Unutmayalım yer ve gök ile ikisi arasında her ne varsa tamamı Allah’ındır. Buna canlı cansız her şey dahildir. Ama bunu bilmeyenler ya da buna inanmayanlar bazen saygı ölçülerinin dışına çıkabiliyorlar, Tevhit Bayrağına faklı bir anlam yükleyip aleyhine haber yapan Zonguldak halk medyası ile onun gazına gelen Zonguldak valisi Mustafa Tutulmaz gibi.
Tevhid bayrağı Allah’ın varlığını ve birliğini sembolize ediyor, Hz.Muhammed’in(sav) Allah’ın elçisi olduğunu haykırıyor. Aslında Ezandaki şahadetin somut halidir.
Bu mesaj;
Güneşin ışınlarındadır,
Soluğumuz havadadır,
İçtiğimiz sudadır,
Beslenme kaynağımız olan topraktadır,
Dolayısıyla dünyada ne kadar bayrak varsa hepsinin üstündedir Tevhid bayrağı, bu böyle biline.
Yarın öbür gün “Konfederal İslam Devleti” kurulursa bayrağımız onun bir karış altında olmayacak mı?
Avrupa Birliği bayrağına o değer veriliyor da Tevhit bayrağına neden o saygıyı gösterilmiyor?
Cami İnşaatının tepesine bir yandan Türkiye bayrağı diğer yandan Tevhit bayrağı dikilmesine rağmen mezkur vali yapılan uyarıcı haber üzerine Tevhit bayrağını indirtiyor. Güler misin, ağlar mısın?
İlgili gazeteyi aradım bana diyor ki “cami bir kamu kuruluşudur” imam-hatip görevlendirilmesi açısından öyle gibi, ama cami devletin kanunlarına değil, kanunlar caminin taleplerine uygun hale getirilmelidir. Çünkü Cami Allah’ın evidir. Orada Allah’ın dediği geçerlidir.
İslam öyle Hıristiyanlık ve Yahudilik gibi uydurulmuş bir kitaba sahip değil, bağlı olduğu katıksız bir kitabı var o da Kur’anı kerimdir. Zaten insanlık onu tanımadığı için bunalım hali yaşıyor.
Vali bey 15 Temmuz kıyamını ne çabuk unuttu, o gecenin ruhu; gıdasını Ezan, Sala, Tekbir, Bayrak ve Vatan kavramlarından almıştı değil mi? Nice nice o gecenin kahramanları arasında Tevhit bayrağını elinde taşıyan vardı.
Unutmayalım bütün evler arasında en hayırlı ev Allah için inşa edilen camilerdir, bütün bayrakların en üstünde olması gereken bayrak da Tevhit bayrağıdır.
Vali bey üzerinde "Allah'tan başka ilah yoktur, Muhammed onun elçisidir" yazılı bayrağın asılmasını “Akıllı işi de değil” ifadeleriyle değerlendirdiğini ve soruşturma başlatıldığını açıklamış.
Bak sen “Akıllı işi değilmiş”, esasen akıllı işi olmayan Müslüman toplumuna gavur yasaları/yönetmeliklerini musallat etmektir. Siz hiç Yahudi, yada Hıristiyan bir topluma İslam’ın kanunlarının uygulandığını duydunuz mu? Gel gör ki, biz kahır ekseriyet olarak İslam toplumuyuz, atalarımız bin yıl İslam’a hizmet etmiş, ama gavur yasalarıyla idare ediliyoruz;İtalya, Almanya, Fransa, İsviçre…kanunları.
Bir de ne desin “Türk bayrağına saygısızlığı kabul edemeyiz” diyor. Kendisi ne dese desin onun bu müdahalesi Türk bayrağına olan ilgisinden değil, Tevhit bayrağına karşı olan laubaliliğinden kaynaklanıyor. Unutmayın bu memleketi tehlil ve tekbir kurtardı ve koruyor. Ülkenin çimentosu İslam’dır, diğer değerler ne varsa İslam’ın alt kümeleridir.
Bu gerçeği kaybettiğimiz için bir türlü önümüzü göremiyoruz, zenginleştikçe mutluluğumuz azalıyor, evlenmekten erkekler korkmaya başladı, kadın erkek cinsiyet eşitliği belası yüzünden ailelerimizde huzur kalmadı.
Allah’ın Kur’an’da kesinlikle yasakladıkları ne varsa bu toplumda serbest,
1-Faiz, 2-Kumar, 3-İçki, 4-Zina ….vs. Bunların bir an evvel yasaklanmasını bekliyoruz.
Ayrıca İslam’ın emirleri de uyulmuş, uyulmamış kimsenin umurunda bile değil, işte laik zihniyetin yetiştirdiği mülki amir!
Sakın ola Tevhit bayrağı ile Türkiye bayrağını karşı karşıya getirmeyelim. Yeni ve gereksiz bir tartışmanın önünü açmayalım! Tevhid bayrağı Allah’a teslimiyeti ifade eder.
Daha dikkatli olmakta fayda vardır. Ben olsaydın Tevhid bayrağının aleyhine haber yapan gazeteciyle bir araya gelir, ikna ederdim. Tevhid bayrağını caminin tepesinden indirmek bir eksikliktir.
Diyanetten bir talebim var, Tevhit bayrağının tüm camilerin tepesine asılması için bir genelde yayınlasın bence.
Vesselam.