Ülkemize yeni bir sistem geliyor; huzur, güven, mutluluk ve zenginliğimize katkı verecek diye gece gündüz başkanlık sistemi referandumu için çalıştık. Öyle ki üçer dörtlükten ibaret 63 gün destek verici 63 şiir yazdım.
Biri şuydu mesela;
Evet’i hayra yorun
Evet demek umuttur
Haktan yana sübuttur
Sanki ağaçta duttur
Eveti hayra yorun
Evet deyin halk için
Sorgulayın Hak için
Hayır diyeyim niçin
Eveti hayra yorun
Hayır için neden yok
Evetin sebebi çok
Karnım oyunlara tok
Eveti hayra yorun
Diyarbakır Ak Partinin yetişkinler arasında seçilen ve Ankara’da bir zamanın başbakanı Binaili Yıldırım, diğeri şu andaki Meclis Başkanı olan Mustafa Şentop olmak üzere 5 uzman kişiden seminer aldık, ama Diyarbakır’ın 17 ilçesinden sadece 5 tanesinde anlatabildim. Teşkilatın pek umurunda değildi maalesef!
Doğrusu bize anlatıldığı kadarıyla bayağı umut vericiydi yeni sistem. Genel seçimlerde %5 oy alan, veya 20 Milletvekilin imzasıyla, ya da dışarıdan 100 bin imza ile başkan adaylığına müracaat edilebiliyordu. İlk turda %50+1 alan başkan seçiliyor, yoksa en çok oy alan iki kişi arasında 15 gün sonra seçim yeniliyordu. Ayrıca bir kimse en çok iki defa Başkanlık yapabilir. Bundan daha demokratik ne olabilirdi.
Parlamentoya gelince milletvekilleri seçim usullüne dar bölge seçim yöntemi gelecekti. Mesela Diyarbakır’ın 12 vekili varsa 12 seçim bölgesi olur ve her vekil adayı gider bölgesinde seçim çalışmaları yapar ve vatandaşla yüz yüze haşir neşir olacaktı. Vekil Meclise gittiği zaman da daima vatandaşa verdiği sözün ağırlığını üzerinde hissederdi.
Yani bu liste yöntemiyle vekil seçmenin çarpık belasından kurtulmuş oluyorduk. Şimdiki vekil seçim yönteminde ilk sıralara girenlerin kimler tarafından hangi kriterlere göre yerleştiğini bilemiyoruz. Listenin seçile bilme ihtimali yüksek vekil adayları halka üstten bakıp o sıraya kim onu neyin karşılığı koymuşsa onun derdine düşüyor, ya da para falan vermişse onun telafisi için sağdan soldan bir şeyler topluyor, ayrıca listenin gerisinde olan vekil adayları da yarı isteksiz iş olsun diye seçim çalışmaları yaparlar. Onun içindir ki bazı bürokratlar vekil adayı olup, sonra kurumunda yükselme yolunu tutarlar.
Başkanlık sistemini anlatırken “artık muhtar seçer gibi vekil seçeceksiniz” diyorduk, ki bu sistemin gereği de oydu, ama ne yazık ki şimdilik yalancı duruma düşmüş vaziyetteyiz. Hatta diyorduk ki cumhurbaşkanının üç yardımcısı varsa en az biri orijinal bir Kürt biri de bayan olacak ve bu şekilde ülke sorunlarımızın çözümü kolaylaşacaktı.
Başkanı da kazanacağı yetkiler konusunda uyarıcı bir şiir yazmıştım.
Evet ama!
Başkanım evet benden
Şefkat, adalet senden
İbret alasın dünden
Evet ama sakin ol
Evet demek görevim
Uyansın artık devim
Helal olsun şu avım
Evet ama mekin ol
Neem, heré, evet
Fakire düşün servet
Bana, sana mürüvvet
Evet ama metin ol
Yani Başkanlık sistemi tek kanatlı gidiyor. Meclis Külliyeye karşı sessiz durumda;
ne Başkan hakkında bir soruşturma açabilir,
ne yüce divana gönderebilir,
ne bir yasa çıkararak bir kararnamesini iptal edebilir,
ne de erken seçim kararı alabilir.
Bütün bunları yapabilmek için:
Dar bölge seçim yöntemini getirmek lazım,
Milletvekilleri adaylığına kriter getirmek lazım,
Millet vekillerinin yasama ve denetleme görevi dışında işe alım ve kademe yükseltme işlerinden Bürokrat atamalarından irtibatlarını kestirmek lazım. Bunlar aldatma ve ayak işleridir. Başka türlü Başkanlık sistemi aslına uygun yürümez.
Malum devlet temel olarak üç erkten oluşur: Yasama, Yürütme ve Yargı. Yargı ve Yürütmeye adam seçince kılı kırk yarıyoruz ama Parlamentoya adam seçince maalesef pek dikkat etmiyoruz.
Halbuki ana erk Meclistir. Çünkü yasama organıdır. Ne yazık ki vekillerin kahır ekseriyeti yasa nedir bilmez. Halkın dertleriyle dertlenmez, denetlemeyi de şunun bunun atamasıyla karıştırır. Tabi meclisin bu hali birilerinin hoşuna gider.
Allah var bir defasında Tayyip Erdoğan “şu darbölge seçim yönetimi tartışmak lazım” dedi, ama hiçbir liderden katkı geldiğini duymadım. Çünkü parlamentoya gelen vekillerin genel başkanların emrinde olmasını istiyorlar. Ondan dolayı da meclisin ağırlığı kalmıyor. Ne demişler “şerefül mekanı bil mekin”(Bir yer bulundurduğu kişiye göre değer kazanır) siz kaliteli vekil meclise gönderirseniz toplumsal sorunların yarısı rahatlıkla çözülür, ehil olmayan kimseleri vekil yaparsanız sorun çözmeyi bırak kendileri sorun olur.
Sakın ola eski parlamenter sistemin hayalleriyle siyaset yapmaya çalışan kimseleri de kale almayın, bu memleketi bu milleti seviyorsanız yeni sistemin içini doldurun. Doğru olanı budur.
Velhasıl işimiz zor arkadaş!
Allah yardımcımız olsun, amin demeniz dileğiyle.