Çocukluk, Gençlik, Orta yaşlılık ve nihayet İhtiyarlık. Hayatın her aşamasında toplumda insanın ayrı bir yeri bir değeri vardır.
Çocuk; sevimli ve günahsız sabi(la yüsel),
Gençlik; delikanlılık dönemi ama yanlış yapmaya müsait bir süreç,
Orta yaş; verimlilik ve emek süreci,
Yaşlılık; kimisine göre eli öpülesi, hürmete değer, dualarıyla ayakta olduğumuz birer piri fani, kimisine göre de çekilmez bir yaş aralığı ya da Kur’anın ifadesiyle “erzeli ömür(Ömrün en rezil hali).”
İşte asıl mesele bu, acaba kişi bu süreçte sabretmesini bilecek mi? Rabbine hamd ve senada bulunacak mı? Etrafındaki insanlar yakından uzağa doğru bu kimseye karşı sorumluluğunu yerine getirecek mi?
Bu konuda bize yol gösteren, talimat veren Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’ın bir uyarısı var. “Kim ki küçüklerimize rahmet gözü ile bakmaz, büyüklerimize hürmet etmezse bizden değildir.”
Kur’an’ın ifadesi ile de; “o beli bükülmüşlerin hatırı için olmasaydı dere tepelerinizi yakardım(ila axirihi)” diyor yüce Allah. Yani insan o kadar haddini aşıyor ki, o ihtiyarların yüzü suyu hürmetine Allah’ın azabından kurtulur. Kendilerine mühlet verilir, ama biz biliyoruz ki Allah celle ve ala ihmal eder, ihmal etmez.
Hal böyle olunca kimin çocukları olduğuna bakmadan; sevgiyle, şefkatle çocuklara bakmakla yükümlüyüz, yaşılar ise yakınlarımız mı? değil mi? demeden hürmet, ilgi göstermemiz lazım.
Bir yerde oturuyorsak İhtiyarlarımız geldiklerinde kalkıp yer vermemiz lazım, bize işaret ederek konuşuyorlarsa onlara doğru gitmemiz lazım, her hangi bir konu da bizden yardım isterlerde yardımlarına koşmamız lazım. Onların o andaki mutluluğu, duaları parayla, pulla ölçülemez.
Hakikat bu olduğu halde yaşlılarımızı görünce mutlu olmamız gerekirken, bazıları yaşlıyı görmezlikten gelmek için oyun yapıyor, tiyatro oynuyor, uyku mod’una giriyor, kimisi de sözüm ona oturmuş kitap okuyor, ama kalkıp yerini seve seve ihtiyara vermiyor, benim okuduğum bir Kitap(Kur’an) dahi bana bunları kazandırırken, birilerinin okuduğu kitapta/kitaplarda ne yazıyor ki bu insani değeri onlara kazandıramıyor, hayret ediyorum.
Malumunuz Belediye Sosyal Devlet vazifesi/anlayışı gereği 65 yaş üstü vatandaşlarımıza ücretsiz biniş kartı veriyor. Üstelik o karta karşılık halk otobüslerine belli bir ödeme de yapıyor, ama ne hikmetse bir çok halk otobüsü şoförü yaşlı vatandaşlarımızı özellikle de erkekleri görünce ya durmuyor, ya da naz tuz ederek, dudak bükerek yaşlılarımızı bindiriyor.
Behey cahil adam o yaşlı ya dayındır, ya amcandır, ya komşundur. Kendine göre hayatın çilesini çekmiş saygın bir vatandaştır. Aslında o yaşlı sensin, bu gün ona gösterdiğin muamele yarın sana da yapılacak, eğer bu gün onu seve seve arabana almazsan yarın başına bir hal gelecek, fazlasıyla belanı bulursun üstelik gafletinden dolayı bunu fark dahi edemezsin, günahın da çabası.
Efendim, çok inip biniyorlar, keyfi geziyorlar, kısa mesafede indi bindi yapıyorlar vs. gibi mazeretler ileri sürdüğünüzü duyar gibiyim, ne ayıp ne ayıp! o yaşlıları mutlu etmek için bunu fırsat bilmen lazımken, bunu gerekçe göstererek yaşlıyı arabana almaman haktan reva mı?
Bu konuda belediyeye sesleniyorum, bu tür kişiler/sürücüler aynı zamanda Belediyeyi küçük düşürüyorlar, şehrin toplumsal huzurunu kaçırıyorlar, ciddi bir takiple bu tür otobüsleri tespit edip, bu suçu işleyen kimselerden en çok sıkıntı oluşturan 3-5 kişiye uyarı cezası verilmeli, bir daha bu suçu işlerlerse bir ay ücretsiz izine ayrılmalı, hala da yanlış yapmaya devam ederlerse işine son verilmeli.
Bu konuda sıkıntı çıkaracak otobüs sahipleri varsa sözleşmelerini feshedin, ya işini adam gibi yapsınlar, ya da başka bir iş yapsınlar. Belediye gibi amme hizmeti yapan bir kuruma leke getirmesinler. Buyurun ben kendi evimde onların yüzünde ıstırap çekiyor, rahatsız oluyorum.
Şunu unutmayalım bir toplumun yaşlıları mutlu değilse, o toplum huzur bulamaz. Büyük küçük herkesin bunu bilmesinde fayda var. Yaşlılarımız hayatımızın sigortasıdır.
Küçüklerimize şefkatle, büyüklerimize hürmetle muamele edenlere selam olsun.
Bu sıkıntının giderilmesi için Memur ve Emekli Sendikaları Konfederasyonu(MESK) olarak takipçi olmaya devam edeceğiz, bilmekte fayda var.
Sorunlarımızın çözülmesi dileğiyle.
Eyüphan Kaya/MESK İl Başkanı