Genelde muhalefet, özelde de 6’lı masanın iktidar için en büyük eleştirisi sistem üzerinden olmaktadır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini “ucube” olarak nitelemekte bir beis görmüyorlardı. Demokrasilerde bu tür eleştiriler normal olmakla birlikte bunun yerine bir karşılık koyamadığınız zaman ortaya koyduğunuz argüman muallakta kalmaktadır.
Sistemi eleştirirken onun yerine öyle bir alternatif koymalısınız ki herkeste “vay be, işte bu!” diyebilmeli. Fakat siz ne yapıyorsunuz içi boş slogan ve hamasi nutuklarla algı oluşturmaya çalışıyorsunuz. 90’lı yıllarda kalmış ve bunun acısını çok büyük bedeller ödeyerek yaşamış olan ülkeyi koalisyonlara geri döndürmeyi amaçlıyorsunuz. Ne büyük buluş, şimdiki nesiller belki bilmez ama çok başlılıkla ülkeyi yönetmenin imkânı yoktur! Bu ucube sisteme alternatif olarak ortaya koyduğunuz 7 yardımcılı bir sistem dünyada eşi benzeri olmayan bir buluş olsa gerek.
Yenile yenile tarumar olmuş muhalefet bu sefer “birleşe birleşe kazanacağız” dese de bunu matematik olarak düşünmek siyasette pek geçerli değildir. Daha adaylıkta bile uzlaşamayan liderlerin ülke yönetimi maazallah ellerine geçse ortaya çıkan kaosu düşünmek bile istemiyorum. Adayın yıpranmaması adına pamuklara sararak bugüne kadar bekletmiş olmaları girdiği her seçimi kaybetmiş Kılıçdaroğlu için yeni olan ne diye sormak kimsenin aklına gelmiyor. Erdoğan düşmanlığının ortak payda olduğu kesimin ortaya koyduğu bir proje mevcut değildir. Önce devirelim sonra bakılım mantığı ile devleti yönetmek mümkün olmadığına göre millet sandıkta gerekli cevabı verecektir.
Seçilebilmek adına önüne gelen herkese taviz verilerek elde edilen başarı paylaşım esnasında çok daha büyük problemleri beraberinde getirecektir. Anadolu’da “kavgalı eve kız verilmez” düsturu çerçevesinde bu ucubenin de ucubesi sisteme seçmenin teveccüh göstermesi mümkün değildir.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığıyla ilgili batı basında ortaya çıkan kanaat meselenin özeti gibidir. Kendisi karizma ve yetkinlik olarak düşük profil olarak görüldü. İçerde de sürekli kişisel özellikleri üzerinde parlatılmaya çalışılsa da yetenek ve kabiliyet olarak lider olmadığı gün gibi ortadadır. Bir eve yaptığı ziyaret sonrası yer sofrasında tabağındaki etleri çocuğun önüne sürmesi abartılarak piar yapılsa da bunun devleti yönetmeye yeterli olmadığı da gün gibi ortadadır.
Sonuç olarak; ucube bir sistem olarak eleştirdikleri sisteminde gerisinde bir sistemle ülkeyi yeni yüzyıla taşımak insanların aklıyla alay etmekle eş değer olmaktadır. 74 yaşındaki Kılıçdaroğlu ne vizyon ne de ufuk olarak Türkiye için yeterli değildir. Erdoğan’ın “şöyle dişime göre bir muhalefet bulamadım” ifadesine bakılırsa bu devran yine yürümeye devam edecektir.