En büyük ortak payda olarak meşin yuvarlak bütün dünyayı kasıp kavurmaya devam ediyor. Bu gerçeği bu şekilde kabul ettikten sonra, aynı zamanda çok büyük bir endüstri olduğu da yine su götürmez bir gerçektir. Spor deyince milyarlarca insanın aklına hiç düşünmeden futbolun geliyor olması bu yüzden sürpriz değildir.
Bu kadar takip edilen futbolda seyir zevki ise her geçen gün azalmaktadır. Bunun en büyük sebebi ise takımlar kaybetmemek üzerine bir mantıkla sahaya çıkıyor olmalarıdır. Aşırı temkinli oyun ister istemez aksiyon olarak kısır bir görsel ortaya koymaktadır. Zamana oynamak, oyunu soğutmak yine futbolun katledilmesi için yeterli olmaktadır. Kolektif oyun anlayışı yıldız oyuncunun yetişmesine imkân vermediği için bütün dünyada bu konuda sıkıntı büyüktür.
Her işte olduğu gibi futbolda da iş ahlakı önemli bir başlığı oluşturmaktadır. Bunun üst başlığı olan iş etiği futbolun da önemli bir problemidir. Mesela ortada hiçbir sebep yokken oyuncu maç içerisinde kendini yere bırakıyor. İnsanların niyetini bilemediğimiz için çok fazla yorum yapmak mümkün olmasa da çoğu zaman ortaya çıkan algı olumsuz olmaktadır. Bu şuradan belli, sağlık ekibinin o sihirli spreyi sayesinde oyunca on saniyede ayağa kalkarak kaldığı yerden devam ediyor. Bu ise kafalarda soru işaretlerinin oluşmasına sebep olarak en basit ifadesi ile ahlaksızlık olarak görülmektedir.
Bunun dışında oyuncular antrenmanlarda çok isteksiz davranışlar ortaya koymaktadırlar. Bu işi gereksiz ve angarya olarak görmeleri yine etik değerler açısından sıkıntılı bir durumdur. Oysaki olması gereken, normal antrenmanın bitiminde her oyuncunun gönüllü olarak kendisini geliştirmek adına çalışmaya bir süre daha devam etmesidir. Oyun içerisinde atılan şut ve pasların isabetsiz olması oldukça manidardır. Bunu geliştirmek adına özel çalışma ile bu özellik geliştirilebilir.
Günümüz futbolunda savunmalar geçit vermeyen kaleler olduğu için gol yollarında kilidi açmak çoğu zaman mümkün olmuyor. Bu problemi çözmek için tek silahınız uzaktan kaleye isabetli şut atmaktır. Kalenin boyu 7,32 ve yüksekliği 2,44 m olduğuna göre bu boyutların oluşturduğu alan yaklaşık 18 m²’dir. Ve bu alana toplam 363 top sığmaktadır. Buna rağmen atılan şutların kaleyi tutmaması büyük sıkıntıdır. Kaleyi oyuncularla örmeğe kalktığınızda 18 kişiye ihtiyaç vardır. Dolayısı ile kaleyi tutan şutların gol olma şansı oldukça yüksektir.
Sonuç olarak; iş ahlakı ve iş etiğine bağlı olarak her futbolcu sahada kendisini konumlandırmalıdır. Bunun dışında hem kendisi hem de milyonların umudu olarak kendini geliştirmek adına ekstra çalışmaya ihtiyaç duymalıdır. Bunlar olmazsa taraftar olarak bizler saçımızı, başımızı yolmaya devam ederiz.
Esenlik dileklerimle,