Birileri sivil anayasa için şart şurt koyacaksa kendimizi boşuna yormayalım. Eğer onların o kırmızı çizgileri işe yarasaydı bu gün düştüğümüz halde olur muyduk?
*Cezaevlerimizde yer kalmadı,
*Yargıtayın verilerine göre 30 milyon dava dosyası var,
*Beşeri sermayemiz dünya ölçülerinin altında,
*Toplum agresif ve mutsuz,
*Sosyal devlet anlayışımız zayıf,
*Bayrak, vatan üzerinde siyaset yapılıyor,
*İnsan madde ile manadan oluşurken nedense midenin peşine düşmüş vaziyette, ruh aç aç yaşıyor, dünyamız defolu, ahret gündemden düştü…
Türkiye'nin ikinci yüzyılı deyip vatandaşı oyalamaya kimsenin hakkı yoktur, önümüzdeki beş yıl bizim için hayat memat meselesi kadar mühimdir.
Hatırlarsanız Ömer Bin Abdülaziz döneminde bölgenin kadılarından bazıları “bize davalar intikal etmiyor, aldığımız maaş helal değildir” deyip istifa edenler olmuştu. İyi insan yetiştirebilseydik bu kadar dava dosyaları mahkeme arşivlerinde birikir miydi?
Hırsız, arsız, saldırgan, ben merkezli, egoist ve narsist insan yetiştirdik, devlet adına sistemi kutsal gördük, bu kaba yanlışların düzelmesine gücü yetmeyen kimseler aralarında didişip durdular, hayatta kaos ve kargaşa meydana geldi, inanın eğer Ak Parti döneminde fiilen bazı konularda açılımlar olmasaydı bu memleket şimdi müstemleke olmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İslami şahsiyeti ile 21 yıldır ayaktayız, ama onun da etrafını hırsılar arsızlar almış, ırkçı zihniyet almış gibi, feminist zihniyete sahip ve Kemalistler almış, adama hareket imkanını vermiyorlar.
Bu dönemde Sivil anayasadan bahs ediliyor, ama bazı kesimler sivil insanların sesini yükseltmesine tahammül etmiyor.
Unutmayalım bu süreci siyasetçilere, bürokratlara, devleti/sistemi kutsayanlara bırakırsak vebali ağır olur. Bu ülke 85 milyon vatandaşındır, Reisi cumhurdan tutun okulun hizmetlisine kadar hepsi bu halkın hizmetkarlarıdır, biz hem onlara yardımcı olmakla hem de onların üzerinde denetleyici bir göz olmakla yükümlüyüz.
Bu anayasa yapma sürecinde sesimizi yükseltmeyeceğiz de ne zaman yükselteceğiz?
Bu boşluğu fark eden bir kesim nitelikli insanlarımız Dr.Mustafa Karasu’nın öncülüğünde fikir birliğine giderek “Yeni Nesil Erdemliler Hareketi” adı altında faaliyet gösterince birileri “neler oluyor?” demeye başladı.
Yeni yüzyılda yangından mal kaçırır gibi anayasa yapamazsınız, bu hareketin içinde yer alan saygın vatandaşlar elbetteki fikirlerini beyan edecekler, anayasa için dikkat edilmesi gereken hususları ortaya koyacaklar.
Unutmayın!
“Demokrasilerde vatandaşın talebi devlet erkanı için emirdir” yerine getirip getirmemek devletin sorunudur. “Demokrasinin Atatürk’ü olmaz, yetki milletindir” Biz de bu hakkımızı kullanıyoruz.
Yeni Nesil Erdemliler Hareketine göre yeni anayasa,
1-1920 yılı 23 Nisan bir Cuma günü dualarla açılan ve “ve emruhum şura beynehim(onların işleri aralarında istişare iledir)” ayeti kerimesinin atmosferinde faaliyet gösteren kurucu meclisin ruhu ile barışık olmalı,
2-İstiklal marşının 41 mısrasının temasıyla uyumlu olmalı, “Hakkıdır Hakka tapan, milletimin istiklal” ifadesini bırakıp beşeri aktörlere göre şekil almamalı.
3-Evrensel bir beyanname olan Veda hutbesinin ruhuna uyumlu olmalı,
4-İslamın temel prensiplerine aykırı olmamalı,
5-Bu ülkede yaşayan tüm inanç ve kökene sahip insanların hassasiyetlerini asgari müşterek düzeyinde tanımalıdır.
Şayet şu beş maddedeki hassasiyetlere dikkat edilerek bir anayasa hazırlanırsa bu ülkenin önü açılır, her geçen gün huzur ve mutluluğumuz artacak, yönetim tarzı bir çok ülkeye ilham verir.
Bu konuda çalışmak hem hakkımız, hem de vazifemizdir, bu süreçte bir kenarda duramayız, üstelik bu hareketin içinde,
*Alimler/müdderisler var,
*Yargı mensupları var,
*Subaylar var,
*Akademisyenler var,
*Sosyologlar, Psikologlar var,
*Öğretmenler var,
*Tıp Doktorları var,
*İnsan Hakları Aktivistleri var,
*Çiftlik sahipleri/çiftçiler var,
*Yüksek mühendisler var…vs.
Kısacası bu yeni nesil erdemliler hareketinin huzurunda ancak saygı ile durulabilir, birileri bu işler size gere değil diyorsa o hala eski karanlık aklın tortusunu taşıyor, ona da bir şey dediğimiz yok ama edebinde durmasını da tavsiye ederiz.
*İşte sivil vatandaş, işte sivil anayasa çalışmaları, Türkiye eski Türkiye değildir.
Yolunuz açık olsun “Yeni Nesil Erdemli Hareketi”nin çalışmaları hayra vesile olsun.