Toplumumuzda tarihin akışından beslenen bir gelenek var; küçük kardeş mızıkçılık yaparsa da büyük büyüklüğünü bilecek, ağabeyliğini gösterecek.
Cumhur ittifakına bakıyoruz, Yeniden Refah Partisi ve Hüdapar’ı yanında tutamadı. Bunun lami cimi yok birinci derecede suçlu Ak Partidir. Şayet MHP burada bir taş koymuşsa o da kendine yakışanı yapmamıştır.
Hala da birliktelik için fırsat kaybolmuş değil, velev ki bazı illerde tercih edilen adaylar kazanmaya endeksli tercih edilmemişlerse de!?
Mesela Diyarbakır Sur ilçesi için aday adaylarından biri 6 ay önceden harekete geçmiş YRP, Hüda-Par, Hak par, DEVA ve Azadi hareketinden destek sözünü alıp, %62 ile kazanmayı hedef edindiği halde adaylık başkasına verildi, başka ilçelerde de benzer hatalar oldu, ah çekmek başarıya katkı vermiyor, dolayısıyla bundan sonra ne yapılabilir ona bakmak lazım. Eğer burada doğru bir hamle yapılmazsa bilinçli olarak Belediyeler DEM’e bırakılmış olur, bunun hesabını kime soracaksınız?
Şimdi soruyorum bir ilin belediyesi ile 8-10 ilçe belediyesi Hüda-Par’da, 2 il belediyesi ile 30-40 ilçe Belediyesi Yeniden Refah partisinde olsaydı Cumhur ittifakı ne kaybederdi? Yoksa ortada bir rant paylaşımı var da biz mi bilmiyoruz?
Ecdadımızdan edindiğimiz bir tecrübedir; İttifakta bereket var, huzur var, başarı var. Peki niye bunun için olağan üstü bir çaba harcanmıyor?
Cumhurbaşkanımızın bu aday tespitinde ne kadar etkisi oldu mu? listelere yeterince zaman ayırdı mı orasının bilemem, sanki önüne gelen listeyi bir ita amiri edasıyla onaylamış, ama benim bildiğim İstanbul adayı Murat Kurum ile belki Ankara adayı Turgut Altınok gelecek vaad ediyor, ama bir çok il ve ilçelerde özellikle encümen ayalarında işler karışık.
Bir önceki yerel seçimde Saadet Partisi İstanbul’da Ak partiye kaybettirdi, şimdi ona bir de Yeniden Refah Partisi eklendi, karşı taraf “Kent Uzlaşması” adı altında bir araya geliyor, belki de onlar açısından olması gereken budur, ama Cumhur ittifakı ondan daha güçlü bir ittifak oluşturması gerekirken “CHP-DEM demleniyor” diye eleştiri ile vakit öldürüyorlar, siz ne yapıyorsunuz siz, insanı güldürmeyin!
Bence bu ittifakları Genel Merkezlerin tasallutundan kurtarıp bu yetkiyi, il ve ilçe teşkilatlarına vermek lazım. Adı üzerinde Yerel Yönetimler artık müsaade edin de yerelde kendileri iş birliğine gitsinler. Bir şehrin siyasi dengelerini Ankara’da oturan ne bilecek?
Bu vekiller falan da gelip buralara karışmasın, hem ne zamandan beri vekiller il teşkilatlarını işine bu kadar karışmış oldular? hele ki Encümen listelerinde aman Allah’ım Ak Partiye kaybettirmek için ellerinden geleni yapanlar var.
Mesela Diyarbakır’da ittifak kararını il ve ilçe teşkilatlarına bıraksalar, olabildikleri kadar birliktelik sağlansa hangi açıdan baksanız yine 6-7 ilçe kazanılabilir. Yok işler böyle sallapati gitse belki bu sayı 2 ya da 3 ilçe ile sonuçlanır. Tabi birleri zaten bunun hazırlığını yapmışsa o ayrı. Galiba birileri istiyor ki Diyarbakır %70 DEM’e oy versin ve 5 yıl boyunca bunun üzerinde bu şehri kadim eleştirilsin. Böyle sinsi bir zihniyeti taşıyan varsa Allah onları kahr u perişan eylesin, amin demeniz dileğiyle.
Yazıktır günahtır, kendi yanlışlarınızı bu şehrin şerefli insanına mal ettirmeyin, birileri yanlış aday tercihi yapıyor, faturası benim şehrime kesiliyor, inşallah yakın zamanda onların da faturası kesilir.
Durum budur, beden söylemesi.
Eyüphan Kaya