Eskiden güneş gözlüklerinin kullanımı bu kadar yaygın değildi. Görme engelli vatandaşların kendilerini kamufle etmek için kullandıkları bir aksesuardı. Bu tür insanların göz bütünlükleri mevcut olmadıkları için karşı tarafı rahatsız etmemek adına yapılan bir eylemdi.
Günümüzde ise mutlak anlamda ihtiyacın dışında kullanımı daha yaygındır. Daha çok tarz, imaj, görüntü, karizma, estetik ve gizem için tercih edilmektedir. Tabi burada kimin ne için kullandığı kimseyi ilgilendirmese de adabı muaşeret çerçevesinde toplumu ilgilendiren kısmı eleştiri konusu olmaktadır.
Meseleyi somutlaştırmak gerekir ise bazı örneklerle konuya açıklık getirmek uygun olacaktır. Bu durum sokakta karşılaşan insanların iletişim ve diyalogları esnasında ortaya çıkmaktadır. Taraflardan birisinde güneş gözlüğü var ise bunları çıkarmadan görüşme başlıyor. İletişimde beden dili ve özellikle göz teması önemli olduğu için kontak kurmak mümkün olmuyor. Siz konuşurken doğal olarak adamın gözlerine bakıyorsunuz ama ulaşmak ne mümkün, karşı tarafın zifiri karanlığında boğuluyorsunuz. En asgari görgü kuralları çerçevesinde bu tür karşılaşmalarda temas için güneş gözlüklerini çıkartmak gerekir. Eğer taraflardan birisi bunu yapmıyorsa, size gereken değeri vermiyor anlamı çıkar ki lafı fazla uzatmadan görüşmeyi noktalamak gerekir. Aranızdaki samimiyete bağlı olarak şakayla karışık “gözlüklerini çıkar da o güzel gözlerini görelim” demekte çare olabilir. Bu iki dakikalık ayaküstü görüşmede uyardığınız halde bu eylemi gerçekleştirmiyor ise o kişiyi kayıttan düşmenizde fayda vardır.
Diğer bir husus, cenazelerde mutlak gereklilik gibi yine siyah gözlüklerin arkasına sığınılmaktadır. Buradaki uygulama ise tamamen taklitçilik sonrası ortaya çıkan bize ve değerlerimize ait olmayan bir uygulamadır. Sanırsınız ki ağlamaktan gözleri şişmişte onu kapatıyor, oysaki durum tamamen karizma ile ilgilidir. Ölümden bile ibret alıp ders çıkarmayanlar boş ve malayani işlerle uğraşıp sanki hiç ölmeyeceklermiş gibi davranmalarına sadece acı bir tebessüm etmekten gayrı yapacak bir yoktur.
Başka bir kullanım alanı ise güneş gözlükleri ile fotoğraf çektirmektir. İnsanlar bu şekilde daha havalı göründükleri saikı bunu yapmaktadırlar. Oysaki siz neyseniz o’sunuz aksesuarla olduğundan farklı görünme çabası sırıtacaktır. Gözlerin görünmediği bir karede siz siz olmaktan öte başka şeysinizdir.
Sonuç olarak; güneşti, kardı, rahatsızlıktı veya imajdı tüm bunlar için güneş gözlüğü kullanılmasına kimsenin karışmaya hakkı yoktur. Fakat itiraz noktası insanlarla iletişime geçerken karşı tarafa olan saygınızdan dolayı bu durumu kontrol edebilmeniz meselesidir.
“Gözler kalbin aynası” olduğuna göre kendinizi güneş gözlüklerinin arkasına saklayarak hiç olmaz ise onlara yalan söyletmeyin.
Esenlik dileklerimle,
Erol Aydın