Millet İttifakı ortaklarından Sn. Davutoğlu mealen, “Sol seçmen CHP'ye oy vermez!” diye bir itirafta bulundu. Ortaya koyduğu, tutum ve davranış konusunda birçok şey söylenebilir fakat ben bu sosyolojik tespit üzerinde bir deneme yazacağım.
Ülkemizde siyaset pastası ideolojik olarak; zaman, zemin, şartlar ve konjonktüre bağlı olarak küçük oranlarda değişiklik gösterse de % 35-40 ile % 60-65 oranında solun aleyhine gerçekleşmektedir. Bunu 46 yılında başlayan çok partili sistem ve seçim sonuçlarından istatistik ilmi sayesinde biliyoruz.
Büyük çoğunluğu muhafazakâr olan Anadolu insanı “Sol” kelimesine dahi tahammül edemeyerek ifrit olmaktadır. Çoğu zaman da birisini aşağılamak ve itibarsızlaştırmak için, “Solcu” kavramını küfür olarak kullanmaktadır. Durum böyle olunca da sağ seçmen niye sola veya CHP’ye oy vermiyor diye soru sormak abesle iştigal olmaktadır.
İnancında bile her şey sağdan başlamaktadır. Amel defterlerinin bile sağdan verilmesi kurtuluşuna sebep olacağı için sol ile hiç bir düzlemde işi olmayacaktır. Bunun bilincinde olan partiler mümkün olduğunca “Sol” kelimesini dillerine dolamazlar. Fakat aşağıladıkları ve koyun olarak gördükleri bu millet derin irfanıyla her şeyin farkındadır. İşin ironik tarafı ise hiç bir başarısını görmedikleri partileri sıfır çekse de bazı bölgelerde CHP’ye % 80 oy verenler koyun olmuyor!
Bu gerçeği görmeyen, anlamayan, kavramayan ve de kendini aydın olarak tanımlayanların yanıldıkları nokta tam da burasıdır. Seçim sonrasında Kılıçdaroğlu, “Kırsalda yaşayanlar sadece TRT izledikleri için bize oy vermediler!” gibi tuhaf, garip ve reel siyaset dışı tespitte bulunması bu zihniyetin kafa yapısını yansıtması bakımından ibretliktir.
CHP veya Kılıçdaroğlu'nun değişim, dönüşüm, yenilenme, tüzük, kurultay, parti meclisi ve kongrelerle bu milletin teveccühüne mazhar olmaya çalışması beyhude bir çabadır. Hem hiç bir sorumluluğu olmadan ballı börek-telli kadayıf muhalefet dururken koca ülkeyi yönetmeye ne gerek var diye düşünmektedirler. Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna talip olanların iktidara gelmek gibi bir dertleri olmadığı da çok açıktır. Tek amaç hiç bir faninin elinin tersiyle istemeyeceği, “Yağma Hasan’ın Böreğini” paylaşmaktır. Garibim sol seçmen de lider değiştirmekle yüzünün geleceğini zannediyor ki ümit fakirin ekmeği diyerek bir dahaki sefere diyerek teselli oluyor. Bazı yöneticiler, “Bu seçmen, kızsa da darılsa da yine bize oy verecektir!” modunda olduğu sürece bu devran bu şekilde devam edecektir.
Sonuç olarak; bu millet sağa ve Erdoğan’a oy veriyorsa bunun sosyolojik derinliği vardır. Bunu anlamayanların bu topraklarda gün yüzü görmesi ve iktidar olması olası değildir. Sağ seçmen ve sol siyaset bu topraklarda var olduğu sürece çok büyük değişiklik beklemek reel siyasette pek mümkün gözükmüyor, her şeye rağmen!
Esenlik dileklerimle,