Kelle koltukta yaşamak...
Kör bir silahın...
Adres sormayan bir merminin hedefi.
Geride bıraktıklarını düşünmeden...
Anne...
Baba...
Biricik eşi...
Gözünden sakındıkları evlatları...
Herkesin bir ailesi vardı.
Onların ise VATANLARI!!!
"Yaşadıklarımızı bilmek ve hayatın ellerindeki bir cep telefondan ibaret olmadığını...
Gecesini gündüzünü geride ki gençler için, vatanı, bayrağı ve hiç dinmesini istemediği Ezan-ı Muhammedi için feda eden bu aslan yürekli abilerimi ANLATIN!!!
ANLATIN Kİ;
HUZURUN BİR BEDELİ...
NEFES ALMANIN BİR BEDELİ...
KORKMA!!! DİYORSAK BUNUN DA BİR BEDELİ olduğunu ve bu bedeli bizlerin canlarımızı ve de sağlıklarımızı feda ederek yaptığımızı bilsinler.
Titrek bir ses...
Eminim ki o günlere gitti...
Gözünün önünden ne cinayetler...
Ne katliamlar...
Ne işkenceler geçti.
Yutkundu...
Bir şeyler söylemek istedi.
Sadece yutkundu...
"Hamdolsun Allah'ıma" dedi ve...
Ağzından, yaptıklarını anlatan bir kelime duymadım. Onun yerine ben ağladım. Bu ne fedakârlık Allah'ım..
Sonra titrek ve ağlamaklı bir ses ile...
"Gerçekten kelle koltukta mücadele ettik. Okul olup da gitmediğim mezra hemen-hemen yok. Hakkâri'nin her tarafını karış karış dolaştım. Bilgimi, tecrübemi vermeye çalıştım.
Belki maddi manevi kayıplarım oldu. Vatan ve millet için helâl olsun.
Çocuklarımın bana en fazla ihtiyaçları olduğu bir zamanda tek başıma orda mücadele ettim.
Çok güzel insanlar tanıdım.
Mükemmel bir vali ile çalıştım. Bakışlarıma bakış katan bir insan.
Yöreyi tanıdım. Buram buram anadolu kokuyor.
(Eski M.E.Müdürü Ö.....B....)
.........................
Gördünüz mü teslimiyeti?
Vazife aşkı ve şuurunu.
Beni yüreğimden vuran ise;
"Belki maddi manevi kayıplarım oldu. Vatan ve millet için helâl olsun." sözü oldu.
Oysa daha bir kaç gün önce lağım kokulu ağzını aça aça masum kürt gençlerine Ağrı Belediye Başkanını hedef göstererek;
"Savcı'yı susturan tahrik olur. Efsane olur. Che Guevara olur. Neden ya. Siz neden bekliyorsunuz.
......
Ben 20 -18 yaşındaki gence sesleniyorum. Hı. 18 yaşındasın destan yaz. Efsane ol."
diyen devşirme terörist.
Asıl ve asil kahraman görmek istiyorsan bu bölgede 2 yıl milli eğitim müdürü olarak hizmet veren bu KAHRAMANA bakın.
"Kardeşim bizim vatana borcumuz ziyadesi ile fazla. Ölümse ölüm. Onuda ancak Rabbim bilir. Biz ruhumuzu, bedenimizi ve bütün bildiklerimizi bu vatana adamış insanlarız. Gelirse de O'ndan gelir başımız gözümüzün üstünde yeri var. Hoş geldin!!! deriz teslim ederiz.
Yaptıklarımızı Rıza-i İlahi için yaptık. Rabbim kabul etsin. Ve bu devlet; olaki tekrar göreve çağırırsa EMRET!! demeyi de biliriz.
İşte kahraman...
İşte efsane...
Gökte yıldız...
Yerde aslan...
Rabbim sayılarınızı bitirmesin.
Bu alçaklara ve hainlere de fırsat vermesin.
Selam ve dua ile
Bülent ERTEKİN
Not: Ne kadar ısrar etsemde, hocam "bizim vazifemiz idi" dedi anlatmadı. Lâkin söz aldık inşaallah pandemi biter ve nasip olursa bir araya geldiğimizde hatıralarını kayda alacağım. Veya...