Devletin üç ana erkten oluştuğunu bilmeyenimiz yoktur; Yasama, Yürütme ve Yargı ancak en önemli erkin Meclis olduğunu unutmayalım!
Yargı ve Yürütmeye adam seçerken kılı kırk yarıyoruz da yasama organı olan Meclise vekil seçerken insan niteliğinden çok parayı şart koşuyoruz, “gel vatandaş gel” misali. Meclise adam gibi adam seçmeyince de meydan yürütmeye ve yargıya kalıyor, çünkü denge unsuru olan parlamento zayıf kalıyor ve denetleme de yok!
CHP vekil aday adaylığına müracaatı 30 bin, Ak parti 20 bin müracaat şartı olarak koydu. Benim anlamadığım bir insan bir işe giderse ya ücretsiz gider ya da ücret alır, hem işe gitmek hem de üstüne ücret vermek gibi bir duruma rastlamadım, galiba siyasette işler böyle dönüyor.
Milletvekili aday adaylığı da paralı, adaylık için çalışma masrafları da genellikle vekil adayına mal oluyor, işin ilginç yanı bunun normal olarak görülür hale gelmesidir. Halbuki devlet vekil seçim çalışmalarını rahat yapmak için partilerin bir önceki seçimde aldığı oy oranlarına göre seçim için hazine yardımı veriyor, galiba bu paralar birilerinin cebine gidiyor ki seçim çalışmaları için milletvekili adaylarından para isteniliyor.
Hele şu partilere yapılan hazine yardımlarına bakalım;
TBMM'ye sunulan bütçeye göre 2023'te AK Parti 1 milyar 961.3 milyon, CHP 1 milyar 43,9 milyon Hazine yardımı alırken HDP'nin alacağı miktar 539.5 milyon TL oldu. İYİ Parti’ye ise 153.1 milyon lira hazine yardımı yapılacak.
Diyelim ki bir partiye 1 Milyar 200 milyon para veriliyor olsun, ne için veriliyor? parti seçim çalışmalarını rahatlıkla yapsın diye bu yardım yapılıyor değil mi?
Her partinin 600 vekil adayı olacağına göre vekil başına iki trilyon para verilmiş oluyor. Mesela şehrimizin 12 vekili varsa payına düşen para miktarı 24 tirilyondur. Bunu reklam giderlerine ve seçim programına verildiğini düşünün acaba nasıl bir durum söz konusu olur? Düşünmesi bile insana heyecan veriyor, hatta inandırıcı bile gelmiyor. Bu paralar birilerini ceplerinde kalmazsa milletvekilleri adaylarından para istemeye gerek kalır mı?
Bunun hesabını sormaktan aciz olan partilerin il başkanları, milletvekilleri adayları yarın neyin hesabını genel merkezlerine sorabilirler acaba? Daha başta haksızlığa göz yumarak işe başlıyorlar zaten. Kendi imkanlarıyla seçim çalışmalarını yapan, sıralamada uygun bir yer kapmak için para pul veren kimseler milletvekilliği mazbatasını alır almaz, verdiklerini geri almak için bir çalışma ve çaba içinde girerler, derken yolsuzluk, arsızlık yolunu keşfediyor ve işin paralı tarafını tercih ediyorlar, kim takar yanlış yasaları, kim takar denetim görevini, vatandaşların canı cehenneme!
Halbuki 20/30 bin lira yerine, adam gibi adam olan kimselerde bulunan bazı özellikler aransa böyle mi olur?
1-İtibarı yüksek, güvenilir,
2-Yüksek tahsil görmüş,
3-Partinin içinde saygın,
4-Evli ve çocuk babası,
5-Vekil adayı olduğu şehirde ikamet etmesi,
6-Tercihen en az bir yabancı dil bilen,
7-Hak ve adaletten yana kimseleri vekil adayı yapmak lazım.
Siz bu ölçülere göre vekil seçin, bakın bakayım ülke sorunları zaman içinde nasıl bir bir çözülür?Tabi bazı özel kimseler için bu kriterler değişebilir de, yeter ki niyet iyi olsun.
Vatandaş olarak doğruyu dile getirmeye devam edeceğiz, ilgili yetkililer ister hemen dikkate alırlar, ister bir sonraki seçimde orasını bilemem, ama halkı bu yanlış uygulamaya karşı uyanık olmaya davet ediyorum.
Önce adam gibi vekil seçin, sonra parlamentodan şikayet edin. Meclis zenginler külubü değildir!
Benden söylemesi.
Eyüphan Kaya
muslumandunya.com genel yayın yönetmeni