Bu dünyada esas olan insanların yeryüzünde huzur ve güven içinde yaşamalarıdır. Beşikten mezara kadar olan hayat süresince itikadıyla, ameliyle yüce Allah tarafından mesuliyet sahibi olup, başkasına sıkıntı vermediği sürece her insanın hür yaşamaya hakkı vardır.
Onun için Vahyin yayılmasına ve kabul gören yerlerde hükmünün icra edilmesine engel olmadıkça hiçbir gayri müslüme sıkıntı verilemez, huzur ve güvende yaşamalarını sağlamak islam dininin emri gereğidir.
Günümüzün kendine özgüveni olmayan kişi, kuruluş ve devletleri bu hakikate sıcak bakmıyorlar. “Ülke bütünlüğü” deyip duruyorlar. Yahu bu sınırları çizenler ne kadar adildi ki birileri “beka” meselesi kadar bu sınırlara önem veriyor?
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi katılımın %72 olduğu bağımsızlık referandumunda %93 “evet” oyu aldı, birileri öyle bir tepki gösterdi ki nerdeyse savaşmak için hazırlıklar yapılıyordu.Bu tür tepkiler doğru değildir, size düşen onların işini kolaylaştırmaktır.
Eylül ayının başında Göyçe-Zungezur Türk Devleti Ankara’nın Beş tepesinde irtibat bürosunu açtı, ben de açılışa davetliydim.Bir yazar edasıyla programı izledim, gayet disiplinli, makul bir programdı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Dış İşleri Bakanı Mehmet Ali Aslan’ın Batman’da yaşayan bir Kürt vatandaşımız olması da beni ayrıca mutlu etti.
Çünkü bu bölgede Kürtlerin de yaşadığını hatta buraya bir ara gayri resmi “Kızıl Kürdistan” denildiği de olmuştu.
Ben hayırlı bir oluşum olması için dua ettim.
Çünkü Cumhurbaşkanı Rizvan Talibov konuşmasında
İslami referanstan bahsetti,
Osmanlı’ya vurgu yaptı,
Kürt ve Türklerin birlikte yaşamına işaret etti.
Ayrıca Turancılıktan da bahsetti tabi, onu da normal karşılamak lazım.
Bu çiçeği burnunda devlet eğer konuşmalarda olduğu gibi gömleğin ilk düğmesini doğru iliklerse devamında hayır ve bereket olacağına inanıyorum.
Bu gün dünya seküler aklın girdabında debelenip duruyor ve her geçen gün felakete doğru sürükleniyor. İşte görüyorsunuz dünya beşer aklına teslim olmuş ulaştığı nihayi gevezelik eşcinselliğe doğru gidiyor. Halbuki yukarıda değindiğim gibi yüce Allah yeryüzünde huzur ve güven içinde yaşamamızı istiyor ve ona göre bir yol göstermiş fakat cüz-i irade bizde. Onun için Cumhurbaşkanı Rizvan Talibov’un İslamdan referans alması hayra alamettir.
Osmanlı İmparatorluğu başka bir ifade ile Devleti Aliyeyi Osmaniye 600 yıllık hükümranlığında İslam Hukukunu referans alıp insanlığa bir numune bırakmış, o yönetim modeli günümüz şartlarına uygulanarak faydalanılabilir diye düşünüyorum. Kardeş katli dışında örnek alınacak bir çok uygulama şeklinden faydalanılabilir.Dolayısıyla Osmanlı’ya vurguda bulunması da hayra alamettir.
Kürt ve Türklerin birlikte yaşayıp, birlikte zulme maruz kaldığını bu gün yine birlikte Göyçe-Zengezur devleti içinde huzur içinde yaşayabilmeleri de bir kazanımdır, diğer ülkeler için yaşanabilir bir örnektir. Bu da hayra alamettir.
Birileri diyebilir ki peki niye Turancılıktan bahsediyor o zaman? Ben de diyorum ki her milletin kendine göre tarihi ve milli referansları var, müsaade edin de o değerlerden bahsetsin ben onu da hayırlı buluyorum.
Bir yandan hayırlı olsun haberleri medyada yankılanırken kimisi de yuvarlak ifadelerle bir fitneye sebep olacağını savunuyor.
Eğer ortada bir oluşum varsa bize hayırlı olsun demek düşüyor hele ki Ankara’nın Beştepesinde irtibat bürosunun açılmasına müsaade edinmişse, bu devlet Külliye ile iş birliğine işarettir diye düşünüyor ve hayırlı olsun diyorum.
İşi başta sıkı tutup devletin kuruluş aşamasında İslami değerlere, tarihi hakikatlere ve halkın müşterek beklentilerine bağlı temel taşlarını örmekte fayda var.
Şimdide hayırlı olsun.