masonların ve Rotaryonlar in eşleri, saygıdeğer hanımefendiler de var.
Vay be işe bak yaaaa MASONLAR VE ROTARYONLAR KİRLİ ELLERİNİZİ MİLLİ EĞİTİMDEN ÇEKİN!! diye çabalarken bir de belediyeciler karşımıza çıktı. Korkuyorum ki bu;
KARANLIK VE SİNSİ LEGAL ÖRGÜT TAAAA SAYIN C. BAŞKANIMIZA kadar GİTMİŞ OLMASIN.
Bitmedi.
Bizi takip etmeye devam edin. Zira sırada İZMİRLİ MASON KADINLAR var.
Not: 1/2 (Türkiye'de Mason Teşkilatı Hürol Taşdelen)
Selâm ve dua ile.
Bülent Ertekin