Laf...
Laf...
Laf...
Birde üzerine yalanlar ve iftiralar...
Eskilerin bir tabiri var, hani
"AĞZIN İLE KUŞ TUTSAN YARANAMAZSIN" derler.
Ne zaman söylenmiş...
Kim söylemiş...
Neden söylemiş bilemem. Lâkin kim hangi sâik ile söylemiş ise söyleyenin, yazanın, günümüze kadar ulaştıranın alnından öpmek lâzım.
Aradan geçen onca yıl ve/veya yıllara rağmen gelmiş gelmişte tamda güzel ülkemin güzel muhalefeti(!) için söylenmiş sanki.
Zira anamuhalefet ve yavru muhalefetin tüm unsurlarına baktığımız zaman ülkemiz âdeta yandı, bitti, kül oldu da kimseciklerin haberi yok.
Yok yooook her ne olursa olsun haksızlık etmiyelim. Yiğidi öldür ama hakkını ver demişler. Biz de yiğitlerin(!) hakkını verelim.
O halde ne diyoruz, "bir tek onlar biliyor(!)"
Helal olsun(!)
Oysa,
Batıyor bitiyor dedikleri devlet:
Asgari ücreti 455 dolara çıkardı...
KYK borçlarını sildi...
EYT sorununu çözdü...
Merkez Bankası rezervini 130 milyar dolara çıkardı...
1 trilyon dolar değerinde doğalgaz buldu...
Emekliye ve memura zam kötünün iyisi. İnşaallah yıl içerisinde takviyeler ile daha iyi olur.
Tüm bunlar bir kaç hafta içerisinde gerçekleşirken geçmiş aylarda da:
TOGG üretilecek denildi, fabrika nerde dediler.
Fabrika açıldı bant nerde dediler.
TB2ler üretildi planör dediler.
Kızılelma çıktı maket dediler.
170 km içerde denizin onlarca km altında doğalgaz keşfedildi, faturaya neden yansımıyor dediler. ( 13 kuyusu yeni bitmiş denizin altındaki doğalgazın faturayı şak diye indirmesini bekliyorlar)
Şimdi gelin hep beraber şu soruyu soralım.
Sahi muhalefet nerede?
Hangi projenin altında imzaları var?
Çakılı çivileri var mı?
Muhalefet mi, daha aday bulamadı.
Selâm ve dua ile
Bülent ERTEKİN